Kıyamet nerede kopmayacak

Kıyamet Nerede Kopmayacak

kıyamet nerede kopmayacak

Kıyamet ne zaman ve nasıl gerçekleşecektir ?

Değerli kardeşimiz,

Kıyamet Saati

“Kıyamet, filan tarihte kopacaktır.” demek haddime olmadığı halde, burada size tarih tahmin etme cüretinde bulunacağım. Elbette kimse yarın başına ne geleceğinden emin olamaz. Ama, ölüm yaklaştıkça, yakınlığını hissedersiniz. Yaratan, yaklaşarak iyice açıklanma noktasına gelen kıyameti “Neredeyse gizleyeceğim.”(1) diyor. Kıyamet iyice yaklaştığında da geldi geliyor demeye başlarsınız ve tahminleriniz doğruya yaklaşır.

Allah şöyle uyarır:

“Sana kıyametin ne zaman gelip çatacağını soruyorlar. De ki: Onun ilmi ancak Rabbimin katındadır. Onun zamanını Ondan başkası açıklayamaz. O göklere de yere de ağır gelmiştir. O size ansızın gelecektir.”(2)

“Kıyametin zamanı hakkındaki bilgi, ancak Allah’ın katındadır. Hiç kimse yarın ne kazanacağını bilemez.”(3)

“Kıyamet yaklaştıkça yaklaşmıştır.”(4)

“Gülüyorsunuz da ağlamıyorsunuz. Habersiz oyalanıyorsunuz.”(5)

Kur'an dan kıyamet senaryoları

26 Ekim 1992 gecesi rüyamda kıyametin kopuşunu görmüştüm. Kıyametin başlayacağını anlayınca, caddelere daldım; karşılaştıklarımı kollarından tutup, ahirete hazırlanmamız gerektiğini anlatıyordum. Her kimi yakaladıysam, sözümü bitiremeden elimden sıyrılıp gitti. Anlatamamamın üzüntüsüyle koşuştururken, yıkılış başladı ve ben köşeme çöküp, ölümü izledim.

Dünya dalgalanıyor; çatlayıp parçalanan zeminlerden alevler fışkırıyordu. Üzerime serpilecek kaya, dağ veya alev yığınlarının korkusu içerisindeydim. Dizlerime kapanıp beklerken, “Allah’ım, bana acı verme!” diyordum.

Karanlıkta bedenimi kaybettim. Ardından, kömürleşmiş harabeler üzerinde gözlerimi açtım; bir yerlere doğru ilerliyordum. İçimden, “Neden dinlemedik, anlamadık.” diye üzülüyordum. Başımı çevirip, toprağı siyah, göğü karanlık gördüğüm anda uyandım.

Sabahleyin, TBMM Soruşturma Komisyonlarındaki görevime gittim. Bir elimde günün gazetesi, diğer elimde çayı yudumlarken, rüyamı anlamlandırmaya çalışıyordum. Gazetenin rasgele bir sayfasını açtım. Gözüm “Kıyametin tarihi belirlendi.” şeklindeki başlığa takıldı. Heyecanlandım, ürperdim. Haber şöyleydi: “Herkesin merak ettiği kıyamet günü, sonunda açıklandı: 14 Ağustos 2126. İngiliz-Avustralya Rasathanesinde görevli ünlü gökbilimci Duncan Stell, üç mil genişliğindeki Swift Tuttle adlı bir kuyruklu yıldızın saniyede 37 mil süratle üzerimize geldiğini ve hesaplanan tarihte, bir milyon nükleer bombadan daha etkili bir patlamayla yeryüzüne çarpacağını açıkladı.”(6)

Haberin rüyamın üzerine gelmesinden etkilendim ve kıyametin tarihiyle ilgili araştırmalar yaptım. Hz. Muhammed (asm)’in

“Ümmetimin ömrü bin seneyi geçecek; fakat bin beş yüz seneyi çok aşmayacaktır.”(7) 

dediğini okudum. Ebced hesabıyla yorumlanan bir hadisten de Hicri 1545 (Miladi 2120) tarihinin kıyamet yılı olabileceğinin bulgulandığını gördüm.(8) Bunlara benzer başka tarihleri de yan yana getirdiğimde, ilginç bir örtüşmenin yaklaşık aynı yıllara işaret ettiğini anladım.

Bu rüyadan dokuz yıl sonra, kıyamet hakkında bir kitap yazmak istedim; verileri toparladım.(9) Swift-Tuttle’la ilgili gelişmeleri konunun uzmanlarından Prof. Brian G. Marsden’e sordum. Prof. Marsden’in, 17 Nisan 2001 tarihli e-posta cevabı şöyleydi: “Eğer yörüngesi dünyanın yörüngesiyle kesişen Swift-Tuttle, gelecek geçişinde dünyaya çarpacak olsaydı, bu 14 Ağustos 2126’da olacaktı. Kuyruklu yıldız her geçişinde gecikme yapıyor. Çinlilerin M.Ö. 68 ve M.S. 188 yıllarındaki gözlemlerini de dikkate alarak yapılan hassas hesaplamalarda, o tarihte dünyaya çarpma ihtimalinin çok düşük olduğu anlaşıldı.” Prof. Marsden’e, 2120’de herhangi bir çarpışma ihtimali olup olmadığını da sordum. “O tarihte bir çarpışma olacaksa, bunun bizim henüz bilemediğimiz bir gökcismiyle olabileceğini” yazdı.

Bilemediğimiz göktaşlarının dünyaya yaklaşıyor olma ihtimalleri yüksekmiş demek. NASA bilim adamlarına göre, 2004 Haziran ayında keşfedilen 400 metre çapındaki 2004 MN4 adı verilen göktaşı 13 Nisan 2029’da üç yüzde bir ihtimalle dünyaya çarpabilirmiş.(10) Göktaşı yaklaştıkça çarpışma ihtimali artıyor; hesaplanan son ihtimal otuz sekizde bir(11)… Daha böyle ne haberler okuyacağız, hiç de ciddiye almadan…

Gerçekten de 2100 yılından sonrası tufan mı olacak? Artık önümüzdeki 50-70 yılın ardından, kıyamet saatine kadar çevresel dengesizlikler birbirini kovalayacak mı? Kıyamet dünyayı ne zaman yakalayacak? Her uyanık vicdan kendi cevabını bulur.

2004 yılında, 50 bin ışık yılı uzağımızda patlayan Nötron yıldızının saniyede yaydığı enerjiyi, Güneş’imiz ancak bir milyon yılda yayabiliyor. Bilimcilere göre, bu patlama 10 ışık yılı yakınımızda yaşansaydı, dünya hayatının çoğu sönecekti.(12) Bundan böyle, kıyamet haberleri de fırtınayı bildiren rüzgarlar gibi esip duracaktır. Sonunda asıl fırtına ansızın, umulmaz ve beklenmezken gelip çatacaktır.(13)

Alman Bild Gazetesinin manşetten verdiği bir haberde, bilim adamları kıyamet uyarısı yapıyorlardı. Bunlardan BBC’ye de konuşan Prof. Sir David King, “Eğer dünyanın bu kötü gidişi daha da hızlanmazsa, bize geriye sağ salim yaşayabileceğimiz 60 yıl kalıyor.” demiş.(14) Hatta Washington Worldwatch Enstitüsüne bakılırsa, torunlarımızdan sonrasına dünya yok.(15) Yani artık iş işten geçmiş demeye getiriyorlar.

Dünyanın yaşanmaz hale geleceği yıllar pek yakın diye korkmalı ve çabayı terk etmeli miyiz? Aksine, sonsuzluğa layık olmanın yolu, tamir etmeye, iyi izler bırakmaya çırpınmaktan geçer. Kıyamet bilgisi, çalışkanlığa ve iyiliklere yönelmemizi sağlamalıdır.

Evrenin Yıkılışı

Kıyamet nasıl kopacak? Sadece dünyayı ve güneş sistemini mi kapsayacak; yoksa tüm evreni mi kuşatacak? Dünyanın kıyameti ile güneş sisteminin ve evrenin kıyameti aynı zaman kesitinde mi gerçekleşecek?

“Onlar, kıyamet gününün ansızın gelip çatmasını mı bekliyorlar? Şüphesiz onun alâmetleri belirmiştir. Kendilerine gelip çatınca ibret almaları neye yarar!”(16)

Fakat, ne yazık ki, “insanların çoğu (kıyametin geleceğine) inanmazlar.”(17)

“Göklerin ve yerin gaybı Allah’ındır. O saate / dünyanın sonuna ilişkin emirse, bir göz açıp yummak gibi, hatta ondan da yakındır. Allah’ın kudreti her şeye yeter.”(18)

Yaratan evrene birden vücut verdiği gibi, kıyameti de birden başlatır. Yolunda gider gibi görünen her iş, aniden tersine döner.

Dünyamıza yönelen tehditler artıyor. Geçenlerde bir göktaşı dünyanın yakınından teğet geçmiş.(19) Bilimciler bir göktaşının çarpacağından emin olsalar, bunu bize açıklayabilirler miydi? Rusya Bilimler Akademisinden Mihail Smirnov “175 yıl içinde dünyamıza göktaşı düşmeyeceğini” açıklamış. Smirnov’a göre, “o zamana kadar zaten insanoğlu, göktaşlarını yok etme yolunu çoktan bulurlarmış.”(20)

Science dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre, 16 Mart 2880 tarihinde bir kilometre genişliğindeki bir göktaşının dünyaya çarpacağı “belirlenmiş.” Bilim adamları bu sürede göktaşının yörüngesini değiştirme teknolojisini geliştirebileceğimize inanıyormuş. Hatta Jet Propulson Laboratuvarından Jon D. Giorgini önümüzdeki uzun zamandan yararlanarak çaresine bakacağımızı düşündüğünden, endişelenmiyormuş.(21) Hep aynı kandırmaca ve aynı oyalanma…

Göktaşları, yer taşları işin bahanesidir. Evrenin yıkılışına yönelen İlâhî Kudret, evrensel meleklerden İsrafil’in (as) nefesi üzerinden evrene akar. İsrafil’in surundan yayılan enerji, evrenin enerji dengesini bozarsa sistem çökmeye başlar. Dengesizlik her zerreciğe ulaşır; evren galaksileriyle ve gök katlarıyla çökmeye başlar. O gün Sur üflenir; göklerde ve yerde kim varsa, Allah’ın dilediği kimselerden başka hepsi çarpılıp yıkılır.(22)

Evren gerilen bir kauçuk çarşaf gibi her yandan genişliyor; atomlardan galaksilere kadar tüm zerreler birbirinden uzaklaşıyor. Bilimciler bu durumun evrenin içerisinde gizli kara enerjiden kaynaklanabileceğini düşünüyorlar.(23) Evren, kendisinden onlarca kat büyüklükte gizli bir enerjinin elindeyse, o enerjinin geriye çekilmesinin sonuçlarını hayal edebilirsiniz.

İster gelmekte olan, isterse aniden yaratılan bir sebeple perdelenerek veya isterse de sebepsiz başlatılan yıkılış süreci dünyayı kuşatır. Bir göktaşı mı çarpar; evrenin enerji dengeleri mi bozulur; güneş sistemi ve galaktik sistemler mi çöker? Nasıl olacaksa, kıyamet başlar.

Allah, göklerin ve yerin gaybından elektronlara gönderdiği kuvveti geri çekiverse, o saniyede olacakları hayal edin. Evren saatinin tüm çarkları birbirinden kopar; madde makinesinin parçacıkları yay gibi yerlerinden fırlar. Tarifsiz bir başıboşluk ve beraberinde köpük gibi sönüp yok olma yaşanır.

Dünyanın ölümü ürkütücüdür: “Yer o sarsıntıyla sarsıldığında, yer ağırlıklarını çıkardığında…”(24) Yer şiddetle sarsıldığı, dağlar serpildikçe serpildiği, hepsi dağılıp toz duman haline geldiği, (zaman)…(25) O gün yer ve dağlar sarsılacak, dağlar erimiş bir kum yığınına dönecektir!(26)

Ölüm evrene yayılır. “Hani o yıldızlar silinip, o gök kubbe açıldığında,(27) gökyüzü çatlayıp, yıldızlar döküldüğünde…(28) Gök onun dehşetiyle çatlamıştır ve Onun vaadi yerine getirilmiştir.”(29) Ne zaman ki o göz kamaşır, Ay tutulur, Güneş ve Ay bir araya getirilir… O gün insan, “Kaçacak yer neresi!” diyecektir.(30)




Güneş’le aramıza bir perde girseydi karanlığa düşerdik. Yaratan, nurunun, kudretinin yansımasını bir an durdursa, o an evren yoktur. Boşuna kıyamet senaryoları üretiyoruz.

Yokluğa Dönüş

Kıyamet gününe ulaşıldığında, dünyada sadece cisimsel zevklerine saplanmış, ilgisiz ve duyarsız insanlar yaşıyor olacak. Tüm işaretleri gördükleri halde, hâlâ bir biçimde kurtulacaklarını hesaplayacaklar, oyalanacaklar, isyanlarını sürdürecekler.

Öyle bir deprem gürültüsüyle sarsılacaklar ki, birçok kalp göğüs kafesinde patlayıverecek. Pek çoğunun beyin damarları oracıkta çatlayacak. Ufkunuzdan Ay’a uzanan alevlerin üzerinize estiğini düşünün. Denizler göklerden boşalırcasına üzerinize akıyor. Dağlar temellerinden parçalanıyor, zeminler çöküyor, toprağın içinin dışına çıkışını izliyorsunuz. Yer ölüm, gök ölüm haykırıyor.

Kıyamet anında melekler, cinler, şeytanlar, ruhlar güçsüz ve çaresizdir, şaşkındır, ürperti halindedir. Evren doğdu doğalı, böyle inanılmaz bir dehşetle karşılaşmamıştı.

“Ey insanlar! Rabbinizden korkun! Çünkü kıyamet vaktinin depremi müthiş bir şeydir!”(31)

Her canlı, ölünceye kadar kıyametin dehşetine tanıklık eder. İnsanlar öldükten sonra da olayları ruh gözleriyle görmeye devam ederler. Yıkılış berzahtaki ruhların huzurlarında yaşanır. Berzah evreni de parçalanır. Cehennemi umanların dehşeti, cenneti bekleyenlerin müjdeleşmelerine karışır.

Hani gece vakti idamlık mahkumları alıp darağacına veya kurşuna dizilecekleri meydana götürürler ya… Bir de seçilmeyi başarmış liderlere büyük törenlerde taç giydirirler… O gün, herkes yakında yaşayacaklarını hissetmektedir. Her şey herkesin huzurunda açığa çıkacak; yakında tarihin en büyük hesaplaşması yaşanacaktır.

“O gün biz göğü kitapların sayfalarını dürüp büker gibi düreceğiz.”(32)

emri gerçekleşir. Evrenin maddesi çöker, sistemler dağılır. Galaksilerin çöküşünü gök katlarının kapanışı izler. Ruhlar ve melekler de birer birer söner ve

“O (Allah’ın) zatından başka her şey yok olucudur (olacaktır.)”(33)

ayetinin nihaî hükmü gerçekleşir.

Kıyamet kopmuştur. Zaman biter ve Allah’tan başkasının vücudu yok olur. Artık her şey sadece Allah’ın bilgisindedir. Muhteşem bir romanın son sayfası da yaşanmış ve tarihe gönderilmiştir. Madde ve vücut adına her şey köpük gibi sönmüş; evren mum gibi eriyip tükenmiştir.

Kaynaklar:

(1) Kur’an, Tâhâ 15.
(2) Kur’an, Araf 187.
(3) Kur’an, Lokman 34.
(4) Kur’an, Necm 57.
(5) Kur’an, Necm 60.
(6) bk. Hürriyet, 27.10.2002… Ayrıca, bu konuyu ilk kez “Kıyamet ne zaman kopacak?” başlığıyla 18.11.2002 tarihli Yeni Asya gazetesinde yayınlanan yazımda dile getirdim.
(7) Celaleddin Suyuti’nin “el-Keşfu fi Mücazeveti Hazin el-Ümmeti el-Elfe Ellezi Dellet Aleyh el-Asar” isimli kitabından naklen el-Berzenci, Kıyamet Alametleri (İstanbul: Pamuk Yay., 2002) s. 299.
(8) Şu an Hicri 1426 (Miladi 2005) yılındayız. Konu hakkında bk. Bediüzzaman, Kastamonu Lahikası, s. 23.
(9) Kıyametle ilgili her türlü veriyi tamamladıktan sonra, artık kitabımı yazabilirim dediğim sırada, bilgisayarımı yeniledim. Çekilen formattan çok sonra öğrendim ki, kıyamet bilgilerini de beraberinde sildirmişim.
(10) Milliyet, “Kıyamet 13 Nisan 2029’da mı?” (25.12.2004).
(11) Vatan, “Meteor Alarmı”, (10.4.2005).
(12) Hürriyet, “Samanyolu’nda dev patlama” (20.02.2005).
(13) “O (kıyamet) size ancak ansızın gelecektir.” (Kur’an, A’raf 187).
(14) Hürriyet, “Dünyanın 60 yıl ömrü kaldı” (07.11.2004).
(15) NTVMSNBC, “Bir ya da iki nesillik vaktimiz kaldı” (10.01.2003).
(16) Kur’an, Muhammed 18.
(17) Kur’an, Mümin 59.
(18) Kur’an, Nahl 77.
(19) Hürriyet, “Göktaşı teğet geçti” (19.03.2004).
(20) Hürriyet, “175 yıl göktaşı düşmeyecek” (05.02.2001).
(21) Akşam, “Kıyamet 878 yıl sonra” (05.04.2002).
(22) Kur’an, Zümer 68. Hz. Muhammed (asm) “Sur sahibi” şeklinde tanımladığı büyük melek İsrafil’in (as) sağında Hz. Cebrail’in (as), solunda Hz. Mikail’in (as) konumlandığını belirtir. (Ebu Davud, Hurufve’l-Kıraat 1, 3999) Bu üçüyle birlikte Hz. Azrail (as), evrenin boyutlarına ya­yılmış, dört çok büyük enerji alanını, bilinç ve emir düzeyini temsil ederler. Anladığımıza gö­re İsrafil (as) Allah’ın evreni temel yok ediş ve diriltişlerinde rol alan enerji alanını temsil et­mektedir.
(23) Evrenin bilinen baryonik maddesi (galaksiler) vücut toplamının % 4’üdür. % 75’in kara e­nerji ve kalanın da karanlık madde olduğu sanılıyor. bk. http://universe.gsfc. nasa. gov/science/darkenergy.html
(24) Kur’an, Zilzal 1-2.
(25) Kur’an, Vakıa 4-6.
(26) Kur’an, Müzzemmil 14.
(27) Kur’an, Mürselat 8-11.
(28) Kur’an, İnfitar 1-3.
(29) Kur’an, Müzzemmil 18.
(30) Kur’an, Kıyamet 7-10.
(31) Kur’an, Hacc 1.
(32) Kur’an, Enbiya 104.
(33) Kur’an, Kasas 88.

(Bu yazı, Yazarın Nesil Yayınlarından çıkan "Sonsuzluk Yolculuğu" isimli kitabından alınmıştır.)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Sual: (Bu ümmetin ömrü 1500 yılı geçmez) diye bir hadis olduğu söyleniyor. Bunun için, (10 sene sonra Mehdi, 20 sene sonra İsa ortaya çıkacak. Kıyamet de, hicri 1545 ve miladi 2120’de kopacak) deniyor. Bu doğru olabilir mi?
CEVAP
Böyle bir hadis-i şerife rastlamadık.Böyle bir hadis-i şerif olsa bile, bundan kıyametin ne zaman kopacağı anlaşılmaz. Buna benzer başka hadis-i şerifler de vardır. Birkaç örnek verelim:
1- Abdullah bin Mesud’un haber verdiği hadis-i şerifte, (İslam değirmeni 35 yıl döner. Sonra helak olanlar bulunur. Daha sonra gelenler, İslamiyet’i 70 yıl kuvvetlendirirler) buyuruldu. Şah Veliyyullah-ı Dehlevi hazretleri buyuruyor ki:
Bu hadis-i şerifte bildirilen vaktin başlangıcı, ilk cihadın başladığı, hicretin ikinci yılıdır. 35. yılda, hazret-i Osman şehit edilerek, Müslümanlar arasında ayrılık oldu. Cihad ve İslamiyet’in yayılması durdu. Allahü teâlâ, hilafete tekrar düzen verip, cihad yeniden başladı. Emevi devletinin sonuna kadar devam etti. Abbasi devleti kurulurken, ortalık yine karıştı. Çok Müslüman öldü. Sonra Allahü teâlâ, hilafete düzen verip, Hülagü’nün Bağdat’ı yakıp yıkmasına kadar sürdü. (Kurret-ül ayneyn)

Buradaki tarihleri toplayıp da, İslamiyet 70+35=105 yıl sonra ortadan kalkar denmez. Bunlar, Müslümanların kuvvetli olduğu zamanı bildirmektedir.

2- Sa’d ibni Ebi Vakkas’ın bildirdiği hadis-i şerifte, (Dua ediyorum ki, ümmetimin kuvvetini, yarım günün sonuna kadar sürdürsün) buyuruldu. Yarım gün ne kadar denilince, Sa’d, (500 yıldır) dedi. Yine Şah Veliyyullah-ı Dehlevi, (Bu hadis-i şerif, Abbasi devletinin ömrünü [524 yılı] göstermektedir) buyurmuştur. (Kurret-ül ayneyn)

Bu hadis-i şerife bakıp da, Peygamberimizden 500 sene sonra kıyamet kopar diyen olmamıştır.

3- Bir hadis-i şerifte, (Ümmetim istikamet üzere giderse bir gün [bin yıl] yaşar. İstikamet üzere gitmezse, yarım gün [500 yıl] yaşar) buyuruldu. Buna bakıp da, hicri 1000 veya 500’de kıyamet kopar diyen olmamıştır.

4-(Dünyanın ziyneti, yüz elli yılında kaldırılır.) [Hayrat-ül-hisan]

Büyük fıkıh âlimi Şems-ül-eimme Abdülgaffar Kerderi, (Bu hadis-i şerif, İmam-ı a’zam Ebu Hanife’yi bildiriyor, çünkü o 150’de vefat etmiştir) dedi. (Redd-ül-muhtar)

Hicri 150’den sonra, İslamiyet ortadan kalkar denmez.

5-(Ümmetim beş tabakadır. Her bir tabaka 40 yıldır. Benim ve Eshabımın dönemi, ilim ve iman ehli dönemidir. 80’e kadar gelenler, iyilik ve takva ehlidir. 120’ye kadar gelenler, merhamet ve sıla ehlidir. Bunlardan sonra, 160’a kadar gelenler, sıla-ı rahimden kesilir ve birbirlerine yüz çevirir. Bunlardan sonra, 200’e kadar gelenlerde ise, harpler ve karışıklıklar olur.) [Ramuz]

Burada açıkça, (Ümmetim beş tabakadır. Her tabaka 40 yıldır) deniyor. Buna bakıp da, Peygamberimizden 200 yıl sonra kıyamet kopacak diyen olmamıştır.

Görüldüğü gibi, ümmetim şu kadar yaşar veya ümmetimin ömrü şu kadardır diye bildirilen hadis-i şeriflerin, kıyametin kopmasıyla hiçbir ilgisi yoktur.

Cebrail aleyhisselam, meşhur Cibril hadisinde bildirildiği gibi, (Kıyamet ne zaman kopacak?) diye sorduğunda Peygamber efendimiz, (Bu konuda sorulan, sorandan daha bilgili değildir) buyurmuştur. (Buhari, Müslim)

Dört âyet-i kerime meali de şöyledir:
([Resulüm] Sana, kıyametin ne zaman gelip çatacağını soruyorlar. Onlara de ki: Onu ancak Rabbim bilir, onun vaktini, Ondan başka belirtecek yoktur. Göklerin ve yerin, ağırlığını kaldıramayacağı o saat, sizlere ansızın gelecektir. Sen sanki biliyormuşsun gibi sana ısrarla soruyorlar. Onlara de ki: Onu bilmek ancak Allah’a mahsustur, ama insanların çoğu bu gerçeği bilmez.) [Araf 187]

(İnsanlar senden kıyametin zamanını soruyorlar. Onlara de ki: Onun bilgisi ancak Allah katındadır. Ne bilirsin, belki de zamanı yakındır.) [Ahzab 63]

(Kıyametin ne zaman kopacağı bilgisi yalnız Allah’a aittir. Onun bilgisi dışında hiçbir ürün kabuğundan çıkmaz, hiçbir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz. Onlara: “Bana koştuğunuz ortaklar nerede?” diye seslendiği gün: “Sana, buna dair bizden hiçbir şahit olmadığını arz ederiz” derler.) [Fussilet 47]

(Senden kıyametin ne zaman gelip çatacağını sorarlar. [Allah bildirmedikçe] sen onu nereden bilirsin ki? Onu ancak Allah bilir.) [Naziat 42-44]

Şu üç hadis-i şerif bile, hazret-i Mehdi’nin gelmesine, kıyametin kopmasına, daha çok zaman olduğunu açıkça bildirmektedir:
(Küfür, her tarafı kaplamadıkça ve açıktan yapılmadıkça Mehdi gelmez.) [M. Rabbani]

(Kıyamet kopmadan yüz yıl öncesinde yeryüzünde Allah’a ibadet eden kalmaz.) [Hâkim]

(Yeryüzünde Allah diyen Müslüman kaldığı sürece kıyamet kopmaz.) [Müslim, Tirmizi]

Allah diyen Müslüman olduğuna göre, bugün veya yarın nasıl kıyamet kopar?

Peygamber efendimizin ve Cebrail aleyhisselamın kıyametin ne zaman kopacağı bilinemez dediği bir hususta kesin tarih vermek de, ne büyük cüret, ne çirkin bir iştir.

Kıyametin kopması
Sual:
Maya Takvimi’ne göre Kıyamet kopacak dendi. Paniğe kapılanlar oldu. Acaba Kıyametin kopmasını deprem gibi bir şey mi sanıyorlar da bazı yerlere gidenler oldu? 120 yıl sonra kopacak diyenler de var. Kıyamet kopmasının alametleri yok mu?
CEVAP
Kıyametin kopmasına daha çok vardır. Kıyamet alametleri çıkmadan Kıyamet kopmaz. Din kitaplarında şöyle bildiriliyor:
Kıyametin ne zaman kopacağı açıkça bildirilmedi, kimse de anlayamaz. Fakat Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem”, birçok alametlerini ve başlangıçlarını haber verdi: Hazret-i Mehdi gelecek, İsa aleyhisselam gökten Şam’a inecek, Deccal çıkacak. Yecüc ve Mecüc her yeri karıştıracak. Güneş batıdan doğacak. Büyük zelzeleler olacak. Din bilgileri unutulacak. Fısk, kötülük çoğalacak. Haramlar her yerde işlenecek, Yemen’den bir ateş çıkacak. Gökler ve dağlar parçalanacak. Güneş ve Ay kararacak. Denizler birbirine karışacak ve kaynayıp kuruyacaktır. (H.L.O. İman)

Allahü teâlâ, Sur üfürüldükten sonra, Kıyametin kopmasını murat buyurduğu zaman, dağlar uçar, bulutlar gibi yürümeye başlar. Denizler birbirinin üzerine taşar. Güneşin nuru gider, kararır. Dağlar toz hâline gelir. Âlemler [ve gezegenler] birbirine girer. Yıldızlar, dizili incinin kopup dağıldığı gibi dağılır. Gökler gül yağı gibi erir ve değirmen döner gibi deveran eder ki, şiddetli bir şekilde hareket eder. Allahü teâlâ, göklerin parça parça olmasını emreder. Yerde ve gökte diri olarak kimse kalmaz, her canlı ölmüş olur. (Kıyamet ve Âhiret)

İmam-ı Rabbanî hazretleri buyuruyor ki:
Kıyamet kopacağı zaman, yıldızların yerlerinden ayrılıp dağılacağı, göklerin parçalanacağı, yeryüzünün ve dağların param parça olacakları Kur’an-ı kerimde açıkça bildirilmektedir. Birkaç âyet-i kerime meali şöyledir:
(Sura bir kere üfürülünce, yeryüzü ve dağlar, yerlerinden kaldırılıp silkilecektir. O gün Kıyamet kopacak, gök yarılacak ve dağılacaktır.) [Hakka 13-16]

(Güneşin karardığı, yıldızların yerlerinden ayrılıp döküldükleri, dağların dağılıp saçıldıkları, denizlerin kaynadığı zamana...) [Tekvir ilk âyetler]

(Göğün yarıldığı ve yıldızların dağılıp yok oldukları zaman...) [İnfitar 1-2]

(Her şey yok olacak, yalnız O kalacaktır!) [Kasas 88]

Kur’an-ı kerimde, bunlar gibi, daha nice âyetler vardır. Bunların yok olacaklarına inanmamak felsefecilerin yaldızlı yalanlarına aldanmak olur. Mahlûkların yok olacaklarına inanmak, yoktan var edildiklerine inanmak gibi, imanın şartıdır. İnanmak elbet lazımdır. (3/57)

Güneş batıdan doğunca
Sual: Güneş batıdan doğduktan sonra, Kıyamet hemen kopacak mı, yoksa insanlar daha yaşayacak mı? Kimi, Kıyametin kopacağına çok az bir zaman kaldığını söylüyor. Güneş, batıdan doğar doğmaz mı Kıyamet kopacak?
CEVAP
Eshab-ı kiramın büyüklerinden Abdullah bin Ömer “radıyallahü anhüma” hazretleri, (Güneş, batıdan doğduktan sonra, Kıyamet kopana kadar, insanlar 120 yıl daha kalacak, öyle ki fidan bile dikeceklerdir) buyurdu. (Kurtubî)

Hadis-i şerifte, (Güneş batıdan doğmadıkça Kıyamet kopmaz. O zaman iman edenin imanı fayda vermez) buyuruluyor. (Buhârî, Müslim)

Henüz Güneş batıdan doğmadan, (Mehdi geldi, Kıyamet yakında kopacak) diyenlere itibar etmek ne kadar büyük yanlıştır.

Sual: Kıyametin ne zaman kopacağı hakkında, din kitaplarında kesin bir bilgi var mıdır?
Cevap: Kıyametin ne zaman kopacağı bildirilmedi, zamanını kimse anlayamadı. Fakat, Peygamber efendimiz, birçok alametlerini ve başlangıçlarını haber verdi ki bazıları şunlardır: Hazret-i Mehdi gelecek, İsa aleyhisselam gökten Şam’a inecek, Deccal çıkacak. Yecüc, Mecüc denilen kimseler her yeri karıştıracak. Güneş batıdan doğacak. Büyük zelzeleler, depremler olacak. Din bilgileri unutulacak. Fısk, kötülük çoğalacak. Dinsiz, ahlaksız kimseler emir olacak, Allahü teâlânın emirleri yaptırılmayacak. Haramlar her yerde işlenecek. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Kıyamete yakın ilim azalır, cehalet artar.)

(İlmin azalması, âlimlerin azalması ile olur. Cahil din adamları, kendi görüşleri ile fetva vererek fitne çıkarırlar. İnsanları doğru yoldan saptırırlar.)

Kıyamet ne zaman kopar?
Sual: Kıyamet kopacağı zaman yeryüzünde imanlı kimse kalmayacak deniyor, doğru mudur bu?
Cevap:
İmâm-ı Rabbânî hazretleri Mektûbât kitabında buyuruyor ki:
“İslam dini, garip olmaya, zayıflamaya başladı. Müslümanlar, kimsesiz kaldı. Bundan sonra da, daha garip olur gider. O dereceye gelir ki, yeryüzünde Allah diyen kimse kalmaz. Hadîs-i şerifte; (İslamiyet garip, kimsesiz olarak başladı. Son zamanlarda, başladığı gibi, garip olarak geri döner. Garip olan Müslümanlara müjdeler olsun!) buyuruldu. Kıyamet, dünyadaki iyi insanlar kalmayıp, her yeri kötülük kapladığı zaman kopar, buyuruldu.”

Peygamber Efendimiz buyurdu ki:
(Bir zaman gelecek ki, ümmetimde Müslümanlığın yalnız adı kalacak. Mümin olanlar, yalnız birkaç İslâm âdetini yapacak. İmanları kalmayacak. Kur’ân-ı kerim yalnız, okunacak. Emirlerinden, yasaklarından haberleri bile olmayacak. Düşünceleri yalnız yiyip içmek olacak. Allahü teâlâyı unutacaklar. Yalnız paraya tapınacaklar. Kadınlara köle olacaklar. Az kazanmak ile kanaat etmeyecekler. Çok kazanınca doymayacaklar.)

Abdülvehhâb-ı Şa'rânî rahmetullahi aleyh, Tezkire-i Kurtubî muhtasarında diyor ki:
“İbni Mâcenin bildirdiği hadîs-i şerifte; (Bir zaman gelecek. Elbisenin rengi, ziyneti solduğu gibi, yeryüzünde İslâmiyet de solup kalkacak. Öyle olacak ki, namaz, oruç, hac, sadaka unutulacak. Kur’ân-ı kerimden yeryüzünde bir âyet kalmayacak) buyuruldu. İmâm-ı Kurtubî buyuruyor ki:
“İslâmın unutulması, İsa aleyhisselâm gökten inip, öldükten sonra olacaktır. Daha önce, Müslümanlar garip olacak. Kur’ân-ı kerime uyulmayacak ise de, büsbütün unutulmayacaktır.”

Ma'rifetnâmede deniyor ki:
“Kıyamet alametleri çoktur. Camiler çok, cemaat az olacak. Binalar yüksek, elbiseler ince, kadınlar emir olacak. Erkekler kadınlaşacak.”

kaynağı değiştir]

İslami kaynaklarda ilk insanlar olarak Adem ve Havva'nın cennette yaratılışı ve dünyaya gönderilişi anlatılır. Ancak insanlığın ömrü ve dünyanın ömrü hakkında bir ayrım yapılmaz.

Ayrıca bakınız[değiştir kaynağı değiştir]

Enes bin Malik'den, O dedi ki Resulullah buyurdu: Dünyanın ömrü, ahiret günlerinde yedi gündür. Allah-u Teâlâ buyurdu ki: Rabbin katında bir gün sizin saydıklarınızdan bin yıl gibidir. Kim bir din kardeşinin Allah yolunda bir ihtiyacını görürse, Allah Teala onun için gündüzlerini oruçla, gecelerini de ibadetle geçirmişcesine şu dünyanın yedi bin yıllık ömrü müddetince sevap yazar.[1]

Dakkak b. Zeyd-ü Cüheni'den rivayet ettiler. Ben gördüğüm bir rüyayı Resulüllah'a anlattım. Bu rüyada Peygamber yedi basamaklı bir minberin en üst basamağında idi: O buyurdu ki, Yedi basamaklı gördüğün minber şu dünyanın ömrü olan yedi bin senedir. Ben de O 'nun son bininde olacağım.[2]

Ahmed bin Hanbel İlel'inde nakletti. Dünyadan beş bin altı yüz yıl geçmiştir.[3]

Bu ümmetin ömrü bin (1000) seneyi geçecek fakat bin beş yüz (1500) seneyi aşmayacaktır.[4]

"Benim ümmetimin ömrü 1500 seneyi pek geçmeyecek." [5][6][7]

Dipnot[değiştir

Kıyametin kopmayacağı iki yerden biri Türkiye'de iddiası

Kıyametin kopmayacağı iki yerden biri Türkiye'de iddiası

Kıyametin kopmayacağı iki yerden biri Türkiye'de iddiası

Guetemala'da bu yılki kazılarda hem daha eski hem de 21 Aralık 2012 tarihinin daha ilerisini gösteren bir Maya takvimi bulunsa da belli çevrelerin, “Efsanevi Marduk gezegeninin 21 Aralık'ta dünyaya çarparak kıyametin kopacağı” yönündeki inanışı sürüyor. Dünyada kendilerini “Mavi Enerji Grubu” olarak nitelendiren bir grup, 21 Aralık 2012'de sonlanan Maya takvimine dayanan inanışları çerçevesinde, kıyametten yeryüzünde sadece Şirince ile Fransa'nın güneyindeki Bugarach köyünün etkilenmeyeceğini düşünüyor.

Bu düşünce, bozulmamış mimari yapısıyla önemli bir turizm merkezi konumunda olmasına karşın, her yıl 15 Aralık'tan yıl sonuna kadar süren Noel döneminde yabancı turistten mahrum kalan Şirince köyünü cazibe merkezi haline getirdi. Dünyadaki hayatın 21 Aralık'ta son bulacağına ve bu kıyametten sadece Şirince ile Bugarach köylerindeki insanların Hz. İsa tarafından kurtarılacağına inanan “Mavi Enerji Grubu”na mensup kişiler, Şirince köyündeki konaklama tesislerini yaptırdıkları rezervasyonlarla aralık ayı için şimdiden doldurdu.

DÜNYANIN HER YERİNDEN TURİST AKINI VAR

Şirince'deki Mistik Konakları sahibi turizmci Engin Vatan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, söz konusu inanç nedeniyle yabancı turist açısından her sene boş geçen 15-31 Aralık döneminde farklılık yaşandığını ifade ederek, “2012 yıl sonu için yoğunluk daha sene başından başladı. Aralık ayının 15'inden yıl sonuna kadar olan dönemde normalde Noel nedeniyle hiç yabancı müşterimiz olmazdı, ama bu yıl tam tersi oldu. Dünyanın her yerinden daha çok yabancıların akın ettiği bir dönem oldu” diye konuştu.

REZERVASYON PATLAMASI VAR

Köydeki konaklama tesislerinden Şirince Erdem Konakları'nın işletme müdürü Mustafa Yıldırdı da 21 Aralık dönemine yönelik yoğunluğun söz konusu olduğunu belirterek, “Bu yıl Maya takvimindeki hadiseden dolayı bir rezervasyon patlaması var. Odalarımızın çoğu satılmış durumda” dedi. Şirince Kırkınca Konakları'nın sahibi turizmci İlkan Gülgün de ilk defa yıl sonu yoğunluğu yaşadıklarını dile getirdi. “Dünyada, Şirince'nin enerjisinin çok yüksek olduğuna, burada 'mavi akım' dedikleri bir enerjinin var olduğuna inanan insanlar var” diyen Gülgün, “Şirince'ye bir gemi gelecekmiş, insanları alıp bir yere götürecekmiş. Böyle bir inanış var, yoğunluğu buna bağlıyoruz” ifadelerini kullandı.

KÖYDE TİCARİ HAREKETLİLİK OLUŞACAK

Her biri turizmden gelir elde eden Şirinceli köylüler de aralık ayı sonu için bu yıl ilk kez yaşanan hareketlilikten mutluluk duyuyor. Şirince sakinlerinden İbrahim Kataç, “Keşke bu söylentiler hep olsa. Bu söylentilerle buraya daha çok insan, daha çok müşteri gelmiş olacak. Böylelikle köyde ticari hareketlilik oluşacak” dedi.

Google News ile Takip Et

'Kıyamet'in uğramadığı köy

Her yıl Noel döneminde tek bir yabancı turistin bile görülmediği İzmir'in Şirince köyü, bu yıl Maya takvimine göre 21 Aralık'ta kıyamet kopacağına inananların akınına uğradı.

İzmir'in Selçuk ilçesine bağlı Şirince köyü, Maya takvimine göre 21 Aralık 2012'de kıyametin kopacağına dayanan bir inanış sayesinde yabancı turist açısından her yıl boş geçen Noel tatili döneminde bu yıl yüzde 100 doluluk yaşayacak.

Guetemala'da bu yılki kazılarda hem daha eski hem de 21 Aralık 2012 tarihinin daha ilerisini gösteren bir Maya takvimi bulunsa da belli çevreler, Marduk gezegeninin 21 Aralık’ta dünyaya çarparak kıyamet kopacağına inanıyor.

Dünyada kendilerini 'Mavi Enerji Grubu' olarak nitelendiren bir grup, 21 Aralık 2012'deki kıyametten, yeryüzünde sadece Şirince ile Fransa'nın güneyindeki Bugarach köyünün etkilenmeyeceğini düşünüyor.

Bu düşünce, Noel döneminde yabancı turistten mahrum kalan Şirince köyünü cazibe merkezi haline getirdi.

Kıyametten sadece Şirince ile Bugarach köylerindeki insanların Hz. İsa tarafından kurtarılacağına inanan 'Mavi Enerji Grubu'na mensup kişiler, Şirince köyündeki konaklama tesislerini yaptırdıkları rezervasyonlarla Aralık ayı için şimdiden doldurdu.

HAREKETLİLİKTEN KÖYLÜLER DE MUTLU
Şirinceli köylüler de Aralık ayı sonu için bu yıl ilk kez yaşanan hareketlilikten mutluluk duyuyor.

Şirince sakinlerinden İbrahim Kataç, ''Keşke bu söylentiler hep olsa. Bu söylentilerle buraya daha çok insan, daha çok müşteri gelmiş olacak. Böylelikle köyde ticari hareketlilik oluşacak'' dedi.

YAŞAM HABERLERİ

İslam'da kıyamet

Kıyâmet günü için Kur'an'da Saat (6:31, 42:17), Hesap Günü (15:35, 26:82, 38:16, 40:27), Hüküm (Ceza) Günü (74:46), Karar (Ayrım) Günü (44:40) Toplanma Günü (42:7) ve Sur'a üflendiği gün (6:73, 20:101, 23:101, 74:9-10) ifadeleri de geçmektedir. Kıyamet inancı İslam inancının (Akide) bir parçası ve inancın temel prensiplerinden biridir. Kıyamet Günündeki imtihanlar ve kargaşalar Kur'an ve hadislerde tasvir edilmiş müfessirlerin yorumlarında ve Gazali, İbn-i Kesir, İbn Mâce, Buhari gibi din bilginlerinin kitaplarında ele alınmıştır. Kur'an'a göre her insan yaptıklarından ötürü kıyamet günü yargılanacaktır. (Kur'an 74:38)

Kur'an'da kıyamet[değiştir

Kıyametin kopmayacağı tek yer: Şirince

Değerli Haberturk.com okurları.

Haberturk.com ekibi olarak Türkiye’de ve dünyada yaşanan ve haber değeri taşıyan her türlü gelişmeyi sizlere en hızlı, en objektif ve en doyurucu şekilde ulaştırmak için çalışıyoruz. Yoğun gündem içerisinde sunduğumuz haberlerimizle ve olaylarla ilgili eleştiri, görüş, yorumlarınız bizler için çok önemli. Fakat karşılıklı saygı ve yasalara uygunluk çerçevesinde oluşturduğumuz yorum platformlarında daha sağlıklı bir tartışma ortamını temin etmek amacıyla ortaya koyduğumuz bazı yorum ve moderasyon kurallarımıza dikkatinizi çekmek istiyoruz.

Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (yorum yapan diğer okurlarımıza yönelik yorumlar da dahil olmak üzere) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık unsurları taşıması durumunda yorum editörlerimiz yorumları onaylamayacaktır ve yorumlar silinecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisinde aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemi içeren yorumlar da yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur. Bu nedenle bu tarz okur yorumları da doğal olarak Haberturk.com yorum sayfalarında yer almayacaktır.

Ayrıca Haberturk.com yorum sayfalarında Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu ispat edilemeyecek iddia, itham ve karalama içeren, halkın tamamını veya bir bölümünü kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.

Yorumlarda markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve herhangi bir şekilde ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmayacak ve silinecektir. Aynı şekilde bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Başka hiçbir siteden alınan linkler Haberturk.com yorum sayfalarında paylaşılamaz.

Haberturk.com yorum sayfalarında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan okura aittir ve Haberturk.com bunlardan sorumlu tutulamaz.

Haberturk.com yorum sayfalarında yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yayınlanan Kullanım Koşulları'nı ve Gizlilik Sözleşmesi'ni peşinen okumuş ve kabul etmiş sayılır.

Bizlerle ve diğer okurlarımızla yorum kurallarına uygun yorumlarınızı, görüşlerinizi yasalar, saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun şekilde paylaştığınız için teşekkür ederiz.

BU EKRANI KAPATMAK İÇİN TIKLAYIN!

nest...

gelişim planı örnekleri 2022 doğum borçlanmasi ne kadar uzaktaki birini kendine aşık etme duası 2021 hac son dakika allahümme salli allahümme barik duası caycuma hava durumu elle kuyu açma burgusu dinimizde sünnet düğünü nasil olmali başak ikizler aşk uyumu yht öğrenci bilet fiyatları antalya inşaat mühendisliği puanları malta adası haritada nerede

© 2024 Toko Cleax. Seluruh hak cipta.