Doğu Akdeniz’de bugüne kadar gerek keşfedilen ve var olduğu öngörülen doğal gaz (hidrokarbon) miktarlarına ilişkin olarak çeşitli spekülatif yorumlar yapılıyor. Doğu Akdeniz’deki rezervler, sadece İsrail, Mısır ve Güney Kıbrıs’ı değil, KKTC ve Türkiye’nin de içinde bulunduğu enerji tüm aktörleri yakından ilgilendiriyor…
Doğu Akdeniz’de ilk doğal gaz rezervi 1969’da Abu-Qir sahasında keşfedilmiştir. Ancak bölgedeki doğal gaz keşifleri iki binli yıllardan itibaren gerçekleşmiştir. Doğu Akdeniz’de şu ana kadar Mısır’ın 2,2 trilyon m3, İsrail’in 1 trilyon m3, GKRY’nin 0,3 trilyon m3 ve Gazze açıklarında ise 30 milyar m3 civarında hidrokarbon (doğal gaz) rezervi bulduğu açıklanmıştır…
Bu bölgede keşfedilmiş toplam gaz miktarının 3,5 trilyon m3 civarında olduğu görülmektedir. Doğu Akdeniz’de ayrıca Amerikan Jeolojik Araştırma Kurumu’nun (The U.S. Geological Survey) 2010’da yayınlamış olduğu iki ayrı rapora göre Nil ve Levant havzalarında yaklaşık olarak 3,5 milyar varil ham petrol ile 10 trilyon m3 doğal gaz rezervi olabileceği açıklaması dikkatlerin bölgeye yönelmesinde etken rol olmuştur…
GERÇEK DEĞİL
Bu süreçte Mısır’ın Doğu Akdeniz açıklarındaki Noor sahasında, 2015’de yaklaşık 2 trilyon 550 milyar metreküplük doğalgaz keşfi gerçekleştirdiği açıklanmış. Yine benzer şekilde GKRY’nin de dünyadaki en büyük rezervlerden biri olduğunu açıkladıkları Glaucus 1hedefinde yapılan sondajda bulunan rezervin tahmini olarak 5 ile 8 trilyon ayak küp olduğunu dünyaya ilan etmiştir. Buna göre abartılı biçimde açıklanan gerek Mısır’ın gerekse GKRY’nin keşfettikleri doğal gaz rakamlarının gerçekleri yansıtmadığı kısa sürede ortaya çıkmıştır…
Bu spekülatif açıklamaların gerek ülkeler tarafından yatırımcı çekebilmek maksadına yönelik iştah açma abartısı olarak ifade ediliyor. BP’nin hazırladığı 2020 yılı “Statistical Review of World Energy” raporunda tüm dünyadaki kanıtlanmış doğalgaz miktarının 198,8 trilyon m3 olduğu açıklanmıştır.
Doğu Akdeniz’de bugüne kadar keşfedildiği açıklanan 3,5 trilyon m3civarındaki doğalgaz miktarı tüm dünyadaki kanıtlanmış doğalgaz miktarı olan 198,8 trilyon m3ile karşılatıldığında bölgemizde bugüne kadar keşfedilen doğal gaz rezervlerinin tamamının dünyadaki doğal gaz kaynaklarının yüzde 1,77’sikadar olduğu görülecektir…
BP’nin hazırladığı 2020 yılı “Statistical Review of World Energy” raporunda da görüleceği üzere dünyadaki en büyük doğal gaz rezervine sahip ülkeler sıralamasında birinci sırada olan Rusya’nın 38 trilyon m3 (19,1), ikinci sırada olan İran’ın 32 trilyon m3 (yüzde 16,1) ve üçüncü sırada olan Katar’ın ise 24,7 trilyon m3 (12,4) doğal gaz rezervine sahip olduğu görülecektir. Doğu Akdeniz’de bugüne kadar toplamda keşfedildiği açıklanan 3,5 trilyon m3 civarındaki doğalgaz miktarı görüleceği üzere Rusya’nın yüzde 9,3’ü ve İran’ın ise yüzde 10,95’ü kadardır.
Doğu Akdeniz’de var olduğu öngörülen hidrokarbon rezervlerinin şu ana kadar bulunan rezervlerin ise dünyadaki doğal gaz kaynaklarının yüzde 1,67’si, ülke bazlı olarak ise Rusya’nın yüzde 9,3’ü ve İran’ın ise yüzde 10,95’ü çerçevesinde olduğudur. Sonuç olarak Doğu Akdeniz’de şu ana kadar keşfedilen toplam doğal gaz rezervleri bir ülkenin elinde toplansa dahi dünya doğal gaz piyasasına yön veren ülkeler ile rekabet edebilme imkânı yoktur…
Doğu Akdeniz’deki doğal gaz rezervlerinin Avrupa’daki alıcılara iletilmesi için güvenli güzergâha sahip bakımından, gerekse enerji güvenliği açısından daha uygun olması gibi nedenlerinden dolayı Türkiye üzerinden (TANAP) taşınmasının daha uygun olduğu görülmektedir. Bunu da yeri gelmişken son söz olarak söylemek gerekir…
Paylaş:
Güncelleme Tarihi:
LinkedinFlipboardE-postaLinki KopyalaYazı Tipi
Akdeniz’deki enerji oyunları devam ederken, Türkiye’nin deniz yetki alanları konusundaki hakları yeniden gündemde. Halen Türkiye’nin deniz yetki alanlarında 572 yıllık enerji ihtiyacını karşılayacak bir doğalgaz rezervi varlığından söz ediliyor. Bugün Doğu Akdeniz enerjisine sahip olmak isteyen Yunanistan Girit adası üzerinden Libya ile deniz sınırlarını daha çok enerji yataklarına hakim olacak şekilde çizme çabasında. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi de Mısır ve İsrail ile anlaşmalar yapıyor.
‘VERİMLİ HİLAL’ EN ZENGİN BÖLGE
Yeni Şafak'ın haberine göre, Doğu Akdeniz Yetki Alanları Haritasını yeniden çizen Dr. Cihat Yaycı’nın “Doğu Akdeniz’de Deniz Yetki Alanlarının Paylaşılması Sorunu ve Türkiye” başlıklı uluslararası çalışmasına göre “Verimli Hilal” bölgesinde yer alan Doğu Akdeniz enerji bakımından zengin kaynaklara sahip. Doğu Akdeniz’deki toplam hidrokarbon yataklarının büyüklüğüne bakıldığında Türkiye’nin 572 yıllık doğalgaz ihtiyacını karşılayabilecek seviyede olduğu vurgulanıyor. Yine TPAO tahminlerine göre, Doğu Akdeniz, geleceğin enerji maddesi olarak ifade edilen gaz hidrat yatakları açısından da hayli zengin.
İSRAİL YUNANİSTAN İŞBİRLİĞİ
Yunanistan ayrıca GKRY ile de bir sınırlandırma anlaşması yapma çabasında. Bugün daha da ileri gidilerek İsrail’in yayınladığı bazı haritalarda Yunanistan Münhasır Ekonomik Bölgesi, GKRY bölgesinin devamı olarak gösteriliyor. Ancak Yunanistan ve GKRY’nin bu istilalarını kabul etmeyen Türkiye de çabalarını arttırmış durumda. Türkiye, son olarak KKTC sahasında sondaj yapmak isteyen İtalyan ENİ’yi Akdeniz’deki savaş gemileriyle durdurmuştu.
BM’YE HARİTA SUNULACAK
Halen uluslararası hukuk, BM ve Adalet Divanı kararları gereği deniz yetki alanları ve Münhasır Ekonomik Bölge belirlemelerinde ana karalar arasındaki hesaplamalar geçerli. Adalar, özellikle de ana kara Yunanistan’a hayli uzak olan Yunan adaları bu konuda sadece kıyılarına yakın bir düzlemde sınır belirleyebiliyor. Ancak bugün gerek Güney Kıbrıs Rum Kesimi ana kara devleti olan Mısır ve İsrail ile anlaşma yaparken Yunanistan ise Girit adası güney batısında belirlediği petrol arama sahaları üzerinden Mısır ve Libya ile sınırlandırma anlaşma imzalama çabasında. Mısır ve Libya, yaratılan iç karışıklıklardan dolayı bu konuda seslerini yükseltemezken İsrail ise, kaybı olsa da Türkiye’ye karşı Rum Yönetimi ile anlaşmış durumda.
Türkiye ile anlaşan kazanır
Dr. Cihat Yaycı, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin deniz yetki alanı sınırlandırma anlaşması imzaladığı İsrail’e ait 4 bin 600 kilometrekare, Lübnan’a ait 3 bin 957 kilometrekare, Mısır’a ait ise 21 bin 500 kilometrekare büyüklüğünde bir deniz yetki alanını, bu ülkelerin aleyhine olacak şekilde sahiplendiğini ortaya koydu. Dr. Yaycı’nın yaptığı çalışmaya göre, eğer İsrail GKRY yerine Türkiye ile sınırlandırma anlaşması imzalamış olsaydı, GKRY’nin ihaleye açtığı 13 ruhsat sahasından 12. Parselin tamamı, 8, 9 ve 11. parsellerin büyük kısmı ile 1, 7 ve 10. parsellerin bir kısmı İsrail’in olacaktı. Ancak İsrail GKRY ile anlaşarak çok daha sınırlı bir alanla yetindi. Eğer Mısır yetkisi tartışmalı olan GKRY yerine Türkiye ile bir sınırlandırma anlaşması yapmış olsaydı, 11 bin 500 kilometre kare daha fazla deniz alanına sahip olacaktı. Durumun farkına varan İsrail ve Mısır şimdi geri adım atmaya çalışıyorlar.
3 trilyon dolarlık rezerv
Uzmanlar tarafından yapılan tespitler, Doğu Akdeniz’de toplam değeri 3 trilyon doları bulan doğalgaz yatağı bulunduğunu gösteriyor. ABD Jeolojik Araştırmalar Merkezi tahminlerine göre Kıbrıs, Lübnan, Suriye ve İsrail arasında kalan bölge olan Levant Havzasında 3,45 trilyon metreküp doğalgaz ve 1,7 milyar varil petrol bulunuyor. Yine Nil Delta Havzasında yaklaşık 1,8 milyar varil petrol, 6,3 trilyon metreküp doğalgaz ve 6 milyar varil sıvı doğalgaz yatağı olduğu tahmin ediliyor. Kıbrıs Adası çevresinde olduğu düşünülen 8 milyar varil petrol yatağının dışında Heredot olarak adlandırılan Girit’in güney ve güneydoğusundaki alanda ise toplam 3.5 trilyon metreküplük doğalgaz bulunduğu tahmin ediliyor.
Bu hesaplamada gaz hidratlar esasa alınmaktadır. 1 birim gaz hidratın en az 64 birim doğalgaza eşit olduğunu unutmayınız.
(BAU DEGS VE YAZARINA ATIFTA BULUNMADAN KULLANILAMAZ)
Gaz Hidrat Yataklarını Gösterir Harita
[1] Enerji Bakanlığı Enerji Politikaları Eski Müdürü Hristos ARONİS, Paris Üniversitesi’nden Dr. Theodoros BATRAKULİS, Petrol Jeologu - Enerji Ekonomisi Uzmanı Konstantinos NİKOLAU, Alman Hidrokarbon Yatakları Uzmanı Alfred GERR ve Girit Üniversitesi Maden Yatakları Mühendisliği Bölümü Profesörü Profesör Antonis FOSKOLOS gibi.
[2] BP Statıstıcal Revıew Of World Energy, JUNE 2010
[3] Cihat YAYCI; “Doğu Akdeniz’de Deniz Yetki Alanlarının Paylaşılması Sorunu ve Türkiye”, Bilge Strateji, Cilt 4, Sayı 6, Bahar 2012, s.6
İsrail'in doğalgaz üretimine başladığı Kariş kuyularının kuzeyi Lübnan'la tartışmalı bölgede yer alıyor (Energean)
Zeus kuyusu, Kariş sahasının batısında ve Lübnan'la tartışmalı deniz kıta sahanlığı sınırının hemen güneyinde yer alıyor. Athena'yla birlikte iki kuyunun bölgesine Olympus sahası deniyor.
Energean CEO'su Mathios Rigas 7 Kasım'daki duyuruda şöyle dedi:
Kariş havzasında üretimin başlamasının ardından, 5 kuyuda 5 sonuç elde eden sondaj programımının değer sunmayı sürdürmesinden ve bölgede arz güvenliğini ve rekabeti sağlamasından memnuniyet duyuyorum.
Rigas, Olympus alanında Akdeniz'e özgü altyapı sayesinde 2023'te yeni keşifler olabileceğini söyledi.
Keşfin, Lübnan'la ABD arabuluculuğuyla yapılan anlaşmanın hemen ertesinde açıklanması dikkat çekti. Lübnan Cumhurbaşkanlığı, teknik olarak savaş halinde bulunduğu İsrail'le 30 Ekim'de yürürlüğe giren anlaşmanda tüm haklarının korunduğunu açıklamıştı.
İsrail, 2013'ten itibaren üretimine başladığı doğalgazı Mısır'a ve Avrupa ülkelerine ihraç etmek istiyor. Siyasi kaous ve ekonomik krizin pençesindeki Lübnan'ın yakın gelecekte doğalgaz üretme aşamasına geçmesi beklenmiyor.
Independent Türkçe, Reuters, Jerusalem Post
gelişim planı örnekleri 2022 doğum borçlanmasi ne kadar uzaktaki birini kendine aşık etme duası 2021 hac son dakika allahümme salli allahümme barik duası caycuma hava durumu elle kuyu açma burgusu dinimizde sünnet düğünü nasil olmali başak ikizler aşk uyumu yht öğrenci bilet fiyatları antalya inşaat mühendisliği puanları malta adası haritada nerede