Mehmet ulusal göbek düşmesi

Mehmet Ulusal Göbek Düşmesi

mehmet ulusal göbek düşmesi

G&#;bek d&#;şmesi nedir?

Haberin Devamı

Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. H. Mehmet Ulusal, göbek düşmesinin teşhisi ve tedavisi hakkında bilgiler verdi. 

Bu hastalık tek bir hastalık olmayıp, birçok hastalığın belirtilerinin halk tarafından göbek düşmesi olarak adlandırıldığı bir durumdur.

TEŞHİS 

Göbek düşmesi nedir

Karın ağrısı, bulantı, kusma şikâyeti olan hastalar, hastanelere başvurmaktadırlar. Bu hastaların bazılarında, yapılan tetkiklerde herhangi bir hastalığa rastlanmamaktadır. 

Göbek düşmesine en sık eşlik eden hastalık, mini göbek fıtığıdır. Diğer eşlik eden hastalıklar ise; karın migreni, karın epilepsisi ve depresyondur. Hastaların bazılarında göbek düşmesi belirtilerine İrritabıl Barsak Sendromu eşlik edebilir.

Haberin Devamı

Bu hastaların psikolojik durumları oldukça fazla değişkenlik göstermektedir. Strese vücutlarının verdiği cevap, normal kişilerden farklılıklar göstermektedir.

GÖBEK DÜŞMESİ TEDAVİSİ

Göbek düşmesi nedir

göbek düşmesi tek bir hastalık değildir. Bu nedenle rahatsızlığın semptomlarını oluşturan her bir hastalık ayrı ayrı tedavi edilmelidir. Öncelikle mini göbek fıtığı varsa düzeltilmelidir. Karın migreni, karın epilepsisi ve depresyon eşlik ediyorsa bu durumlara yönelik tıbbi tedavi uygulanmalıdır.  

webgrid.co.uk Katkılarıyla hazırlanmıştır.

Op. Dr. Hacı Mehmet Ulusal

Konum: Özel Gastrocer Tıp Merkezi • Diğer

Öncelikle hastalığim popomda kaşıntıyla başladı daha sonra çok yogun ağrılarım oldu adım atamazhala gelmiştim,birgün halsizlik,ateş,üşüme derken gece popomdaki abse patladı ve rahatlamaya başladım,akımtım oluşmaya başladı,genel cerrah doktorunu gittim anal fikstür teşhisini koydu,bir çok yere araştırdım bu işin erbabı mehmet ulusal hocam imiş,randevu aldık denizliden antalyaya gittik muane etti ve hemen sonrasında 3 aylık seton tedavisi uyguladı,bu 3 aylık süre içerisinde hocamız her telefon açtığımızda bize yardımcı oldu,hocamız gercekten çok mütavasi ve insan yanında kendini çok rahat hissediyor,3 ay sonra setonum düştü ve eski sağlığımı yeniden kavuştum,mehmet ulusal hocamızı ve ekibini çok teşekkür ediyorum,allah sizin gibi hekimlerimizi başımızdan eksik etmesim,denizliden selamlar

\n

\n

İstanbul ne yana düşer abi?

\n

Pazar sabahı, saat altı suları. Cumartesinin pisliği İstiklal Caddesinde, Avrupa'nın çöpünü, kirini taşıyan Tuna Nehri gibi akıyor. Köpeğim Dagu'yla yürüyüşteyiz. Hafta sonu bir saat daha uyusam iyiydi. Ama gördüğüm rüya içimi darladı, uyandım, sonra uyku tutmadı. Caddenin ortalarındayız, eski Beyoğlu Postahane'sinin az ilerisi.

\n

Genç adama bakıyorum. Genç ama, değil de. Hani kesilen ağaçların gövdesindeki halkalardan yaşı tayin edilirmiş ya, ben de onun halkalarına bakıyorum. Durgun denize atılan taşın çıkardığı halkalar gibi, ardı ardına çoğalıyor. Birkaç yüzyıl yaşamış sanki. Kavruk, esmerce, gözleri bu dünyadan öteye bir yerlere bakıyor gibi. Kenarda yerde, buzdolabı kolisinin katlanmış bej renkli kartonu duruyor. Üstünde uyumuş herhalde.

\n

Rüyanın etkisindeyim daha. Bozkırda, küçük bir Anadolu şehrinin nahiyesinde çiftçiymişim. Rüyada bile yadırgıyorum kendimi, şehirden hiç çıkmadım ki hayatım boyunca. Tarla sürüyorum. İki öküz koşulu sabana. Saban kaldı mı acaba? Pastoral bir manzara. Kelime bile yabancı düşüyor coğrafyaya. Köpeğim iyi değil hasta. Şerefsizin biri fare zehiri atmış sokağa, iki köpek ölmüş, benimki iyi değil yatıyor. Süt verdim biraz. Diğer iki köpeği gömdüm. Sonra cumaya gittim. Camide her zamanki ahali, bir ben yakışmıyorum ahşap tarihi camiye, hiç cumaya gitmişliğim yok. İmam gençten biri. Karşımda duranla aynı adam, tek yumurta ikizi sanki. Ama onun sağlıklı, zinde olanı, gözleri parlıyor, karşımdakininse üzerinden kaç hayat geçmiş belli değil.

\n

Öylece duruyoruz, karşı karşıya. Ben, köpeğim Dagu'ya sarılıyorum sımsıkı, etrafa bakınıyorum, yiyecek zehirli bir şeyler olmasın diye. Sorduğu soru havada asılı kaldı. Yanıt beklemiyor sanki, ben de susuyorum. İstanbul ne yana düşer ki?

\n

Cuma namazından sonra - rüyada tabii- imam ağır ağır minbere çıkıyor. Cami ahalisi sessiz, sanki yaşamıyorlar, öylece taşlaşmışlar kadim bir geçmişte. İmam genç ama sesi gür, bir mesel anlatmaya başlıyor. Halife Harun Reşid'in adı geçiyor. Ben köpeğimi düşünüyorum. Kahverengi keçenin üstüne yatırdım. Yastığımı koydum simsiyah kocaman kafasının altına. Acı çekiyor mudur acaba? İmam çabuk bitirse bari. Ama bitireceği yok. Cemaat anlatılan hikâyeyi büyülenmiş gibi dinliyor. Ben de kulak kabartıyorum. Biliyorum anlattığı hikâyeyi. Binbir gece masallarından birini anlatıyor. İmam minberde bir dönüşüm geçiriyor, şimdi sesi daha ince, Şehrazat olmuş imam efendi. Benden başka fark eden yok, öylece hikâyeye kaptırmışlar kendilerini. Zübeyde ve köpeğe dönüşen kızkardeşlerinin hikâyesi. Zübeyde kendisine ihanet eden ve sonra bir ecinni tarafından köpeğe dönüştürülen kız kardeşlerini önce dövüyor sonra boyunlarına sarılıp ağlıyor.

\n

\n

- İstanbul geride kaldı biraz diyorum. Eski olanı yani. Suyun öbür tarafında. Beride de yeni İstanbul var. Biz ikisinin tam ortasındayız.

\n

- Eskisine mi gitsem daha iyi, yenisine mi abi? Hangisinde karnım doyar, üç gün var açım.

\n

Ne o, ne ben, ne de Dagu kıpırdamadık yerimizden.

\n

- Sokaktan bir şey yeme sakın diyorum. Fare zehiri koyuyorlar içine. Adama akıl öğreteceğime şuradan bir simit alsam ya. Ama aklım rüyada, gelemiyorum bir türlü yaşadığım ana. İmamla Şehrazat birbirlerine karışıp duruyor. Cemaat hikâyenin büyüsünde. Zübeyde'den kardeşi Emine'nin hikâyesine geçiyor imam. Ben evde keçenin üzerinde yatan köpeğimi düşünüyorum. Usulca kalkıyorum yerimden, kapıya seğirtiyorum. Hikâyenin kutsiyetini bozuyormuşum gibi gözler bana dönüyor. Sıkıntı basıyor ama yapacak bir şey yok, gitmem lazım bir an evvel. Caminin kapısına ter içinde ulaşıyorum ama kapı kapalı, açamıyorum bir türlü.

\n

- Ben o zaman yeni İstanbul'a gideyim diyor. Kent eskilerinde çok dolaştım, her seferinde sıkıntı çektim, hep aç kaldım. Kim bilir belki yeni İstanbul bana güler yüzlü davranır, belki mümkün geleceğim, mümkün geçmişlerimden daha iyidir. Belki Zübeyde'ye rastlarım, kızkardeşleri denize atmıştı beni, boğulmuştum yıllar var.

\n

\"Bana caminin kapısını açar mısın?\" diye soruyorum. \"Köpeğim hasta da eve gitmem lazım.\"

\n

Dagu'ya bakıyor, çok şükür sapasağlam. Hangi zamana ait acaba bu genç adam? Belki de ben hâlâ rüya görüyorum. Rüyamda zamanlar arasında geçiş yapıyorum. Öyle olsa gerek. Ama ya değilse? Hiç olmazsa bir çatal alsam delikanlıya. Az ilerde camekanlı arabasıyla duran kahvaltıcıya gitsem ya da bir koşu; sandviçin içine güzelce zeytin ezmesi sürdürsem sonra kat kat taze kaşar, biraz da Macar salamı.

\n

- Birisi kilitlemiş caminin kapısını diyor, anahtar şurdaki rafın üstünde durur. Hadi git bir an evvel. Merak etme evde köpeğini iyileşmiş bulacaksın. Bunları söylerken Dagu'nun başını okşuyor. O da deli gibi kuyruğunu sallıyor.

\n

Eve gitmekle, seyyar kahvaltıcıya gitmek arasında kalakalıyorum. Keşke hangi zamanda yaşadığımı bilsem, uyandım mı, hâlâ rüyada mıyım? Cami cemaati dağılmış. Aralarına karışıp hızlıca koşturuyorum. Hem Anadolu bozkırındaki eve, hem de İstiklal Caddesindeki kahvaltıcı adama gidiyorum aynı anda. Köpeğim karşılıyor beni kapıda, iyileşmiş.

\n

Sandviçi uzatıyor kahvaltıcı, tam istediğim gibi yapmış. Genç adama rastladığım yere doğru gerisin geriye koşturuyorum bu sefer. Yetişemiyorum. Uzaklaşıyor benden. Yaptırdığım sandviçi iştahla yiyerek ta uzaklardaki yeni İstabul'a doğru yürüyor. Dagu havlıyor birkaç kere. Yağmur başlıyor.

\n\n\n\n\n\n\n
\n

Talat Kırış kimdir?

\n

Talat Kırış, yılında İstanbul'da Süleymaniye Doğumevi'nde dünyaya geldi. Sırasıyla Ataköy İlkokulu, İstanbul Erkek Lisesi ve İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi'ni bitirdi.

\n

Öğrenciliği sırasında yurtiçi ve yurtdışında kaza cerrahisi ve beyin cerrahisi kliniklerinde staj yaptı. Prof. Dr. Türkan Saylan'la birlikte Van'da lepra hastalığı üzerine saha çalışmalarına katıldı. Konya Devlet Hastanesi Acil Bölümü'nde mecburi hizmetini; yılları arasında İstanbul Tıp Fakültesi Nöroşirurji Anabilim Dalı'nda ihtisasını tamamladı. Uzmanlık tez çalışmasıyla Beyin Araştırmaları Derneği ve Japon Nörotravma Derneği'nden ödül aldı. Uzmanlık sonrası Kartal Eğitim Araştırma ve Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları hastanelerinde çalıştı.

\n

yıllarında Amerika Birleşik Devletleri, Arizona, Phoenix'te bulunan Barrow Nöroloji Enstitüsü'nde burslu olarak, kafa kaidesi tümörleri ve beyin damar hastalıkları üzerine üst ihtisas yaptı. İstanbul Tıp Fakültesi Nöroşirurji Anabilim Dalı'nda yılında doçent, yılında profesör oldu.

\n

yılında 9. Uluslararası Serebral Vazospazm Kongresi'nin başkanlığını yaptı. Türk Nöroşirurji Derneği Yeterlik Kurulu kurucu üyeliği, Nörovasküler Eğitim Öğretim Grubu başkanlığı, Nöroonkoloji Eğitim Öğretim Grubu başkanlığı, Temel Kurslar eş başkanlığı, yönetim kurulu üyelikleri, Türk Nöroşirurji Dergisi ve Turkish Neurosurgery dergileri baş editörlüğü, Nöroonkoloji Derneği ikinci başkanlığı ve Türk Nöroşirurji Derneği başkanlığı yaptı.

\n

Avrupa Nöroşirurji Dernekleri Birliği Araştırma Komitesi üyeliği görevinde bulundu. Akdeniz Beyin Cerrahları Derneği Eğitim Komitesi Başkanı olan Kırış, yılları arasında Dünya Nöroşirurji Dernekleri Federasyonu Beyin Damar Hastalıkları Komitesi Başkanlığı yaptı.

\n

Dünya Nöroşirurji Dernekleri Federasyonu'nda Türk Nöroşirurji Derneği'ni temsil eden delege olan Prof. Dr. Talat Kırış, meslek yaşamını Vehbi Koç Vakfı Amerikan Hastanesi ve Koç Üniversitesi Hastanesi Beyin Cerrahisi bölümlerinde sürdürüyor.

\n

Kırış'ın editörleri arasında bulunduğu İngilizce iki kitabı, 'den fazla kitap bölümü, ulusal ve uluslararası dergilerde makaleleri yayımlandı; çok sayıda ülkede beyin cerrahisinin çeşitli alanlarında eğitim kursları ve konferanslar verdi, yurtiçi ve yurtdışında eğitim amacıyla çok sayıda beyin cerrahının izlediği canlı ameliyatlar yaptı.

\n

Tıbbiye öğrenciliği yıllarından itibaren 40 yılı aşan öğretim üyeliği ve hekimlik hayatını, 'de yayımlanan \"Beyne Giden Yol / Bir Beyin Cerrahının Anıları\" adını verdiği kitabında anlattı. TEDx ve farklı sosyal platformlarda konuşmaları yayımlanan Kırış, aynı zamanda kıdemli bir denizci olarak Güney Amerika'dan Antarktika'ya kadar uzanan yelkenli seyahatler yaptı, Grönland'da kanoyla Kuzey Kutup dairesi geçiş yaptı. Anılarında hayalini, \"Bir Şehir Hatları Vapuru'na ismimin verilmesini isterim. Kimbilir, kısmet\" sözleriyle paylaştı.

\n

Gençlik yıllarından itibaren yazın dünyasıyla ilgilendi, yılında Düşün dergisi masal yarışmasında mansiyon kazandı. Argos sanat dergisinde öykü ve denemeleri, Cumhuriyet ve Radikal gazetelerinde yazıları yayımlandı. yılından Yacht Türkiye dergisinde yazmaya başladı.

\n

Ağustos 'dan itibaren T24'te düzenli yazılar yazıyor.

\n
\n\n

                Göbek düşmesi, halk arasında değişik adlarla bilinen ve sık rastlanılan bir hastalıktır.  (benim rastladığım diğer adlar, göbek eşesi, göbek kayması, göbek kaçması, göbek çıkması). Benim tesbitime göre, bu hastaların büyük çoğunluğunda mini göbek fıtığı bulunuyor. Göbek fıtığına ek olarak, karın migreni,  karın epilepsisi, depresyon, kaygı bozukluğu gibi rahatsızlılar eşik edebiliyor.

                Benim bu hastalıkla ilgili tesbit ettiğim belirtiler, karın ağrısı, şişkinlik, sırt ağrısı, iştahsızlık, bulantı, ara ara kusma, gaz, kabızlık, bazan ishal, ve depresyondur. Hastaların bazıları bana göbeklerinin farklı yerde attığını da söylediler.

                Hastalar bir kaç kez endoskopi, kolonoskopi, karın ultrasonu yaptırmalarına rağmen hiç birinde, herhangi bir şey bulunamamış.

                Hastalarımdan birisi, 2 yıl içerisinde 2 kez kolonoskopi ve endoskopi yaptırdığını, fakat hiç bir şey bulunamadığını, fakat karın ağrısından her hafta acilde iğne yaptırdığını söyledi.

                Yaklaşık ameliyat yaptım, gözlemim ameliyat sonrası hastaların sağlığına kavuştuğu. Çok az bir kısım hasta diğer yandaş hastalıklar nedeniyle ek tedavilere ihtiyaç duydu.

                Vatandaşlar  bu rahatsızlıklarından dolayı, kupa çektirdiklerini söylediler. Birtanesi süpürge sapıyla göbeğini yerine koyduğunu söyledi. Eğer göbek düşüklüğüm var deyip bir cerraha ya da doktora başvrursanız size Tıp' ta böyle bir şey yoktur diyeceklerdir, ki bu doğrudur. Ama, işte sizin bu hastalığınız var. Ve ağrılarınız, şişkinliğiniz gerçek. Karın ağrınız nedeniyle tüm tahlilleri yaptırdınız, herhangi bir tedavi olamadıysanız, beni arayabilirsiniz.

         

Konuyla ilgili hürriyet kelebek sağlık sayfasında yayınlanan yazımın linkine bakmak isteyebilirsiniz

webgrid.co.uk

 

               

 

               

Op. Dr. Hacı Mehmet Ulusal

Op. Dr. H. Mehmet ULUSAL,  yılında Kayseri'de doğmuştur. Lise öğrenimini Kayseri’de bitirdikten sonra, yılında 2 yıl okuduğu Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü'nden, Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne geçmiş ve yılında tıp eğitimini tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır.  yılları arasında İnönü üniversitesi Tıp Fakültesi'nde Biyokimya ihtisasını,  yılları arasında ise Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde Genel Cerrahi ihtisasını yapmıştır.

Zorunlu hizmetini Kütahya- Gediz SSK Hastanesi'nde yerine getiren Op. Dr. H. Mehmet ULUSAL, daha sonra Kırklareli SSK Hastanesi'nde çalışmıştır. yıl kadar SSK Sağlık İşleri Antalya İl Müdürlüğünde aldıktan sonra Antalya Çallı Tıp Merkezi'nde çalışmalarına devam etmişti.r

Mesleki çalışmalarına Radon Tıp Merkezi'nde devam eden Op. Dr. H. Mehmet ULUSAL, Endoskopi ve kolonoskopi işlemlerini aldığı eğitime uygun olarak, hastayı uyutarak yapmaktadır. Aynı zamanda hemoroid, kıl dömesi ve fıtık ameliyatları da gerçekleştirmektedir.

Op. Dr. H. Mehmet ULUSAL, Türk Tıbbi Hipnoz camiasının değerli bir üyesidir ve bu konuda birçok yayını vardır. Aynı zamanda Türk Cerrahi Derneği'nden "Türk Cerrahi Yeterlilik Belgesi” almaya hak kazanmış ve Çapa Tıp Fakültesi'nde Videoendoskopi eğitimini tamamlamıştır. yılında ise Ankara Swiss Otelde düzenlenen “varislerde güncel yaklaşımlar” kursuna katılmıştır.

Türk Cerrahi Derneği, Türk Kolorektal Cerrahi Derneği, Türk Cerrahi Endoskopi Derneği, Türk Endokrin Cerrahi Derneği üyesi olan Op. Dr. H. Mehmet ULUSAL, aynı zamanda Omnihipnoz Derneği'nin Başkanlık görevini de yürütmektedir.

Op. Dr. H. Mehmet ULUSAL, mesleki çalışmalarına Özel Gastrocer Genel Cerrahi Merkezi'nde devam etmektedir.

nest...

gelişim planı örnekleri 2022 doğum borçlanmasi ne kadar uzaktaki birini kendine aşık etme duası 2021 hac son dakika allahümme salli allahümme barik duası caycuma hava durumu elle kuyu açma burgusu dinimizde sünnet düğünü nasil olmali başak ikizler aşk uyumu yht öğrenci bilet fiyatları antalya inşaat mühendisliği puanları malta adası haritada nerede