Istanbul depremi nereleri etkileyecek

Istanbul Depremi Nereleri Etkileyecek

istanbul depremi nereleri etkileyecek

İstanbul fay hattı haritasına göre en riskli ve dayanaklı bölgeler hangileri? İşte 2023 İstanbul deprem risk haritası

İSTANBUL'DAKİ OLASI BİR DEPREME GÖRE EN RİSKLİ İLÇELER HANGİLERİ?

İstanbul deprem haritası, şehrin deprem riski taşıyan bölgelerini düşük, orta ve yüksek riskli olmak üzere üçe ayırıyor.

İstanbul'daki düşük riskli ilçeler ve semtler; Pendik, Kadıköy, Kartal, Ümraniye, Şile, Üsküdar, Darıca, Erenköy, Çengelköy, Suadiye, Altunizade, Polonezköy, Eminönü, Rumelihisarı, Adalar, Beşiktaş, İçerenköy, Sarıyer, Nişantaşı, İstinye, Gültepe, Kağıthane, Taksim, Arnavutköy, Şişli ve Levent'tir.

İstanbul'daki orta derece riskli ilçe ve semtler; Üsküdar Çukuru, Tarabya Çukuru, Tophane, Çayırbaşı Çukuru, Ortaköy'deki dolgu kısımlar, Kurbağalıdere, Alibeyköy, Moda Sahili, Silivri, Fatih, Gümüşyaka ve Topkapı'dır.

İstanbul'da yüksek derecede deprem riski taşıyan bölgeler ise Zeytinburnu, Küçükçekmece, Florya, Esenkent, Ispartakule, Ambarlı, Avcılar ve Haramidere'dir.

Şengör, ayrıca ilçelerin depremden nasıl etkileneceğini de anlattı.

"Yeşilköy yıkılacak mı? sorusuna Şengör, "Evet, Yeşilköy'de şiddet 9'a çıkıyor. Büyüklük değil, şiddet. Tuzla'da şiddet 9'a çıkıyor. Buralarda harp okullarının taşınması lazım. Yeşilköy'ün zemini çok sakat. Bakırköy formasyonu vardır, tam bir felaket" ifadelerini kullandı.

Şengör, şöyle devam etti:

>> "Adalar'ın altı sağlamdır ama evinizi nasıl yaptığınıza bağlı, burnunuzun dibinde çünkü fay. Adalar'da yaşayanların dikkat etmesi lazım, evlerini kontrol ettirmeleri gerekiyor.

>> Avcılar'da bir kil tabakası var, semt o kil tabakasının üstünde kayıyor. Avcılar zaten sürekli denize doğru kayıyor.

>> Fatih, Suriçi -Suriçi'nin altı neojendir, içinde Bakırköy formasyonunun olduğu yerler varsa oralar sakattır. Suriçi, Avcılar'a nazaran çok daha iyi durumda.

>> Bakırköy, Florya, Zeytinburnu felaket.

>> Kemerburgaz altı kum olduğu için tehlikeli, buna Kilyos'u da ilave edebiliriz.

>> Küçükçekmece, Zeytinburnu ve Avcılar kadar tehlikeli, Silivri tehlikeli, Çatalca içerilerdeysen o kadar tehlikeli değil, ne kadar içeride olduğuna bağlı.

>> Büyükçekmece sakat, Esenyurt eğer Küçükçekmece gölünün kuzeyindeysen nispeten daha iyi.

>> Bağcılar'ın yüksek yerleri Avcılar gibidir, sakattır.

>> Arnavutköy kuzeyde kalıyor, altı kum olan yerleri yaramaz.

>> Bahçelievler pek sağlam değil.

>> Beylikdüzü'nün altı neosen kalkerleridir, kireçtaşından oluşur sağlam bir kayadır, ama binaların nasıl yapıldığına bağlıdır.

>> Kemerburgaz'ın oralar altı kumsa çok sakat. Ben size şartları söyleyim; altı kum olan yerler sakat.

>> Pendik, Suadiye tehlikeli.

>> Beşiktaş'a garanti veremem, çünkü çok dolgu var orada."

Depreme en dayanıklı bölgeler arasında Kadıköy'ün semtlerinin de olduğu hatırlatılan Şengör, "Katılmıyorum daha kuzeye çıkmak lazım" diye yanıt verdi. Şengör, "Kadıköy, Fenerbahçe, Kartal, Maltepe hepsi güneyde kalıyor faya çok yakın" dedi.

ZEMİNİ SAĞLAM İLÇELER

Beykoz, Anadolu Hisarı, Bebek, Ataşehir, Şişli, Nişantaşı, Ümraniye ve Beyoğlu'nun zeminlerinin de sağlam olduğunu kaydeden Şengör, buradaki tehlikelerin binaların sağlam olmayışından kaynaklanacanı vurguladı.

Fay hattı haritasına göre İstanbul'da en riskli ve dayanaklı ilçeler hangileri? İşte 2023 İstanbul deprem risk haritası

İSTANBUL'DA EN RİSKLİ İLÇELER HANGİLERİ?

İstanbul deprem haritası, şehrin deprem riski taşıyan bölgelerini düşük, orta ve yüksek riskli olmak üzere üçe ayırıyor.

İstanbul'daki düşük riskli ilçeler ve semtler; Pendik, Kadıköy, Kartal, Ümraniye, Şile, Üsküdar, Darıca, Erenköy, Çengelköy, Suadiye, Altunizade, Polonezköy, Eminönü, Rumelihisarı, Adalar, Beşiktaş, İçerenköy, Sarıyer, Nişantaşı, İstinye, Gültepe, Kağıthane, Taksim, Arnavutköy, Şişli ve Levent'tir.

İstanbul'daki orta derece riskli ilçe ve semtler; Üsküdar Çukuru, Tarabya Çukuru, Tophane, Çayırbaşı Çukuru, Ortaköy'deki dolgu kısımlar, Kurbağalıdere, Alibeyköy, Moda Sahili, Silivri, Fatih, Gümüşyaka ve Topkapı'dır.

İstanbul'da yüksek derecede deprem riski taşıyan bölgeler ise Zeytinburnu, Küçükçekmece, Florya, Esenkent, Ispartakule, Ambarlı, Avcılar ve Haramidere'dir.

İstanbul depremi için tarih verip uyardı: Bu ilçelerde oturanlar dikkat!

Büyük kayıplara neden olan 17 Ağustos Marmara Depremi’nin 22’nci yıl dönümünde açıklamalar yapan Prof. Dr. Mehmet Fatih Altan, “1999 depreminden sonra, 30 yıl içinde büyük bir deprem bekliyoruz deniyordu, üzerinden 22 yıl geçti. Yani İstanbul depreminde son çeyreğe girdik. 8 yıl içinde büyük bir deprem olma olasılığı yüzde 64’tür. İstanbul’un yapı stoku S.O.S. veriyor, çürük” dedi.

Yayınlanma: 12:30 - 16 Ağustos 2021 Güncellenme:

17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nin üzerinden 22 yıl geçti. İzmit Gölcük merkezli 7,4 büyüklüğünde gerçekleşen depremde, 17 binden fazla kişi hayatını kaybetti, on binlerce kişi yaralandı. Büyük kayıplara neden olan felaketten 200 binin üzerinde ev ve işyeri etkilendi.

İstanbul Aydın Üniversitesi Afet Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi (AFAM) Müdürü ve inşaat mühendisi Prof. Dr. Mehmet Fatih Altan, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin 22'nci yıl dönümünde, deprem riskine ilişkin alınması gereken önlemleri sıralayarak, kentsel dönüşümün önemine dikkat çekti.

İSTANBUL'UN YAPI STOKU HALA S.O.S. VERİYOR

İstanbul depreminde son çeyreğe girildiğini vurgulayan Prof. Dr. Altan, “Çünkü 1999 depreminden sonra İstanbul'da 30 yıl içinde büyük deprem olma olasılığı yüzde 64'tür. Gölcük depreminin üzerinden 22 yıl geçti, 8 yıl kalmış. Deprem olmadan önce alacağımız en önemli önlem yapı güvenliğidir. İstanbul'un yapı stoku hala S.O.S. veriyor, çürük. Çünkü 2000 yılından önce yapılan binalar çok fazla ve o yapılarda insanlar yaşıyor” diye konuştu.

700 BİN BİNANIN KENTSEL DÖNÜŞÜME GİRMESİ GEREKİYOR

İstanbul'da 700 bin binanın kentsel dönüşüme girmesi gerektiğini aktaran Prof. Dr. Altan, “Şu anda 75 bin binanın kentsel dönüşümle yenilendiğini görüyoruz. Kentsel dönüşümde yerimizde sayıyoruz, ivme kazandırmak lazım. Devletimiz süreci biraz hızlandırmalı, vatandaş ise binalarını yenilemeye gitmelidir. Büyük depremin üzerinden 22 yıl geçti, yapılarımız sağlam değil. Depreme karşı dayanıklı bina sayımız az” ifadelerini kullandı.

ANALİZİNİ YAPTIĞIMIZ BİNALARIN YÜZDE 95'İ ÇÜRÜK

Yapıların bir an evvel ya güçlendirilmesi ya da yıkıp yeniden yapması uyarısında bulunan Prof. Dr. Altan, “Üniversitemizin inşaat laboratuvarında deprem performans analizleri yapıyoruz. Bize Küçükçekmece, Bağcılar, Esenler gibi ilçelerden gelen bina örneklerinden neredeyse yüzde 95'i çürük çıkıyor. Bu binalar 2000 yılı öncesinde yapılmış ve genelde 5 ilâ 9 katlı. Kişiler, özellikle 2000 yılı öncesinde yapılan binaları son çıkan deprem yönetmeliğine uygun mu diye kontrol ettirmelidir. Yoksa depremi evde karşılayamayız” dedi.

BÜYÜKÇEKMECE, AVCILAR, PENDİK RİSKLİ İLÇELER

Prof. Dr. Mehmet Fatih Altan, “Büyükçekmece'den başlayarak özellikle Avcılar, Küçükçekmece depremden en çok etkilenecek ilçelerdir. Sonra Kadıköy, Üsküdar, Kartal ve Pendik'e kadar giden güzergahta eski yapı stoku var. Fayın Adalar ve Silivri tarafında kilitlendiğini biliyoruz. Özellikle bu ilçelerde yaşayanlar yapılarını kontrol ettirsin. 2000 yılı öncesinde yapılan binaları artık silmek gerekir” diye konuştu.

DEPREMİN 7-7,5 BÜYÜKLÜĞÜNDE OLMASI BEKLENİYOR

1 milyona yakın binanın etkileneceğini söyleyen Prof. Dr. Altan, “İstanbul depreminde merkez üssünün Adalar ya da Silivri olacağını tahmin ediyoruz. Adalar'da meydana gelirse 7, Silivri'de ise 7-7,5 büyüklüğünde bekliyoruz. Bu depremden sadece İstanbul değil bütün Marmara Bölgesi etkilenecek. Yani 30 milyonluk bir nüfustan bahsediyoruz. 70 bin civarında binanın ağır hasar alacağını, toplamda 1 milyona yakın binanın depremden etkileneceğini düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

GÜNDOĞDU: SAAT ÇALIŞIYOR

Jeofizik uzmanı Dr. Oğuz Gündoğdu, olası Marmara Depremi için ‘Saat çalışıyor. Bu; gün geçtikçe daha büyük bir enerji ile karşılaşacağımız anlamına gelir” dedi.

Dr. Gündoğdu, 22 yıl önceki literatürlere 7.4 büyüklüğünde geçen depremin kamuoyuna açıklanın aksine, en az 7.6 büyüklüğünde olduğunu söyledi.

Jeofizik uzmanı Dr. Oğuz Gündoğdu, “Ben 7.4’ün nasıl saptandığını biliyorum” derken şunları anlattı:

“ANLATIRKEN SİNİRDEN ELLERİ TİTRİYORDU”

* Dönemin Kandilli Rasathanesi Müdürü Prof.Dr. Ahmet Mete Işıkara deprem olunca çok iyi jeolog-jeofizikçi Ali Esen Arpat ile halen Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Ulusal Deprem İzleme Merkezi Müdürü Dr. Doğan Kalafat’ı araziye gönderdi.

* Fayın yaklaşık 90 kilometre falan olduğunu gördüler. Halbuki fayın boyu 90 kilometreden fazla. Bunu Kandilli’nin başkanı Prof.Dr. Ahmet Mete Işıkara’ya bildirdiler. USGS (ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu) Gölcük Depremi’ni 7.8 verdi. Ahmet Mete Işıkara, ‘7.4 iyidir’ demiş. Bunu bir toplantı için Ankara’ya birlikte gittiğimiz Jeolog Ali Esen Arpat’tan yolda dinledim. Bunu anlatırken sinirden elleri titriyordu. Sonunda Işıkara ‘7.4 tamam’ diyerek bunu ilan etti.

* Bunun hiçbir kaydı yok. Deprem çok yakında olduğu için bütün kayıtlar simsiyah. USGS, uzaktaki bütün depremleri tespit eder. Ben de moment büyüklüğünden hesapladım. 7.6’dan aşağı indiremiyorum; 7.4’e inmiyor. Bu deprem 7.6’dan küçük değil.

* 17 bin kişi hayatını kaybetmiş. 100 bin evin yeniden yapmak zorunluluğu çıktı. Ancak, 7.6 büyüklüğündeki deprem böyle bir şeyi karşılar. Bu işle ilgilenenler hemen fark etti. Araziye gitmiştik, fayın boyutunu falan ölçtük.

* Fayın boyundan hesaplayarak moment büyüklüğünü 7.6’dan küçük çıkartamadım. 7.4 ile bu hasar beklenmez. 12 Kasım’da 7.2 büyüklüğünde Düzce depremi oldu.

* Kaç can kaybı çok az. Oysa 17 Ağustos’ta 17 bin kişi hayatını kaybetti. Bu bilinen rakam, daha fazla da olabilir

“BEKLEDİĞİMİZ DEPREM 7’NİN ÜZERİNDE”

Dr. Oğuz Gündoğdu, Marmara Denizi’nde 3-4 yıl önce hareketlenme görüldüğünü, bunun “Tetiklenme” olup olmadığının kendilerine sorulduğunu belirtti.

Gündoğdu, şu ifadeleri kullandı:

* 17 Ağustos’ta Marmara’daki Kuzey Anadolu Fayı’nın bütün parçaları tetiklendi. Şu anda hepsi deprem üretme kapasitesine sahipler.

* İzmir’deki Sisam 6.9 büyüklüğündeki deprem ile birlikte faylanma ile birden bire harekete geçti. İzmir koyunda. Bir tek İzmir fayı harekete geçmedi. İzmir’de büyükçe bir hasar verecek deprem bekliyorum.

* İzmir çevresinde çok fay var. Hala da depremler devam ediyor. 100’ü Datça civarında 200’ü aşkın deprem var. Bunların hepsi İzmir-Sisam depreminin tetiklendiği faylarda oldu. Kuşadası’nda 7.1’e kadar ulaşan deprem oldu.

* Bunlar tetiklenme olayının İzmir, Sisam’da meydana gelen aktiviteden sonra olduğunu gösteriyor. Marmara’da da bütün faylar tetiklenmiş durumda. Beklediğimiz deprem 7’nin üzerinde. 7.5- 7.2 olur başka mesele. Bu 7’lik deprem bütün faylardaki enerjiyi tekrar açığa çıkaracak.

* Onun için herkes bittiği sandığı sırada orası, burası, Şarköy bilmem neresi hepsi deprem üretmeye başlayacaklar. Bu büyük bir tehlike. İstanbul’daki yapıları düşündüğümüz zaman 99’dan itibaren yapılan yapılara ‘Eh’ bir parça. Ama İstanbul’un 1999’dan önce yapılan çok binası var.

* Hepsini depreme karşı dayanıklı hale getirmemiz lazım. İstanbul’da 7’yi aşan deprem felakete neden olur. Bu ne yangın, ne sele benzer. Karşılaşacağımız şey son derece kötü olacak.

* Çözüm; yapıları depreme dayanıklı hale getirmek. Bunu yapabilmek için devlet ve büyükşehirin el ele vermesi gerek. (DHA)

AKUT Başkanı 'İstanbul depremi' için uyardı...İlginizi ÇekebilirAKUT Başkanı 'İstanbul depremi' için uyardı...

ABDAnkaraaydınBoğaziçi ÜniversitesidepremDüzceistanbulİstanbul Aydın Üniversitesiİstanbul depremiizmirJeolojiKadıköyKocaeliKüçükçekmeceÜsküdaruygulamayangın

Kapıdaki tehlike: Marmara depremi! Enerji birikimi hangi noktada arttı?

Son depremlerin ardından olası Büyük Marmara Depremi’ne ilişkin endişeler de artmış durumda. Bilim dünyasında Marmara’daki riskli faylar üzerine tartışmalar sürerken, Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, Milliyet aracılığı ile önemli mesajlar verdi.

Marmara Denizi’nde oluşacak büyük depremin İstanbul başta olmak üzere, Kocaeli, Tekirdağ, Yalova, Bursa, Sakarya, Balıkesir gibi kentleri de etkileyeceğini dile getiren Prof.Dr. Özener, “17 Ağustos’ta İzmit’teki sarsıntı Avcılar’da yıkıma yol açtı. Olası büyük Marmara depremi 200 km bir alanda yıkıcı etki yaratacak. Marmara’ya kıyısı olan kentler risk altında. Fay tek parça da kırılsa, iki parça da kırılsa 7 ve üzerinde deprem üretecek. Vakit kaybetmeden İstanbul’da 70 ile 90 bin arasında olduğu telaffuz edilen çürük yapıların güçlendirilmesi, olmuyorsa yıkılıp yeniden yapılması için enerji harcamalıyız” dedi.

MARMARA’DA ENERJİ BİRİKİMİNİN OLDUĞU ALANLAR NERESİ?

“Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun bir parçası olan Kuzey kol, İzmit körfezi boyunca devam edip, Adalar önünden geçerek, Marmara denizi kuzeyinden Saroz Körfezi’ne ulaşıyor. Çınarcık Körfezi ile Marmara Adası arasında kalan kısımda gerçekleşen en son büyük deprem 1776 yılında meydana geldi. Bu fay zonunda önemli ölçüde sismik enerji birikiyor.”

İSTANBUL ÖZELİNDE RİSKLİ YERLEŞİM ALANLARI NERELERİ?

“İBB’nin kent genelinde hayata geçirdiği mikro bölgeleme çalışmaları var. Fay hattına ne kadar yakınsanız, depremden olumsuz etkilenme riskiniz o derece yüksek olacak. İstanbul için Marmara kıyısına komşu alanlar, kuzeydeki yerleşim alanlarına göre daha riskli.”

CAN KAYBI VEYA HASARIN BOYUTU NE OLUR?

“İBB’nin Marmara’da 7.5 büyüklüğündeki bir deprem senaryosuna göre can kaybının 40 bin olacağı öngörülüyor. Ancak bu iyimser bir tahmin olarak duruyor. 7 üzeri bir depremde maalesef daha çok can kaybımız olması kaçınılmaz.”

İSTANBUL’DA OLASI DEPREME YÖNELİK LOJİSTİK HAZIRLIKLAR YETERLİ Mİ?

“Olası büyük deprem sonrası İstanbul’a yardım civar kentlerden gelecek. Bu nedenle özellikle Kırklareli, Sakarya, Düzce, Edirne, Bilecik gibi kentlerde lojistik birimlerinin güçlendirilmesi önemli. Evi veya yakının evi yıkılan bir görevli ister istemez yakınlarının can derdine düşeceğinden, özellikle çevre kentlerdeki kurtarma ve gönüllülerin eğitimi ile lojistik birimlerini güçlendirilmesi çok önemli.”

‘BALIKÇILAR KABLOLARI KOPARDI’

Deprem araştırmaları için Marmara Denizi tabanına yerleştirilen fiber optik kablolaran balıkçıların zarar verdiğini söyleyen Prof.Dr. Özener, şöyle devam etti: “Deniz tabanının bin 200 metre derinliğine bile cihazlar yerleştirildi. Ölçüm ve takip sistemleri için 70 kilometre fiber optik kablolar döşenmişti. Trolle avlanan balıkçılar ise 7 yıl önce kabloları parçaladılar, cihazlar zarar gördü. Bunun yerine Marmara Denizi içinde, Türk-Japon projesi kapsamında deniz tabanı sismometre cihazlarında depolanan bilgileri belli periyotlarda inceliyoruz. Kopan kabloların yerine günümüz teknolojisinde şamandıra şeklinde bir cihaz da konulabilir. Şamandıradaki sistem üzerinden uydu aracılığı ile aktarım yapılabilir. Ancak bu sistemin kurulması yaklaşık 1-2 milyon Euro civarında. Sistemin yeniden hayata geçmesi için sponsor arıyoruz.”

‘5 SANİYEDE ULAŞACAK’

ERKEN UYARI SİSTEMİ NEDİR, NASIL ÇALIŞIR?

“Marmara Bölgesi’nde 5’i deniz dibinde, 10 tanesi de kara da olmak üzere toplam 15 adet deprem erken uyarı istasyonu kuruldu. Bu istasyonlardaki ivme ölçer cihazları sayesinde, depremin yıkıcı dalgaları kent merkezine ulaşmadan erken uyarı veriyor. İGDAŞ şebekesine kurulan risk azaltım sistemi sayesinde 5 saniye öncesinden gaz akışı otomatik olarak kesilecek. Erken uyarı sisteminin hayat kurtaracağı gibi bir yanlış algı söz konusu. Deprem dalgaları İstanbul’a 5 saniyede ulaşacak. Erken uyarı doğalgaz, elektrik şebekeleri veya petrokimya tesisleri gibi sistemlerin durdurulması için hayati öneme sahip. Yoksa depremi 10-15 dakika önceden haber verecek sistem dünyada mevcut değil.”

Kaynak: Milliyet / Mert İnan

İstanbul'da deprem haritasına göre en riskli ilçeler hangisi?

İstanbul deprem riski en yüksek ile depreme dayanaklı ilçeler megakentte oturanlarca araştırılıyor. Türkiye deprem bölgesinde yer aldığından neredeyse her gün irili ufaklı depremler yaşanmakta.

Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde 7,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem çok sayıda ilden de hissedildi. Deprem Kahramanmaraş, Malatya, Gaziantep, Hatay, Adana, Kilis, Adıyaman, Diyarbakır, Şanlıurfa, Osmaniye’de yıkıma neden oldu. Peki İstanbul'un hangi ilçeleri depreme dayanıklı? İstanbul depreminde hangi ilçeler riskli?

Avrupa Yakası'ndaki depreme dayanaklı ilçeler:

  1. Beykoz'un kıyıdan uzak yüksek bölgeleri

  2. Maltepe'nin kıyıdan uzak bir bölümü

  3. Başakşehir'in büyük bölümü

  4. Sarıyer'in sahilden uzak bulunan bir bölümü

İstanbul'da orta deprem riski taşıyan semtler, ilçeler

  1. Tepecik (Tepecik, Akören ve Pomak'ın güney kısmı),

  2. Salıpazarı, Ortaköy (dolgu olan kesimleri),

  3. Kasımpaşa ve Güngören'in sahil kesimi,

  4. Moda (denize bakan kısmı),

  5. Kartal (Rahmanlar bölümü),

  6. Eminönü (Cankurtaran, Şehzadebaşı, Fatih, Çarşamba, Edirnekapı'nın güneyinde kalan kısım).

İstanbul’da depreme en dayanıksız ilçeler hangileri?

İstanbul’da depreme en dayanıksız ilçeler şu şekilde:

  1. Zeytinburnu Ayamama Deresi,

  2. Küçükçekmece Gölü'nün doğusundaki Nakkaşdere alüvyonları,

  3. Azaplı yöresi (Altınşehir'in alçak kesimleri),

  4. Ispartakule (Alibey Yarımadası'nın batı kısımları),

  5. Kanarya (Firuzköy kıyıları),

  6. Avcılar (Küçükçekmece Gölü ve Marmara Denizi'ne bakan kıyıları),

  7. Ataköy'ün bulunduğu kesimler,

  8. Florya (batısındaki heyelan alanları) Küçükçekmece kıyıları.

DEPREM FAY HATTI SORGULAMAK İÇİN

Büyük İstanbul depremi fay hattı nerede?

  • Tekirdağ-Şarköy açıklarından Marmara Ereğlisi açıklarına uzanan fay hattı (batı segmenti) boyunca yapılan ölçüm sonuçlarına göre bu alandaki deprem riski Silivri'den-Büyükçekmece açıklarına uzanan orta segmentten daha düşük olarak yorumlanabilir.

İstanbul kaçıncı derece deprem bölgesi?

  • İstanbul Deprem Haritası Risk açısından hem 2'inci hem de 3'üncü grupta yer alan ve deprem riski yüksek olan illerin başında da İstanbul gelmektedir. Kuzey Anadolu Fay hattı üzerinde bulunan İstanbul'da ise ilçelere ve semtlere göre deprem riskinde artış ya da azalma söz konusudur.

Evimin depreme dayanıklı olup olmadığını nasıl öğrenebilirim?

Yaşanılan bina kadar yapının çevresinin de depreme karşı güvenli olup olmadığı önemli. Yaşanılan yapının altından ya da yakınından geçen bir fay hatta olup olmadığı internet aracılığı ile kolayca kontrol edilebiliyor. AFAD fay hattı sorgulama işlemi e-Devlet aracılığı ile yapılabiliyor.

99 depremi hangi ilçeleri etkiledi?

Dr. Mehmet Fatih Altan, “Büyükçekmece'den başlayarak özellikle Avcılar, Küçükçekmece depremden en çok etkilenecek ilçelerdir. Sonra Kadıköy, Üsküdar, Kartal ve Pendik'e kadar giden güzergahta eski yapı stoku var. Fayın Adalar ve Silivri tarafında kilitlendiğini biliyoruz.

Ataşehir'de ise yer hareketi düzeyinin 50 yılda aşılma olasılığı yüzde 10, tekrarlanma periyodu ise diğer ilçelerle benzer özellikler gösteriyor. Buranın yerel zemin sınıfı da, “az ayrışmış, orta sağlam kayalar” olarak açıklanıyor.

Maltepe deprem bölgesi mi?

Uzmanlar, olası bir depremde Maltepe'nin özellikle kıyı bölgesinin risk taşıdığını iç kısımlarda zeminin daha güçlü olduğunu ifade ediyor.

İstanbul depremi için 4 senaryo… Uzman yıkım maksimum olacak diyerek uyardı: Eğer bu nokta kırılırsa 1999 depremindeki gibi olmayacak

Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerde 11 ilde 45 binden fazla kişi hayatını kaybetti, binlerce bina enkaza döndü. Cumhuriyet tarihinin en yıkıcı depremlerinden olan Maraş depremleri, asrın felaketi olarak kayda geçti. Türkiye felaketle deprem ülkesi olduğu gerçeğini bir kez daha hatırladı. Yaralar sarılmaya devam ederken gözler İstanbul’a çevrildi. Vatandaşlar ‘Büyük İstanbul depremi ne zaman olacak?’ merak ediyor. Merkez üssü İstanbul olması beklenen depremin her an gerçekleşme ihtimali yüzde 65 ve 70 arasında öngörülüyor.

İSTANBUL DEPREMİ İÇİN 4 SENARYO

Deprem riskinin her yıl yüzde 2.5 arttığını ifade eden İstanbul Esenyurt Üniversitesi Öğretim Üyesi, Jeofizik Yüksek Mühendisi Mustafa Serhat Durmuş, üç yıl süre verdi. Bu oran yüzde 75’i bulacak. Büyüklüğünün ise 7.2 ila 7.6 aralığında olmasını beklediklerini söyleyen Durmuş, büyük İstanbul depremi için 4 senaryoyu anlattı. Büyük istanbul depremi nereleri etkileyecek? Büyük İstanbul depremi ne zaman olacak? Istanbul'da Tsunami olacak mı, ne zaman oldu? İşte muhtemel 4 senaryo…

DEPREMDE BEKLENEN İLK MODEL: A MODELİ

Gerçekleşmesi beklenen ilk senaryo A modelidir. Körfezde kırılmanın başlayacağı ve Marmara ortalarına kadar yaklaşık 119 kilometrelik bir kırılmanın olacağı ve bu kırılma neticesinde 7.5 büyüklüğünde bir deprem olacağı öngörülüyor.  

DEPREMDE B MODELİ

Orta Marmara çukurunda bir kırılmanın yaşanacağı öngörülüyor. Yaklaşık 108 kilometrelik bir fay kırılması olacağı söyleniyor. Burada oluşacak deprem 7.4 büyüklüğündedir.

DEPREMDE EN KÖTÜ SENARYO: C MODELİ

C modeli en kötü senaryolardan biri olarak nitelendiriliyor. Bu modele göre; Körfezde başlayacak olan depremin Orta Marmara çukurunu tamamen kırıp, Marmara’nın sonuna kadar gideceğini gösteriyor. Burada 174 kilometrelik bir kırık meydana gelerek, 7.7’lik bir depremin meydana gelmesi bekleniyor. Bu senaryo ile İstanbul’un kıyı bölgesinde çok ciddi bir yıkım oluşabileceği öngörülüyor.    

DEPREMDE İYİMSER MODEL: D MODELİ

D modeli en iyimser senaryo olarak değerlendiriliyor. Bu deprem senaryosuna göre sadece Körfez’de kırık meydana geleceği, 37 kilometrelik bir kırık olacağı ve bunun da 6.9 büyüklüğünde bir deprem meydana getireceği öngörülüyor. Bu senaryoda yıkımın diğerlerine oranla minimum düzeyde olacağı düşünülüyor.”

“1999 DEPREMİNDEKİ GİBİ OLMAYACAK”

İstanbul’da B modeli deprem senaryosunun gerçekleşeceğini düşündüğünü belirten Durmuş, muhtemel bu depremin İstanbul kıyı şeridinde ciddi anlamda yıkım oluşturacağını kaydetti. Bu kırığın şehir merkezine olan uzaklığının 20 kilometre olacağını belirten Durmuş, “Orta Marmara çukurunda bir kilitlenme olduğunu ve o bölgede çok fazla deprem olmadığını görüyoruz. Enerji birikimi de orada. Eğer bu nokta bir kırılma olursa, 108 kilometrelik fay komple kırılacaktır. Buradaki 7.4 büyüklüğündeki depremden çıkan enerji 1999 depremindeki gibi olmayacak. Çünkü 1999 depremi İstanbul şehir merkezine 200 kilometre mesafedeydi. Bu beklenen depremde ise 20 kilometredir. Bu nedenle oluşacak hasar ve yıkım maksimum olacaktır” diye konuştu.

İSTANBUL’DA RİSKLİ İLÇELER

B modeli depremin etkisinin en yüksek hissedileceği ilçeleri sıralayan Durmuş, “İstanbul’da 39 ilçe arasında Avcılar, Bağcılar, Bahçelievler, Bayrampaşa, Beylikdüzü, Büyükçekmece, Fatih, Güngören, Küçükçekmece, Silivri ve Zeytinburnu’nda etkisi fazla olacak. Bunun yanı sıra zemini iyi olan yerler de var. Gaziosmanpaşa, Kâğıthane’nin üst kısımları, Şişli, Beşiktaş, Kadıköy gibi zemini kum taşı veya grovak olan yerler var. Ancak genel olarak baktığımızda zemin anlamında 39 ilçenin 13’ünde problem bekliyoruz. Diğer ilçelerin orta ve orta üstü seviyede olduğunu söyleyebiliriz. Genel olarak tüm yapı stokunun yüzde 70’inin 1999 depreminden önce yapılmasından dolayı zemin etütünün yapılmadığı, yapı denetim hizmeti almadığı, gerekli kontroller ve iskânlar olmadığı için sıkıntı yaşanacağı bekleniyor” dedi.

AVRUPA YAKASI DAHA ÇOK ETKİLENECEK

Depremin Avrupa Yakası’nı daha fazla etkilemesinin nedenini açıklayan Durmuş, “Jeolojik olarak bu bölgedeki kayaçlar daha genç. Beklenen depremde Avrupa Yakası’nın daha çok hasar alması bekleniyor. Anadolu Yakası’ndaki kayaçlar daha yaşlı olduğu için depremde daha dayanıklı olacaktır. Faya yakınlık etkili bir faktördür. Kırılmasını beklediğimiz fay, Silivri açıklarındaki 1766 fayının olduğu bölgede şehir merkezine yaklaşık 20 kilometre mesafededir” şeklinde konuştu.

İstanbul depreminin risk haritasının ele alındığı “İstanbul İl Risk Azaltma Planı Toplantısı”na katılan Durmuş, toplantıda İstanbul’daki tüm ilçelerin beklenen deprem özelinde tek tek değerlendirildiğini belirterek, “İhtimallerin sıralandığı toplantıda en fazla dikkat çekilen husus yapı stoku oldu. İstanbul’da şu an bir milyon 200 binin üzerinde yapının olduğunu ve bu yapıların yaklaşık yüzde 70’nin 1999 depreminden önce inşa edildiği ve yaklaşık 260 bininin riskli olduğu kaydedildi. Özellikle okul binalarının depreme hazırlıklı olup olmadığıyla ilgili deprem testlerinin yapılasının acil olduğundan bahsedildi” ifadelerinde bulundu.

“HİÇ YIKILMAZ DENİLEN BİNLER DAHİ YIKILDI”

Tüm vatandaşların oturdukları binaların deprem testi analizini yaptırmasını öneren Durmuş, Riskli Yapı Tespit Belgesi olan üniversitelerin de bu analizleri yaptığını hatırlattı. Yapılması gerekenin oturup deprem olmasını beklemek değil, binaların kontrol ettirilmesi olduğunu kaydeden Durmuş, “Binalarda bir problem varsa güçlendirmeye gidilerek, kurtarılabiliyor mu buna bakılmalı. Eğer güçlendirmeyle de kurtarılamıyorsa o bina yıkılmalıdır. 1999 öncesi yapılan binalar kadar sonrasında yapılanlar da riskli olabilir. Çünkü 1999 sonrası yapılan binaları incelediğimizde olması gereken demir sayılarını maalesef kolonlarda göremiyoruz. C25 çıkması gereken kolonların C16 çıktığını görüyoruz. Dolayısıyla vatandaşlar binalarının 1999 depreminden sonra yapılmasına güvenmesinler.  Bir binanın sadece kolonlarına bakarak bu bina yıkılmaz demek imkânsızdır. 6 Şubat depremlerinde binalara dışarıdan bakıldığında hiç yıkılmazmış gibi duran 2019, 2020 yıllarında yapılmış binaların dahi yıkıldığını gördük. Yapılması gereken en önemli nokta bina analizlerinin yapılması ve gereken tedbirlerin alınmasıdır. Çünkü bu deprem mutlaka olacak” diyerek sözlerini sonlandırdı.

(İHA)

nest...

gelişim planı örnekleri 2022 doğum borçlanmasi ne kadar uzaktaki birini kendine aşık etme duası 2021 hac son dakika allahümme salli allahümme barik duası caycuma hava durumu elle kuyu açma burgusu dinimizde sünnet düğünü nasil olmali başak ikizler aşk uyumu yht öğrenci bilet fiyatları antalya inşaat mühendisliği puanları malta adası haritada nerede