Anlamı günü yaşa olan carpe diem sözü kime aittir

Anlamı Günü Yaşa Olan Carpe Diem Sözü Kime Aittir

anlamı günü yaşa olan carpe diem sözü kime aittir

Kim Milyoner Olmak İster ? de sorulan ANLAMI “GÜNÜ YAŞA” OLAN “CARPE DIEM” SÖZÜ KIME AITTIR? sorusunun şıkları:

  • A – Horatius
  • B – Virgilius
  • C – Caligula
  • D – Cicero

Anlamı “Günü yaşa” olan “Carpe Diem” sözü kime aittir? sorusu televizyonda yayınlanan Kim Milyoner Olmak İster ? adlı yarışma programında yarışmacılara sorulmuştur. “Anlamı “Günü yaşa” olan “Carpe Diem” sözü kime aittir?” sorusunun cevabını sitemizde bulabilirsiniz ancak cevaba bakmadan önce siz de tahmin etmeye çalışın. Cevabımız aşağıda yer almaktadır.

Soru ve Cevaplar hakkında yorum kısmına görüş ve önerilerinizi eklemeyi unutmayın.

Horatius, Virgilius, Caligula, Cicero, cevapları arasında doğrusu:

A Şıkkı: Horatius

Okunma:364

Etiketler: aittir, anlamı, caligula, carpe, cicero, diem, günü, horatius, kime, sözü, virgilius, yasa

Carpe Diem Ne Demek, Hangi Dil? Carpe Diem Felsefesi Nedir?

Kitaplarda ve filmlerde sıkça geçen carpe diem sözü, sosyal medyada ve internette de son yıllarda duyulmaya başladı. İlk kez milattan yaklaşık 23 yıl kadar önce dile getirilen bu söz, anı yakalamak, içinde bulunulan günü yaşamak manasında kullanılıyor. Bu sözle ilk kez karşılaşanlar, carpe diem ne demek ve hangi dil diye merak ediyor. Carpe diem kalıbının anlamı nedir sorusuyla bu kalıbı araştıranlar için detaylı bilgi haberimizde…

CARPE DIEM NE DEMEK?

Latince kökenli olan Carpe Diem kalıbına, yaklaşık olarak milattan 23 yıl önce ilk kez, Latin edebiyatının büyük ozanlarından Horatius bir dizesinde yer vermiştir. Günümüzde bir popüler kültür ürünü haline gelen bu ifade, "anı yaşa" ya da "günü yakala" anlamlarına gelmektedir. Latince bir deyiş olan carpe diem felsefi gibi bir başka söz öbeği de carpe vitae olarak karşımıza çıkar. Bu da anı yakala manasına gelir.

CARPE DIEM FELSEFESİ NEDİR?

Carpe Diem felsefesi, ölüm gerçeğiyle yüzleşen ve bu gerçeğin her daim farkında olan, zamanın değerini bilerek anı yaşamaya özen gösterenlerin felsefesi olarak tanımlanabilir. Ancak günümüzde yanlış yorumlanarak bir boşvermişlik felsefesi halini almıştır. Bu felsefe sanıldığı gibi yarını düşünmeden bugünün hazzına odaklanan bir yaşam stili değildir. Bilakis, her bir anın ne denli değerli olduğunun farkına varmak, yaşanılan her bir anı kıymetlendirmek üzerine ortaya çıkmış bir felsefedir. Kısacası bu felsefenin özü "Dün bitti, yarın uzakta, bugün ise anda" şeklindedir.

CARPE DIEM KALIBININ ANLAMI

Bu felsefede, Yarının (geleceğin) ne olacağı bilinmediği için, içinde bulunulan zamanın kıymetinin bilinmesi, yarına mümkün olduğunca az güvenilmesi gerektiği vurgusu vardır. Bu sözün çok geçtiği Ölü Ozanlar Derneği filminde "Sadece bir tane hayatınız var ve şimdi yapmayacaksınız da ölünce mi yapacaksınız?" ifadeleri ile anın değerinin bilinip ona göre hareket edilmesi gerektiği anlatılıyor.

Carpe Diem nedir Türkçesi?

İçindekiler:

  1. Carpe Diem nedir Türkçesi?
  2. Carpe Diem felsefesi neyi savunur?
  3. Carpe Diem Hangi akım?
  4. Memento Mori Carpe Diem ne demek?
  5. Sosyal medya diem ne demek?
  6. Anı yaşa sözü kime aittir?
  7. Anı yaşamak için ne yapmalı?
  8. Instagramda carpe diem ne demek?
  9. Amor Fati Memento Mori ne demek?
  10. Memento Mori felsefesi nedir?
  11. Motto ne anlama gelir?
  12. Carpe diem ne demek Instagram?
  13. Diem ne demek Instagram?
  14. Günü yaşa olan Carpe Diem sözü kime aittir?
  15. Anı yaşa nasıl yazılıyor?
  16. Anda kalmak nasıl olur?
  17. Anı yaşamak neden önemli?
  18. Carpe Diem hangi ulkenin?

Carpe Diem nedir Türkçesi?

Anı yaşamak olarak bilinen Carpe Diemaslında tam olarak Türkçekarşılığında “Günü Yakala” olarak çevirilmektedir. Carpe DiemNe Demek? Yaklaşık olarak milattan 23 yıl kadar önce dile getirilmiş olan Carpe Diem, Latin edebiyatının önemli ozanlarından biri olan Horatius'un bir dizesinde geçmektedir.

Carpe Diem felsefesi neyi savunur?

Anı yaşamak olarak bilinen Carpe Diem, “günü yakala” olarak Türkçeye çevrilmiştir. ... Milattan 23 yıl öncesine dayanan bu felsefiakım, Romalı şair Horatius'un yazdığı bir eserin dizelerinde geçer. Anı yaşamak, günü gün etmek, doyasıya yaşamak ve tadını çıkarmak anlamlarına gelir.

Carpe Diem Hangi akım?

Carpe diemsözündeki en önemli mesaj, gelecek hakkında endişelenmek yerine şu anın, şimdinin, yaşanılan anın tadını çıkarmak ve değerine vurgu yapmaktır. 19'uncu yüzyıl başlarında Romantizm akımınınönde gelen isimlerinden biri olan Byron'ın yapıtlarında da sık sık bu söze rastlamak mümkündür.

Memento Mori Carpe Diem ne demek?

“Ölümü Hatırla” anlamına gelen bu söz, insan tarihinin temelindeki iki temel olguyu, doğum ve ölümü bizlere bir kez daha anımsatıyor. ... Memento Mori, aslında Carpe Diem'in öteki yüzüdür, ölümün doğduğumuz andan beri kaderimiz olduğunu ve eninde sonunda bizi almaya geleceğini hatırlatır.

Sosyal medya diem ne demek?

Carpe diem, anı yaşa, anın tadını çıkar demek. Peki biz hangi sosyalağ üzerinde anın tadını en rahat çıkarıyoruz? Cevap: Snapchat.

Anı yaşa sözü kime aittir?

Carpe diem, Latin edebiyatının ünlü ozanı Horatius'un bir dizesinde geçen (Od'lar I, xi?) gününü gün et, zamanın tadını çıkar, günü yakala, anı yaşaveya günü yaşagibi anlamlardaki özdeyişdir.

Anı yaşamak için ne yapmalı?

Anı Yaşamak ve Anda Kalmak İçin 6 İpucu
  1. Şimdiye Odaklan.
  2. Küçük Ayrıntılar.
  3. Gülümse Çekiyorum 📸
  4. Spontane Bir Şeyler Yap.
  5. Teşekkürler.
  6. Endişe Etme.

Instagramda carpe diem ne demek?

Carpe diem, anı yaşa, anın tadını çıkar demek.

Amor Fati Memento Mori ne demek?

latincede "ölmen gerektiğini unutma" anlamına gelir.

Memento Mori felsefesi nedir?

Antik Roma felsefesinde önemli bir yere sahip “Memento Mori, Ölümü hatırla!» sözünün deneyimiydi bir bakıma. Ölümü düşünerek yaşamak değil; yaşamın biricikliğini unutmaya başladığında ölümün kesin ve zorunlu varlığını bir an için olsun hatırlamanın bilgeliği aslında bu.

Motto ne anlama gelir?

Günlük hayatta sıklıkla kullandığımız bir kelime olan mottokelimesi İtalyancadan dilimize geçmiştir. TDK'ya göre anlamı 'özdeyiş, slogan'dır. Genel olarak belli bir düşünce biçimine sahip olmamız da bir mottomuz olduğu anlamına gelmektedir.

Carpe diem ne demek Instagram?

Carpe diem, anı yaşa, anın tadını çıkar demek.

Diem ne demek Instagram?

DM Instagramüzerinden yaygın olarak kullanılan bir açılımıdır. Bu açılımın anlamı ise 'direkt mesajın kısaltması' şeklinde tanımlanmaktadır. Yani Instagramüzerinden herhangi bir kişiden mesaj alındığında, buna DM denmektedir.

Günü yaşa olan Carpe Diem sözü kime aittir?

Carpe diem, Latin edebiyatının ünlü ozanı Horatius'un bir dizesinde geçen (Od'lar I, xi?) gününü gün et, zamanın tadını çıkar, günüyakala, anı yaşaveya günü yaşagibi anlamlardaki özdeyişdir.

Anı yaşa nasıl yazılıyor?

Ânı yaşamak: Carpe diem.

Anda kalmak nasıl olur?

Anda kalmanın 7 yolu
  1. Yaşadığınız ana odaklanın. Yaşadığınız her anın o an olup bittiğinin farkına varın. ...
  2. Küçük şeylere dikkat edin. ...
  3. 3. Gülümseyin. ...
  4. Geleceğe dair endişe etmeyi bırakın. ...
  5. Aynı anda birden fazla iş yapmayın. ...
  6. Kendinizi çimdikleyin. ...
  7. 7. Teşekkür edin.

Anı yaşamak neden önemli?

Anıyaşayan bir zihin aynı zamanda bireylere o an olup bitenleri anında deneyimleme şansını sunar. Bu, artık geçmişi düşünmeyeceğimiz ya da gelecek hakkında planlar yapmayacağımız anlamına gelmez. ... Endişesiz bir zihin ise sizi iç huzurunuza kavuşturacak en önemlicevherdir.

Carpe Diem hangi ulkenin?

Gününü gün et, anı yaşa, günü yakala anlamlarına gelen carpe diemyıllar geçse dahi özelliğini kaybetmeden bilakis değerine değer katar günümüze katar gelmeyi başarmıştır.

Carpe Diem Ne Demek? Carpe Diem Türkçe Anlamı Nedir?

Haberin Devamı

Carpe Diem Ne Demek?

Carpe diem, Latin edebiyatının ünlü ozanı Horatius’un bir dizesinde geçen gününü gün et, zamanın tadını çıkar, günü yakala, anı yaşa veya günü yaşa gibi anlamlardaki özdeyişdir. 

Carpe Diem Anlamı Nedir?

Carpe Diem özdeyişi hedonist felsefenin bir savunucusu gibi gözükse de aslında gelecek hakkında endişelenmek yerine yaşanılan anın değerine vurgulamak için yapılan bir uyarıdır. 19. yüzyıl başlarında Byron’ın yapıtlarında sık sık geçen "günü yakala" (seize the day), deneyimdeki hazzı, yaşanmış yaşanmıştaki önemi gözden kaçırmamayı salık verir. Kimi Hristiyan manzumelerindeyse "günü anlamlı yaşa" anlamında kullanılan özdeyiş, insanların bedenlerini uykuya hazırlamak yerine, ruhlarını ölüme hazırlamaları gerektiğini vurgulama konusunda örtük bir uyarı barındırır. Yarının (geleceğin) ne olacağı bilinmediği için, içinde bulunulan zamanın kıymetinin bilinmesi, yarına (geleceğe) mümkün olduğunca az güvenilmesi gerektiği vurgusu var. 

“Anı Yaşa”

Milattan Önce birinci yüzyılda yaşamış Romalı şair Horatius’un dizelerinde kullandığı bir deyiş olan “carpe dİem” Türkçe’ye “anı yaşa” olarak çevrilmiştir.

Dönemin Roması savaşlar, iç karışıklıklar ve sosyoekonomik meşelerle boğuşur halde iken “carpe diem” sözü Romalılar için bir teselli anlamı taşıyordu. Halkın ve yöneticilerin olumsuz şartlara tahammülü kalmadığından böyle bir teselli ciddi anlamda rağbet gördü. Batı felsefesinin “zamana” bakış açısını değiştiren bir kavram haline geldi. “Geçmiş için tasalanma, gelecek için kaygılanma, anı yaşa” gibi öğütleri içeren kavram, ilerleyen yüzyıllarda hayli değişerek çıkış noktasından çok uzaklara gitti. “Hedonizm” adı verilen hazcı felsefenin temellerini oluşturdu ve toplumlar için pek makul olmayan anlamlar kazandı.

20. yüzyılın sonlarında ve 21. yüzyılda tekrar, yoğun bir şekilde gündeme gelen “carpe diem” kavramı insanlığa ne vaad ediyor, buna biraz dikkatlice bakmamız gerekiyor.

Latince’den birebir çevrildiğinde “anı yaşa” anlamı çıkıyor; fakat günümüzde anlaşıldığı veya bize yansıtıldığı şekliyle vurgu “an” kelimesi üzerine değil “yaşamak” kelimesi üzerinedir. Bu ince nokta bize birçok sorunun cevabını verebilir. Yani “gününü gün et, yarının olmayacakmış gibi yaşa” tarzı anlamlar tehlikeli noktalara çıkmaktadır. Oysa vurgu “yaşamak” üzerine olduğunda “zamanın farkında ol, anın değerini bil, yaşadığını hisset” gibi farkındalık ve bilinç üzerine anlamlar çıkmaktadır. Günümüzde maalesef carpe diem kavramı daha çok “an” üzerine yapılan yorumlamalarla bize sunulmaktadır.

Reklam sektörünün “anı yasa” sloganı dikkat çekici

Peki, üzerinden 2000 yıl geçmiş olmasına rağmen bu sözü canlı tutan nedir? Bu sorunun çok fazla cevabı olabilir ancak en net cevap, ilk ortaya atıldığı sebep ile aynıdır: Teselli ihtiyacı.

Aslında bu kavramın 1900’lü yılların ortalarında bilinçli olarak canlandırıldığı veya “hortlatıldığı” da ileri sürülmektedir. Manası değiştirilerek piyasaya sürülen ve toplumların yolunda gitmeyen şeyler için tepkilerini hafifleten bir tampon niyeti gördüğü yadsınamaz. Tabi bu noktada “carpe diem” kavramını hiç duymamış olmak veya “anı yaşa” tabiriyle karşılaşmamış olmak çok da önemli değildir. Zira bu kavram mevcut reklam piyasasının temel felsefesini oluşturur. Yani üretilen her reklam, sunulan her fikir veya değerli gösterilen şeyler bu ve benzeri “kişiyi özel hissettirici” kavramlar üzerine kuruludur. “Sana bu yakışır, ben buna değerim, farklı ol, kendini özel hisset” gibi sloganları elbette duymuşuzdur. Bunların yanı sıra şimdi senin zamanın özgürce yaşa! şimdi değil de ne zaman?” gibi reklam kampanyaları da bize pek yabancı değil. Bu ve bunun gibi birçok cümlenin altında “carpe diem” felsefesine dayanan ve fertleri öne çıkaran yorumlar bulunmaktadır.

Ferdin öne çıkması kime ne sağlar?

Öncelikle günümüzde fertler toplumun en temel yapı taşı sayılabilir. Her ne kadar daha önceleri bu görevi aile görse de artık fert, daha öndedir. Çünkü
ailelerin karar mekanizmaları fertlerinkinden daha güçlüdür ve ferdi etkilemek, ferdi ikna etmek aileyi etkilemek veya ikna etmekten çok daha kolaydır. Bu da tahmin edilebileceği üzerine reklam piyasasının ve dolayısıyla büyük markaların işine yarar. Politikacıların ve güçlü devletlerin de hayli fazla işine yarar. Geniş aileleri çekirdek aileye indirgemek ve oradan da aileyi fertlere indirgemek kolay bir iş olmayacağı gibi boşa yapılan bir çalışma da değildir. Bunun sonucu olarak da fertlere hitap eden, şahsı ön planda tutan “moda” kavramı hayatımıza yerleşmiştir. Fransa ve İtalya’nın öncülüğünü yaptığı, Paris ve Milano’nun önderliğindeki “moda” akımı bu çalışmanın “en verimli” semeresidir. İçeriği değiştirilen “carpe diem” kavramının son dönemlerde moda olması da yine bu çalışmaların kendini güçlendirmek için yaptığı ataklardan biri olması pek de garip sayılmaz.

Gerçekte cerpe diem ne anlatır?

Carpe diem kavramının asıl anlatmak istediğini doğru okumak ve doğru anlamak gerekir. Sonuçta hayat, biz gelecek planları yaparken başımızdan geçenlerden ibarettir. Geleceğe dair herkesin bir planı vardır. Başarılı olsun veya olmasın, her plan bir sonraki plan için bir basamak niteliği taşır. Ve eğer bu çembere kendimizi kaptırırsak yaşadığımızın farkına varmamız mümkün olmaz.

Geriye dönüp baktığımızda da hayat, anlardan ve anılardan ibarettir. Güzel anılarımız olduğu müddetçe anların değerini ve hayatın kıymetini bilebiliriz. Bu da elbette doğru kararlar ve doğru planlar neticesinde elde edilir. Ancak içinde bulunduğumuz an, ne geleceğe ne de geçmişe aittir. Bunu geçmiş için hoş bir anı ve gelecek için güzel bir plan yapmak bizim elimizdedir. Farkında olarak, bilinçle geçirilirse ancak zamanın kıymeti bilinir. Yoksa “an”a değer katmak için yapılan bilinçsiz çabalar, yarınlar için olumsuz sonuçlar doğurabilir ve o “an” geçtiğinde, geçmiş için pek hoş bir görüntü sunmayabilir. Bu bakımdan “carpe diem”in Türkçe çevirisine bir ilave yapmak gerekir: Anı “bilinçli” yaşa.

 

İçinde yaşadığımız çağ bize sesleniyor: “Carpe Diem!”

“Geçmiş bitti, ‘dün’ geçti… Gelecek meçhul, ‘yarın’ yok!”

O halde, “Carpe Diem!”, “Gününü gün et, anı yaşa, bugünün tadını çıkar!”

Çünkü; “Ömür dediğin üç gündür, dün geldi geçti yarın meçhuldür… O halde ömür dediğin bir gündür, o da bugündür…”(1)

***

Geçmiş, bugün ve gelecek…

Birbirlerinden bu kadar uzak olduğu iddia edilen ve aralarındaki ilişki inkâr edilen bu üçlü, zaman “algımızda” çok önemli bir yere sahiptir…

Hasan el Basri’nin şiirindeki motivasyonu bir yana, çağımızın kanaat önderleri açısından bu yaklaşımın ifade ettiği düşünce nedir?

“Geçmiş bitti, ‘dün’ geçti…” denilirken; herhangi bir geçmişin hiçbir zaman var olmadığı mı iddia edilmektedir, yoksa bugün için geçmişte yaşananların herhangi bir öneminin olmadığı mı?

“Gelecek meçhul, ‘yarın’ yok…” denildiğinde; hiçbir şekilde herhangi bir geleceğimizin olmayacağından mı söz ediliyor, yoksa bir gelecek kurgusunun bugünümüz açısından yararsızlığından mı?

Bunca yüceltilen, bunca önemsenen “bugün”; hiçbir yerden gelmemekte ve hiçbir yere gitmemekte midir? Burada, böylece ve kendiliğinden belirivermiş, öncesiz ve sonrasız, zamansız ve bağlamsız bir uzamda mı yaşamaktayız?

***

“Egemen sınıfın düşünceleri, bütün çağlarda, egemen düşüncelerdir, başka bir deyişle, toplumun egemen maddi gücü olan sınıf, aynı zamanda egemen zihinsel güçtür.”(2) diyor Marx ve Engels… Bugünden geleceğe doğru baktıklarında, kendileri için herhangi bir gelişim dinamiği göremeyen; tam aksine ezilen sınıflar tarafından alaşağı edilecekleri, kendi aralarında yürüttükleri çekişmelerle karşılıklı yıkıma maruz kalacakları veya dünyanın kaynaklarının tükenmesi sonucu ortaya çıkacak bir felaketle yüzleşeceklerini sezinleyen egemenler, kendilerini “bugün” ile avutmaktadırlar: “Carpe Diem”…

Fransız Devrimi’nden 75 yıl önce Fransa Kralı 15. Louis “apres moi le deluge” (benden sonrası tufan) demişti… 300 yılda neredeyse tüm dillerde yaygın bir deyim olarak kullanılmaya başlayan bu cümle, egemen sınıfların “geleceğe” dair korkularını ve “bugüne” ilişkin yaklaşımlarını gayet güzel özetlemektedir…

Bütün çağlarda egemen sınıflar, “gelecek”te gerçekleşecek kendi yıkımlarının korkusuyla titremişler, tatlı ve sarhoş edici “bugün”ün heybetli iktidarına tutunmuşlar ve ezilenleri de; bütün hayatın öncesiz ve sonrasız, sonsuzca uzayan bir “şimdi”den ibaret olduğuna ikna etmek için çaba harcamışlardır. Bu yüzden, egemenlerin dilinde muhafazakâr bir çağrıdır “carpe diem”…

Egemenlerin hoş yaşamlarının yarına taşınabilmesi için, geçmiş ve geleceğin ezilenler tarafından inkâr edilmesi yaşamsal bir gerekliliktir…

Ezilenler “geçmiş”e baktıklarında, bugün egemen olanların her zaman egemen olmadıklarını yani iktidarın tarihselliğini, geçiciliğini görürler… Ve “geçmişin” ışığında düşünülen “gelecek”, “bugün”e itiraz için bir dayanak noktası haline gelir…

İşte bu yüzden, içinde yaşadığımız çağ bize seslenir: “Carpe Diem!”

***

Roma-Latin edebiyatının en önemli şairlerinden Horatius’a ait olan “Carpe Diem” dizesinin Türkçe karşılığı “günü yaşa” şeklindedir…

Günü yaşamak, bugün içinde bulunduğumuz anın ifade ettiği gerçeklik zemininden kopmamak anlamına geliyor. Bunun için ise geçmişi unutmaya veya geleceği inkar etmeye gerek yoktur. Günü yaşama çağrısının “gününü gün et” şeklinde yorumlanması ise egemen sınıfların ihtiyaçları doğrultusunda ortaya çıkan “egemen bir düşüncedir.”

Hazcılığın (Hedonizm) mottosu haline getirilen ‘carpe diem’, bireylerin kendilerinden başka hiçkimseyi önemsemeyen, umarsız, zevk peşinde koşan bir yaşamı yüceltmesi için bir mutluluk formülü olarak sürekli tekrarlanıyor. Ve yukarıda da söylendiği gibi, aslında herhangi bir geleceği kalmayan egemen sınıfların tatlı yaşamlarının devamına, ezilenlerin ise bu yaşamın bedelini ödeyen bir yarış içinde birbirlerini boğazlamasına hizmet ediyor…

Peki ezilenler için ne demektir ‘carpe diem’?

***

“İnsanın insanın kurdu olduğu”, “altta kalanın canının çıktığı”, “her koyunun kendi bacağından asıldığı” bir dünyada; kaybedenler için bir kâbustur “bugün”…

Eğer “günümüzü gün” edemiyor, bugünün keyfini çıkaramıyor, fiziksel ve maddi zevklerin peşinde kendimizden geçemiyorsak, yani insanlığın çok büyük bir çoğunluğunun “kader”ini paylaşıyorsak; geçmişe veya geleceğe kaçmaktan başka bir çıkar yolumuz da kalmıyor demektir…

Oysa “carpe diem”in devrimci anlamı işte tam da bu noktada ortaya çıkar… “Bugün”e itirazda “bugün”den kopmak, “geçmişe” veya “geleceğe” kaçmak; bugünün gerçekliğini (ve aslında geçmiş ve geleceği de) egemenlere teslim etmek değil midir?

Yüceltilmiş, idealize edilmiş bir geçmişin nostaljik anılarını tekrarlayıp duran (eskiden kapılarımızı kilitlemeden uyurduk!) bir itirazın bugün için ne anlamı olabilir ki? Geçmişe dönmek mümkün müdür? İmkânsız bir “geçmişe özlem” pratiğinin yerine, “gelecek hayalleri ile avunan” bir ütopyacılığı koymak (bu yıl barış olacak!) çözüm müdür peki? Salt gelecek hayallerine dayalı, gerçeklikten kopuk bir avuntu nesnesi olmanın ötesinde ne ifade eder “bugün”den bağımsız bir “yarın”?

Hasan el Basri’nin de dediği gibi; “ömür dediğin üç gün” değil midir? Dün gelip geçmiştir, yarın meçhuldür, “O halde ömür dediğin bir gündür, o da bugündür…”

Geçmişe de kaçsak, geleceğe de; fiilen yaşadığımız gerçeklik bugünde durduğu sürece, yani bugünü değiştiremediğimiz müddetçe “günü yaşamak” bir zorunluluk haline gelmiyor mu?

Ve “bugün”e egemen olanlar, “geçmişi” kendilerine göre anlatıp, kendi “gelecek”lerini güvenceye almıyorlar mı?

“Carpe diem” bir tercih değil de, bir zorunluluk sayılamaz mı bu durumda?

Günü yaşamak zorunda mıyız acaba?

İçinde yaşamak durumunda olduğumuz “bugün” gerçekten de nedir peki?

“Bugün” dediğimiz şey, bugünden ibaret sayılabilir mi?

***

Bugün, içerisinde hem “dün”ü hem de “yarın”ı barındıran ‘gerçek’ zaman birimidir…

Bugün, geçmiş ve geleceğin bedenidir…

Geçmişte yaşanan her şey; deneyimler, acılar, mutluluklar, yenilgiler, zaferler, başarılar, başarısızlıklar, çözümlenmemiş sorular bugünde de yaşamaya devam eder… Bugün yaptıklarımız, yapmadıklarımız, yapıp yapmamayı bilemediklerimiz, farkındalıklarımız, yanılsamalarımız hepsi de bizim geçmiş pratiğimiz ile bağlantılıdır. Çünkü bizatihi biz, geçmişin bir ürünüyüzdür ve imkân ve becerilerimiz geçmiş koşullarda ortaya koyduğumuz pratiğimiz aracılığıyla bizzat kendimiz tarafından geçmişte inşa edilmiştir.

Ama “bugün” geçmişten ibaret değildir. Çünkü “geçmiş” geride kalmıştır. Kendi geçmişi tarafından inşa edilmiş olan insan, bugünün içinde var olmakta ve bugün yaptıklarını “geleceği” de hesaba katarak şekillendirmektedir… Geleceğe ilişkin arzularımız, hayallerimiz, korkularımız, heyecanlarımızdır bugünü yaşama biçimimize yön veren…

Yani geçmiş ve gelecek, bugünün içerisinde var olurlar, yaşam bulurlar. Geçmişte kalmış olan geçmiş ile, henüz yaşanmamış olan gelecekten ayrı olarak; bugünün içinde yaşayan geçmiş ile bugün kurgulanan bir gelecek vardır…

İşte bu ‘bugün’, soluk alıp verdiğimiz gerçeklik, ayağımızı bastığımız zemin, dünü yorumlayıp yarını kurguladığımız “gün”dür…

***

Geçmişe veya geleceğe kaçarak somut bir itiraz yükseltemeyiz ‘bugün’e…

Bugüne itiraz edebilmek için “bugün”de var olmak gerekir…

Günü yaşamak gerekir…

Geçmişin dersleri ve geleceğin hayalleri ile harmanlanmış bir bugünde…

Varsın egemenler, “gününü gün et, geçmişi unut, yarını umursama” diye tekrarlayıp dursun…

Bizim geçmişi ve geleceği harmanlayacağımız bir “bugün”e ihtiyacımız var…

“Carpe Diem” o halde…

 

(1) İnternette Can Yücel veya Özdemir Asaf’a mal edilmekte olan bu şiirin bir benzeri de Ömer Hayyam’da bulunabilir. Ancak şiirin esas kaynağı on dört yüzyıl önce yaşamış olan tasavvuf ehli Hasan el Basri’dir…

(2) Alman İdeolojisi, Marx-Engels, Sol Yayınları

 

Carpe diem

Bir güneş saatinde carpe diemyazısı.
Bir güneş saatinde carpe diemyazısı.

Carpe diem,Latin edebiyatının ünlü ozanı Horatius’un bir dizesinde geçen (Od’lar I, xi?) gününü gün et, zamanın tadını çıkar, günü yakala, anı yaşa veya günü yaşa gibi anlamlardaki özdeyişdir.[1][2]

Bu özdeyiş hedonist felsefenin bir savunucusu gibi gözükse de aslında gelecek hakkında endişelenmek yerine yaşanılan anın değerine vurgulamak için yapılan bir uyarıdır. 19. yüzyıl başlarında Byron’ın yapıtlarında sık sık geçen "günü yakala" (seize the day), deneyimdeki hazzı, yaşanmış yaşanmıştaki önemi gözden kaçırmamayı salık verir. Kimi Hristiyan manzumelerindeyse "günü anlamlı yaşa" anlamında kullanılan özdeyiş, insanların bedenlerini uykuya hazırlamak yerine, ruhlarını ölüme hazırlamaları gerektiğini vurgulama konusunda örtük bir uyarı barındırır. Yarının (geleceğin) ne olacağı bilinmediği için, içinde bulunulan zamanın kıymetinin bilinmesi, yarına (geleceğe) mümkün olduğunca az güvenilmesi gerektiği vurgusu var.[3]

Bu sözün çok geçtiği Ölü Ozanlar Derneği filminde "Sadece bir tane hayatınız var ve şimdi yapmayacaksınız da ölünce mi yapacaksınız?" ifadeleri ile anın değerinin bilinip ona göre hareket edilmesi gerektiği anlatıyor.

Kaynakça[değiştir

nest...

gelişim planı örnekleri 2022 doğum borçlanmasi ne kadar uzaktaki birini kendine aşık etme duası 2021 hac son dakika allahümme salli allahümme barik duası caycuma hava durumu elle kuyu açma burgusu dinimizde sünnet düğünü nasil olmali başak ikizler aşk uyumu yht öğrenci bilet fiyatları antalya inşaat mühendisliği puanları malta adası haritada nerede

© 2024 Toko Cleax. Seluruh hak cipta.