Notaları adlarıyla, sesleri ile ve süreleri ile okumaya solfej denir.
Notalar müzisyenler için Porte üzerine yazılarak okunurlar. Enstrüman çalanlar porte üzerindeki notalara bakarak enstrümanlarını çalarken, ses sanatçıları da gördükleri notaları seslendirirler. o nedenle bu seslerin adlarını bilmeli kulakla bu sesleri tanımalı, süreleri ile çalmalı veya söylemelidir.
Dizek |
sesleri temsil eden dizek üzerine konulan işaretlerdir. Konuldukları yere göre seslerin adını, ve sesin kendisini temsil eder. şeklin biçimine(değerlerine) göre de o sesin süresini verir.
Dörtlük Nota 1 vuruşludur.
sekizlik nota 1/2 (yarım) vuruşludur
On altılık Nota 1/4 (çeyrek) vuruşludur
Otuz ikilik nota 1/8 vuruşludur Bir vuruşun sekizde biri kadar bir sürede okunur.
altmış dörtlük nota 1/16 vuruşludur.
İkilik nota: Birlik nota değerinin yarısı kadar değerdedir(sürededir).
Dörtlük nota değeri: Birlik nota değerinin dörtte bir değerine (süresine eşittir). İkilik
nota değerinin () süresinin yarı değerine (süresine) eşittir.
Sekizlik nota değeri: Birlik nota değerinin sekizde bir değerinde, ikilik nota değerinin dörtte bir değerinde, dörtlük nota değerinin yarı değerinde (süresinde) dir.
Onaltılık nota değeri: Birlik nota değerinin Onaltı da bir değerinde, İkilik nota değerinin sekizde bir değerinde, Dörtlük nota değerinin dörtte bir değerinde, sekizlik nota değerinin yarı değerinde (süresinde) dir.
Otuz iklik nota değeri: Birlik nota değerinin Otuziki de biri değerindedir.
Altmışdört lük nota değeri: Birlik nota değerinin altmış dörtte bir değerindedir.
NOT: Görüldüğü gibi nota değerleri adları Birlik nota değerinin kaçta kaçı değerinde olduğuna göre isimlendirilmektedir.
Notaların sürelerini belirlemek için Metronom denilen bir alet ile her vuruş bir tık sesi ile yada El ile yapılan işaretlerle vuruşlar belirlenir.
Bir vuruş olarak hangi nota değeri kabul edilecek ise o nota değeri bir vuruş olur. Örneğin Dörtlük nota bir vuruşta olacak ise. her dörtlük nota değeri bir vuruş içerisinde olacaktır. Bu dörtlük nota değerinin yarı değerindeki sekizlik notadan iki adeti bir vuruş süresi içerisinde, on altılık nota değerindeki notalardan ise dört tanesi bir vuruş süresi içerisinde olabilir. Fakat ikilik nota değeri (süresi) için, iki tane vuruş yapılır.
Ayak ile de Bir vuruş ayağın yukarıdan aşağı inip tekrar yukarı çıkması süresi kadardır.
Ayağın yukarıdan aşağı inmesi yarım vuruş'a karşılık gelirken aşağıdan yukarı çıkması da yarım vuruş kadardır dır.
Ayağın yukarıdan aşağı inerken ki tam orta yol süresi Çeyrek vuruş olup orta yoldan aşağı inerken kalan süre de çeyrek vuruştur. Yani yukarıdan aşağı iniş ve tekrar yukarı çıkış süresi 4 eşit parçaya bölünmüş olup çeyrek vuruş kadardır.
Dakikada kaç adet vuruş yapılacağını gösteren birimdir BPM (Beat per minute=Dakikada vuruş) olarak adlandırılır. Birim vuruşun süresi ise nota değerleri ile gösterilir. Eğer dörtlük nota süresi bir vuruş olarak kabul edersek ve bir dakikada 60 vuruş olmasını istersek : Dörtlük nota=60 bpm şeklinde yazarız. Metronom tık sesleri dakikada 60 adettir. Yani 60 adet dörtlük nota olabilir, 120 adet sekizlik nota yada, 240 adet on altılık nota bir dakika içerisinde çalınabilir. Dörtlük nota değerlerinden büyük olan ikilik notadan 30 adet yada birlik notadan 30 adet bir dakika içerisinde çalınabilir. Bir saniye dakikanın 60 da biri olduğundan her tık sesi bir saniyeye karşılık gelir. ve bir tık sesi süresi dörtlük nota süresidir. Peki sekizlik nota süresi ne kadar süre olur. Tabi ki bir tık sesinin süresinin yarı süresi kadardır.
Dizeğin üst ikinci çizgisinden başlayıp çizilen şekildir, dizeğin üstten ikinci çizgisinin fa sesi olduğunu gösteren işarettir fakat bu Fa sesi bas seslerde kullanılan fa sesidir. Aşağıdaki şekilde dizeğin en solunda çizilir yada gösterilir.
Bir müzik eserinin, dizek başında anahtardan sonra ölçü çizgisi ile başlayıp ve ölçü çizgisi ile sonlanan, ölçü rakamı ile belirtilen süredeki eşit parçalara ayrılmasıdır. Ölçüler dizeğe dik konulan ölçü çizgisiyle birbirinden ayrılırlar ölçü iki ölçü çizgisi arasındadır, ard arda sıralanırlar.
Anahtardan sonra konulan alt ve üst rakamlardan oluşur. alttaki rakam bir ölçüdeki bir vuruşun nota değerini belirlerken, üstteki rakam bir ölçü içerisinde vuruştan kaç tane yapılacağını söyler. yukarıdaki şekildeki
İlk Türk musikisi nota yayınlarının, 1875 yılında başladığı bilinmektedir. 1876 yılında notacı Emin Efendi kendi adına 350 yaprak kadar nota yayınlamıştır. Daha sonra Arşak Çömlekçiyan, İskender Kudmani, Daruttalim-i Musiki Cemiyeti ve Muâllim İsmail Hakkı Bey de pek çok nota ve fasıl dergileri yayınlamışlardır. Bu Nota yayınları ikişer yaprak halinde veya makamlara göre hazırlanmış fasıl notalarıdır. Fasıl fasküllerinin tespit edilebilenleri 180 kadardır.
Ayrı yayımcılar aynı makamları hazırladıkları için bu sayı 180 e yükselmiştir. Makam adedi bakımından düşünülürse, bu rakam 50 civarına iner. Her yayımcı kendi baskılarının en doğru olduğunu iddia ederler ve bunu da fasılların arkasına veya 2 yaprak olarak basılan notaların arka sayfalarında belirtirlerdi.
Burada ilk paragraf şöyledir: “Şimdiye kadar tab ve neşr olunan muhtelif makamata aid fasıllar, eski ve yeni şarkılar asıllarına nazaran pek değişik olarak notaya alındıklarından, hemen ekserisinin yanlış olduğuna umumi bir kanaat hasıl olmuşdur.Hatta bağzı heyet-i ilmiyelerce biltedkik tab ve neşr olunan asar-ı nefise doğru olarak kabul etmek zaruri iken, maalesef bunların dahi yanlışlığından bahs ediliyor.“
Kısaca bizim yayınlarımız en doğrusudur denmek isteniyor. Fakat bu telâş maalesef büyük bir kaosa dönüşüyor. Her yayınevi, kendi notasının doğru olduğunu iddia ediyor ve ortalıkta birbirinden farklı pek çok nota dolaşıyor.
Türk musikisinin en büyük problemlerinden biri budur. 1975 yılına kadar Türk Musikisi Konservatuarı kurulamamıştır. Konuya ciddi ve ilmi olarak eğilecek bir kurum yoktur. T.R.T. de bu konuda hem biraz ketumdur, (yani biraz içine kapanıktır) hem de aynı problemleri yaşamaktadır. Üzerinde T.R.T. Repertuar no’su bulunan T.R.T. kaynaklı notalar, “en sağlamıdır” diye yaygın bir kanaat oluşmuştur. Ama biraz incelendiği takdirde, bu notaların da eksik veya hatalı oldukları görülür. M. Reşat Önal
Nota nedir?
Seslerin incelik, kalınlıkları ile sürelerini gösteren işaretlere denir. Porte üzerinde her bir nota, farklı yerlere (çizgi üzerine veya aralığa) ve farklı biçimlerde yazılır. Her bir nota harflerle de gösterilir.
DO | C | LA | A |
RE | D | Sİ | B |
Mİ | E | DO | C |
FA | F | RE | D |
SOL | G | Mİ | E |
LA | A | FA | F |
Sİ | B | SOL | G |
Nota değerleri:
En büyük birim, tam sestir ve birlik nota denir. Bu sesin/notanın yarısına ½ lik nota kısaca: ikilik nota denir. Buradaki bir ve bölü kelimeleri okunmaz. İkilik notanın yarısına ¼ lük, yani dörtlük nota denir. Dörtlük notanın yarısına 1/8 lik yani sekizlik nota denir. Sekizlik notanın yarısına 1/16 lık yani onaltılık nota denir.
Nota işaretleri:
Nokta: Önüne geldiğin notanın değerini, o notanın değerinin yarısı kadar uzatır.
Notalara karşılık gelen suslar:
Nota okumayı öğrenmek, farklı bir dili konuşmayı öğrenmek gibidir. Yazılı müzik binlerce yıldır var ve besteciler ve yaratıcılar olarak yapabileceklerimizin sınırlarına uymak için sürekli gelişiyor.
En temel tanımıyla müzik notasyonu, her bir notanın perde ve süre özellikleri hakkında bilgi veren çeşitli semboller kullanarak sesi temsil eder. Bunun da ötesine geçerek, bize belirli notaların tınısı ve ifadesi hakkında daha fazla bilgi veren benzersiz sembollere sahibiz.
Elbette, muhtemelen buradasınız çünkü nota okumayı öğrenen diğer milyonlarca insan gibi siz de bunalmış hissediyorsunuz. Sizi suçlamıyoruz.
İyi olan şey, notaların nasıl okunacağına dair daha derin bir anlayış kazanmak için ihtiyacınız olan tüm bilgilere sahip olmamızdır. Bu makalede, nota okumanın tüm temellerinin yanı sıra, ilerledikçe yararlı bulabileceğiniz birkaç gelişmiş yöntemi de inceleyeceğiz.
Piyano notalarının nasıl okunacağını bilmek, farklı müzik parçalarının yapılarını ve nasıl bir araya getirildiklerini daha iyi anlamanızı sağlar, bu da size kompozisyonlar hakkında daha geniş bir anlayış kazandırır.
Notalar, nota anahtarları, semboller, çizgiler ve boşluklar, tıpkı konuşulan birçok dilde olduğu gibi yüzyıllardır kullanılmaktadır. Bir piyano notasında gördüğünüz her sembol, belirli bir şarkıdaki farklı bir ritmi , perdeyi veya tempoyu temsil eder.
Piyano notalarının nasıl okunacağını öğrenmenin harika bir müzisyen olmak için gerekli olmadığını söyleyecek pek çok müzisyen var. Kesinlikle haklı olsalar da, piyano notalarının nasıl okunacağını öğrenmemek sizi yeteneklerinizde sınırlayabilir.
Müzisyenlerin nota okumayı öğrenmek istemelerinin başlıca nedenlerinden bazıları şunlardır:
Ana enstrümanınız piyano olsun ya da olmasın, müzik okumanın temellerini bilmek ve notaların isimlerini bilmek klavyede gezinmek için yardımcı olabilir. Bu tür bir bilginin diğer enstrümanlara ne kadar iyi tercüme edildiğine şaşıracaksınız.
Müziği tıpkı bir kitabı okur gibi soldan sağa doğru okuduğumuzu unutmamak önemlidir. Bu şekilde okumamızın nedeni, müzikal notasyonun ölçek ilerlemesine yatay bir şekilde bakmanın bir yolu olarak başlamış olmasıdır.
Dokuzuncu yüzyıla kadar, aynı anda birden fazla ses çalındığında veya söylendiğinde, bu genellikle bir ağızdan söylenirdi. Ancak dokuzuncu yüzyıldan hemen sonra çok seslilik popüler hale geldi ve besteciler dikey armoni ile ilgilenmeye başlamak zorunda kaldılar.
Değişen yazılı müzik estetiğini karşılamak için insanlar piyano, klavsen ve org gibi klavyeli enstrümanlar üretti.
Gerçekten müzik öğrenmeye başlamadan önce ele almanız gereken en önemli müzik okuma unsurlarından biri asanızı anlamaktır .
Müzik notasyonunda asa, müzik sembollerinin üzerinde yer aldığı bir dizi yatay çizgidir. Asadaki her bir yer farklı bir notayı temsil eder.
Modern batı müziğinde asa, satır ve boşluklardan (beş satır ve dört boşluk) oluşur.
Asa üzerinde, notaların asa üzerinde nerede olduğunu gösteren farklı nota anahtarları bulacaksınız.
Bu noktada, tiz ve bas nota anahtarında bulunan tüm notaların çizgiler ve boşluklar üzerinde yer aldığını biliyorsunuz. Asıl soru şu,
Tek notalar bunlar mı?
Kesinlikle olmaz!
Aslında piyano o kadar büyük bir enstrümandır ki, tüm notaların sığması için iki stave gerekir. Bu notalar tiz nota anahtarı ve bas nota anahtarı olarak bilinir. Notaları içerirler:
A-B-C-D-E-F-G
Sol anahtarı olarak da bilinen tiz anahtar, müzik notasyonunda en çok tanınan sembollerden biridir. Büyük, süslü bir el yazısı sembolü gibi görünür ve nota yazınızın en solunda yer alır. Bir haritadaki lejanta benzer şekilde, tiz nota anahtarınız size enstrümanınızı hangi aralıkta çalmanız gerektiğini söyleyecektir.
Tiz nota anahtarı, ister vokal ister enstrümantal olsun, daha yüksek aralıklar içindir, bu nedenle "tiz" adı verilmiştir.
Tiz Clef'in hatırlanması gereken birkaç farklı özelliği vardır.
Yeni başlayanlar için, Treble Clef'in G notasını temsil eden çizginin etrafını saran bir girdabı vardır, bu yüzden insanlar genellikle G Clef olarak adlandırırlar.
Tiz nota anahtarının çizgilerine ve boşluklarına oturan notalar vardır:
Daha alçak sesler ve enstrümanlar için, bas nota anahtarı en uygun yerdir!
Bas nota anahtarı üzerindeki iki küçük noktanın F notasını temsil eden çizginin hemen üzerinde yer alması nedeniyle insanlar bu nota anahtarını genellikle F nota anahtarı olarak adlandırır.
Tıpkı tiz nota anahtarı gibi, burada da bas nota anahtarının çizgileri ve boşlukları üzerine oturan notalar vardır:
Batı müziğinde alto nota anahtarı ve tenor nota anahtarı olmak üzere iki nota anahtarı daha olduğunu, ancak bunların yaygın olarak kullanılmadığını unutmayın. Bu makalede en popüler iki nota anahtarına odaklanacağız.
Piyano notalarına bakarken, genellikle iki stave'in tiz nota anahtarı bas nota anahtarının üzerinde olacak şekilde birbirine bağlandığını görürsünüz. Ayrıca piyano çalarken bas nota anahtarındaki notaları sol elinizle, tiz nota anahtarındaki notaları ise sağ elinizle çalmanız muhtemeldir.
Bu iki çıta bir araya getirildiğinde, onlardan büyük asa olarak söz ederiz.
Artık bu iki nota anahtarı üzerindeki boşlukları ve çizgileri anladığınıza göre, şimdi bunların üzerinde yer alan notalar hakkında konuşacağız.
Notalar baş, gövde ve bayrak(lar) olmak üzere üç temel unsurdan oluşur.
Nota başı oval bir şekle sahiptir. Ya açık ya da kapalı olacaktır. Açık veya kapalı görünüm, notanın süresi hakkında bilgi sağlayacaktır.
Notalarda tek bir nota tek bir nota kafası ile temsil edilirken, üst üste dizilmiş birden fazla kafa çalan kişiye aynı anda birden fazla nota çalma sinyali verir. Akorları bu şekilde yazıyoruz.
Sırada, nota başlığına bağlı olan sap var. Sapın yönünün (yukarı ya da aşağı yapışmış olması) notanın asa üzerinde ne kadar yüksek ya da alçak olduğuna bağlı olacağını unutmayın. Genel olarak, bir nota asanın orta çizgisinin üzerindeyse ( tiz nota anahtarında B veya bas nota anahtarında D ), sap aşağı bakacaktır. Ancak nota bu çizgilerin altındaysa sap yukarı bakacaktır.
Sapın yönü notayı hiçbir şekilde etkilemez. Tamamen estetik amaçlar için vardır ve notaların okunmasını kolaylaştırır.
Gövdenin en önemli kısmı en üstte yer alan bayraktır .
Bayrak, sapın aşağı ya da yukarı dönük olmasına bakılmaksızın, sapın sağına doğru kıvrılan bir vuruştur. Notanın süresi sap üzerindeki bayrak sayısına bağlıdır. Bayrak sayısı arttıkça nota değeri veya notanın süresi kısalır.
Tüm bu unsurları bir araya getirdiğinizde, verdiğiniz notalar için vuruş veya vuruş bölümleri olarak ölçülen zaman veya nota değerleri hakkında bilgi elde edersiniz.
Bir nota parçasına bakarken dikkat edilmesi gereken ilk şey ölçü çizgileridir. Ölçü çizgileri, düzenli aralıklarla asa üzerinden geçen dikey çizgilerdir. Bazı kişiler iki ölçü arasındaki boşluğa ölçü ya da ölçü çizgisi adını verir.
Ölçü çizgileri müziğin sesini hiçbir şekilde etkilemez. Bunlar sadece notaları düzenli tutmak için vardır, böylece icracılar yerlerini bulabilirler. Örneğin, bir orkestra şefi size üçüncü ölçüye gitmenizi söylerse, yerinizi bulmak için şarkının başından itibaren üç ölçü çizgisi sayabilirsiniz.
Her ölçünün kaç vuruşa sahip olduğu ölçü tarafından belirlenir .
Bir ölçüyü tanımlayabileceğimiz en temel yol, müzik parçasının ritmi veya nabzıdır . En sevdiğiniz pop şarkısını dinlediğinizde, neredeyse içgüdüsel olarak ritmi veya nabzı hissettiğinizi garanti ederiz. House müzik, "boots and cats and boots and cats" ritmi ile temel bir ritim örneği sunar.
Bir nota parçasına bakarken, nota anahtarının yanında kesire çok benzeyen bir şey görürsünüz. Matematikten nefret ediyorsanız, korkmayın. Burada hızlı olmaya çalışacağım.
Normal kesirlerde olduğu gibi, bir payınız (üstteki sayı) ve bir paydanız (alttaki sayı) vardır.
Pay, tek bir ölçü içinde kaç vuruş olduğunu gösterir.
Payda size bir vuruş alan nota değerini söyler.
İnsanlar nota okumayı öğrenmeye başladıklarında, anlaması en kolay olduğu için genellikle 4/4'lük ölçü ile başlarlar. 4/4'lük zaman ya da "ortak" zaman olarak da adlandırılan 4/4'lük ölçüde, her ölçüde dört vuruş vardır ve notaların her biri bir çeyrek notaya eşittir .
Bu ölçüyü çoğu popüler müzikte duyabilirsiniz.
Şimdi, eğer payı 4 yerine 3 olarak değiştirirsek, her ölçüde üç vuruşumuz olur ve notaların her biri bir çeyrek notaya eşit olur. Bu, çoğu valsde bulacağınız ölçüdür.
Öte yandan, diyelim ki 6/8 'imiz var. Bu durumda, her ölçüde altı not amız olur ve notaların her biri bir sekizlik notaya eşit olur.
Nota değerlerine birazdan daha derinlemesine gireceğiz, ancak umarım bu bilgiler size metre hakkında bir anlayış kazandırır.
Ritim, nota okumayı öğrenmenin temellerinden biridir, çünkü müziğin nasıl hissettirmesi gerektiğinin en önemli parçalarından biridir.
Yukarıda bahsettiğimiz gibi ölçüler, bir ölçü içinde kaç vur uş olduğunu söylerken, ritim bu vuruşları nasıl kullandığımızdır .
Ritimlerin nasıl çalıştığını anlamak için, 4/4'lük zamanda çeyrek notaları düşüneceğiz. Bir ölçü içinde dört çeyrek nota olduğunu düşünelim.
Bunu 1-2-3-4 olarak sayabiliriz. Parmağınızı 4'lük ölçülerde bu dört sayıya vurmaya çalışın.
Şimdi, dokunduğunuz şeyi alalım ve yarı hıza getirelim. 1-2-3-4 diye sayarken parmaklarınızı sadece 1 ve 3 'e vurun. Bu vuruşların her biri yarım notayı temsil eder.
Eğlence olsun diye biraz daha yavaşlatalım. 1-2-3-4 diye sayarken, parmağınızı sadece 1 'e dokundurun ve çubuğun geri kalanı için tutun. Dört sayım süreli bu dokunuş bir tam notadır .
Şimdi, çeyrek notalara geri dönelim, ancak yavaşlatmak yerine sekizinci notalara hızlandıralım. Çeyrek notaların hızını iki katına çıkarmak için, sekizlik notalar yapmak üzere gövdelerinin üstüne bir bayrak ekleyeceğiz. Bu notalar çeyrek notaların yarısı değerindedir.
1-2-3-4 diye sayarsak, 1 ve 2 ve 3 ve 4 'e dokunuruz, böylece her dört sayışta sekiz dokunuşumuz olur.
Sapların tepelerine daha fazla bayrak ekledikçe, değer iki katına çıkar. Onaltılık bir notada iki bayrak, 32'lik bir notada üç bayrak, 64'lük bir notada dört bayrak vb. vardır.
Müzik notasyonunun güzelliği, işler biraz temizlendiğinde ortaya çıkar. Eğer sayfanın etrafında uçuşan tonlarca sekizlik nota olsaydı, bunu algılamak çok zor olurdu ve nerede olduğunuzu kaybetmeye başlamak kolay olurdu.
Neyse ki, kirişleri kullanarak notları üstte bayraklarla gruplayabiliriz.
Işınlama tarzı müziğin karmaşıklığına göre değişebilse de, genellikle çeyrek nota veya yarım nota grupları halinde ışınlama yaparız.
Bayraklar bir notanın değerini ikiye bölmek için yapılırken, bir nokta bir notanın değerini uzatır. Çoğu zaman noktalar nota başının sağ tarafına yerleştirilir.
Noktalı bir nota, değerinin uzunluğunun yarısı kadar artırılır.
Örneğin, diyelim ki noktalı bir yarım notamız var. Yarım nota iki vuruşa eşitken, nokta bu yarım notanın yarısına, yani bir vuruşa eşittir. Genel olarak, noktalı yarım nota üç vuruş değerindedir.
Müziğimizi nasıl yazmak istediğimize bağlı olarak noktalar yerine bağlar da kullanabiliriz. Bağlar, iki notayı başlarından birbirine bağlayarak notaları uzatmak için kullanılır. Bağların güzelliği, noktalara göre daha az soyut olmalarıdır, çünkü noktalar bağlı oldukları notanın değerine dayanır.
Bir bağ ile, birbirine bağlı iki yarım notanız varsa, bir tam not aya veya dört vuruşa eşit olacaktır. Öte yandan, çeyrek notaya bağlı bir yarım notanız varsa, bu üç vuruşa eşit olacaktır.
Notalarda bağ kullanmamızın ana nedenlerinden biri, notanın süresinin verilen ölçüye sığmayacağı durumlardır. Notanın süresini uzatmak için o notayı ölçünün diğer tarafındaki başka bir notaya bağlayabiliriz.
Notalardan ses ve ritim elde ederken, aynı derecede önemli olan dinlenmelerden sessizlik elde ederiz. Çalmadığımız alanlar müziğe sessizlik katar, bu da dinamikler yaratır.
Notalara benzer şekilde, dinlenmelerin de süreleri vardır.
Bu fotoğraftaki ilk dinlenme, dördüncü çizginin altında bir "delik" gibi görünen bir tam nota din lenmesidir. Bu dinlenme dört vuruş sürer.
İkinci dinlenme iki vuruş süren bir yarım dinlenmedir. Birçok kişi bunun asa üzerindeki üçüncü çizginin üzerinde oturan bir silindir şapkaya benzediğini söyler.
Üçüncü dinlenme, korkak, dalgalı bir çizgi olan çeyrek nota din lenmesidir. Bu dinlenme bir vuruş veya bir çeyrek nota süresi kadar sürer.
Geri kalanlar sola doğru eğilmiş bayraklı çizgilerdir.
Tempo işaretlerini genellikle yazılı müziğin üst kısmında görürsünüz. Parça boyunca herhangi bir tempo değişikliği varsa, besteci genellikle bunları başka bir tempo değişikliği ile gösterecektir.
Bununla birlikte, BPM'yi sağlayarak tempoyu kesin olarak belirtmezlerse, bazen andante, allegro, orta-hızlı, orta, yavaş, ağır vb. gibi öznel müzik terimlerini kullanacaklardır.
Ritmi bir duygu sözcüğü ile belirttikleri zamanlar bile vardır, örneğin balad veya salıncak .
Piyano müziğinde, geleneksel oldukları için çoğunlukla İtalyanca terimler bulacaksınız. Bir piyano müziği parçasında hızlanma ve yavaşlama söz konusu olduğunda, genellikle Accelerando ve Ritardando terimleriyle karşılaşırsınız.
Accelerando tipik olarak "accel" olarak işaretlenir ve hızı veya tempoyu kademeli olarak artırmak anlamına gelir.
Ritardando tipik olarak "rit" olarak işaretlenir ve hızı veya tempoyu kademeli olarak azaltmak anlamına gelir.
Küçük bir kuş gözüne benzeyen fermata gibi özel işaretler de vardır.
Bu sembol oyuncunun kısa bir ara vermesi gerektiğini gösterir. Duraklama öznel olabilir ve genellikle orkestra şefinin veya oyuncu(lar)ın takdirine bağlıdır.
Artık ritmi kavradığımıza göre, devam edelim ve melodilerin nasıl oluşturulacağını öğrenelim. Gamlarla başlayabiliriz.
Ayaklarınızı yere basmak için Do majör gamıyla başlayacağız.
Do Majör Dizi'ye ve alt Do'dan üst oktav Do'ya nasıl ilerlediğine bir göz atın. Tiz anahtarın altındaki orta Do'dan başladığımızda, varlığını belirtmek için fazladan bir çizgi eklememiz gerektiğine dikkat edin.
Bu, herhangi bir asanın üstüne veya altına giden tüm notalar için geçerlidir.
Şimdi, Do Majör gamının piyanoda Do'dan Do'ya hareket eden beyaz notalarla eşleşen sekiz not aya sahip olduğuna dikkat edin.
Bu notaları pratik etmek için piyanonuzda veya elinizin altında bulunan başka bir enstrümanda bu notalarla oynayarak nasıl hareket ettiklerini hissedebilirsiniz.
Bu makalede daha çok nota okumakla ilgili olduğu için çok fazla gam müzik teorisine dalmak istemiyoruz.
Bununla birlikte, gamlarımızı değiştirmek ve melodi, armoni ve akor değişimlerimizi daha çok yönlü hale getirmek için belirli müzik sembollerini nasıl kullandığımızı anlamak önemlidir .
Müzik notasyonunda bir sonraki adım, aksakallar olarak da bilinen diyez ve bemollerin eklenmesidir.
Diyez küçük bir hashtag'e benzerken, bemol süslü, küçük bir B harfine benziyor.
Bir notayı yarım basamak yükseltmek veya alçaltmak için nota başının sol tarafına diyezler ve bemoller yerleştiririz. Notanın yarım adım daha yüksek olmasını istediğimizde, bir diyez ekleriz. Notanın yarım adım daha alçak olmasını istediğimizde, bir bemol ekleriz.
Do Majör gamında herhangi bir diyez ya da bemol yoktur. Ancak, diğer majör gamlarda vardır ve farklı gamlar ve anahtarlar hakkında daha fazla bilgi edindiğinizde, hangi diyez ve bemollerin nereye ait olduğunu öğreneceksiniz.
Diyez ve bemolleri piyanodaki siyah tuşlar olarak düşünmek en iyisidir. Bununla birlikte, diyez ve bemollerin beyaz notalar olduğu birkaç durum vardır. Örneğin, B diyezli bir anahtardaysanız, B# aslında C ile aynıdır. Bunu C olarak yazmamamızın nedeni bazı müzik notasyon kurallarından kaynaklanmaktadır, ancak bu başka bir zaman için bir konuşma.
Burada önemli olan, kuralın istisnaları olduğudur.
Şimdi, skalanın dışında benzersiz melodiler veya akorlar yapmak için ister istemez diyezler veya bemoller ekleyebilsek de, bunlar genellikle anahtar imza dediğimiz şey tarafından belirlenir.
Batı müziğinde notalar ya bir tam ton ya da yarım ton (yarı ton) aralıklıdır. Örneğin, bir piyano klavyesinde orta Do notasına bakarsak, beyaz C tuşu ile beyaz D tuşu arasında siyah bir tuş görürüz.
Beyaz ve siyah tuşları ya da diyezli ve bemollü notaları notalama şeklimiz bir dizi şeye bağlıdır.
Genel olarak, bir gamda yukarı doğru hareket ediyorsanız veya yükseliyorsanız, bir notayı temsil etmek için diyez kullanırsınız. Yani, yarım tonlarda C'den D'ye geçiyorsak ve aradaki siyah anahtarı notalamak istiyorsak, buna C# deriz.
Öte yandan, yarım tonlarla Re'den Do'ya iniyor olsaydık, buna D♭ derdik.
Bu tür kurallar uygulandığında, nota okumak çok daha kolay hale gelir.
Bu ikisinin tam ortasında yer alan, hatırlanması gereken önemli bir sembol de doğal işarettir (♮) .
Doğal bir işaret, daha önce yazılmış olan diğer kazaları iptal etmek için vardır. Örneğin, diyelim ki C'den C#'a, D'ye ve tekrar C'ye giden bir melodi çizgisi notaladık. Oyuncunun son nota için C#'a geri dönmemesi gerektiğini bilmesini sağlamak için, üzerine bir natürel işareti koyarız.
Doğal işaretler aynı zamanda diyezli ve bemollü anahtar imzalarda da sıklıkla kullanılır ve çalgıcıların bu notalardan diyez veya bemol almaları gerektiğini bilmelerini sağlar.
Çok yaygın olmasa da, müzik okurken bazen bir "X" sembolü de görürsünüz. Bu "X" sembolü çift diyez anlamına gelir. Örneğin, bir C notasının önünde "x" varsa, piyano klavyenizde C notasını iki yarım ton yukarıdan çalarsınız, bu da onu etkili veya enharmonik olarak D notası yapar.
Bu noktada, sadece beyaz tuşlar üzerinde sekiz notası olan Do Majör anahtarına odaklandık. Mesele şu ki, majör gamlara diğer notalar üzerinde de başlayabilirsiniz.
Ancak, Re majör çalma niyetiyle Re notasından başlar ve sadece beyaz notaları çalarsanız, majör bir gam çalmış olmazsınız. Bunun yerine, bir tür "modal gam" çalmış olursunuz.
Eğer Re ile başlarsak ve Re majör gamını çalmak istersek, Fa'ya bir diyez ve Do'ya bir diyez eklememiz gerekir.
Anahtar işaretleri bir anahtar işaretinin sağında bulunur. İşte majör gamları temsil eden tüm anahtar işaretleri.
Bir anahtar imzanız olduğunda, size parça boyunca bu diyezleri veya bemolleri çalmanızı söyler. Bu, tek tek notalar üzerinde diyez ve bemollere sahip olma ihtiyacını ortadan kaldırır. Çalan ya da söyleyen kişi olarak, hangi anahtarda olduğunuzu ve bu anahtarda hangi diyez ve bemolleri çalmanız gerektiğini hatırlamak size kalmıştır.
Anahtar imzaları ile ilgili dikkat edilmesi gereken şey, batı gamındaki her nota için en az bir anahtar olduğudur. Bazı durumlarda, aynı notadan başlayan iki anahtar bulabilirsiniz.
Örneğin, A♭ anahtarı G# anahtarı ile aynı şeydir. Temel fark, anahtar imzasında diyez yerine bemol bulunmasıdır.
İşte diyez kullanan anahtarlar:
İşte düzleri kullanan tuşlar
Ayrıca, her majör anahtarın aynı sayıda diyez ve bemolü paylaşan göreceli bir minör anahtarı olduğunu da belirtmek gerekir, ancak bu makaleyi basit tutmak amacıyla bu konuya girmeyeceğiz.
Unutulmaması gereken önemli bir nokta, besteci özellikle aksini belirtmediği sürece, anahtar imzada diyez veya bemol olarak işaretlenmiş notaların her zaman diyez veya bemol olarak çalınması gerektiğidir.
Müzikte, müziğin her vuruşunda veya barında akorları belirtmek için steno notasyon olan akor sembollerini bulacağınız zamanlar vardır. Akor sembollerinin güzelliği, akorun uyumu hakkında bilgi vererek çalma konusundaki tüm tahminleri ortadan kaldırmasıdır.
Bir akor sembolüne bakarak, yedili, askıda, eksilmiş, üçlü vb. olup olmadığını anlayabilirsiniz.
9, 11, #11, 13, vb. gibi altıncı, yedinci veya daha yüksek uzantılı akorlar söz konusu olduğunda, bu sayılar genellikle notanın sağ tarafında daha küçük bir metin olarak yer alacaktır.
Artık ritim ve melodi hakkında biraz daha fazla şey bildiğimize göre, nota okumak ve dinamiklerle çalmak için belirli sembolleri nasıl kullanabileceğimize bakalım.
Ritimler ve melodi müziğin temelini oluştursa da ruhun yaşadığı yer dinamiklerdir.
Yukarıdaki fotoğrafa bakalım. Bu cümledeki notalardan birinin altında bir vurgu işareti (>) olduğunu görebiliriz. Bu aksan işareti bize bu notaya biraz daha vurgu yapmamızı söylüyor.
Dinamikleri temsil etmek için farklı harfler de kullanabiliriz.
Nota okumayı öğrenirken, sık sık dinamikleri sembolize eden harflerle karşılaşırsınız. Bu harfler bize herhangi bir zamanda ne kadar yumuşak veya yüksek sesle çalmamız gerektiğini söyler. Tipik olarak, bir besteci müzisyene niyetini bildirmek için bir harf yazacaktır.
En yaygın dinamik mektuplardan bazıları şunlardır K, M ve P .
Oyuncuya "orta ses" veya "orta yumuşak" demek için F veya P 'den önce M de koyabilirsiniz.
Müzik okurken dikkat edilmesi gereken diğer birkaç önemli dinamik sembol, bazen " diminuendo " olarak da adlandırılan kreşendo ve dekreşendo 'dur.
These stretched out ">" and"<" symbols represent gradual changes in volume over time.
Müzik okurken bir kreşendo sembolü gördüğünüzde, size giderek daha yüksek sesle konuşmanızı söyler.
Müzik okurken bir decrescendo sembolü gördüğünüzde, size yavaş yavaş daha yumuşak olmanızı söyler.
Bunu yukarıda öğrendiklerimizle bağdaştırırsak, bazen bir forte sembolü ( F ) ile bir piyano sembolüne ( p) dönüşen bir dekreşendo görürüz, bu da size yavaş yavaş yüksek sesten yumuşak sese geçmenizi söyler. Bu düzenlemeyi yumuşaktan yüksek sese doğru tam tersi şekilde de bulabilirsiniz.
Bazen müzik parçalarının üzerinde özel işaretler veya talimatlar bulabilirsiniz. Bunların sizi korkutmasına izin vermeyin.
Bunlar genellikle aranjör ya da besteci çalgıcıdan istediklerini ifade edecek doğru müzikal sembolü bulamadığı için vardır. Müziğin gerçek güzelliği, birbirimizle kolayca iletişim kurmamızı sağlayan geleneklere sahip olmamızdır, ancak hayal gücünün sınırı yoktur.
Eğer bir saksafoncunun belli bir notayı hırıldayarak çalmasını istiyorsanız, bunu yazabilirsiniz.
Eğer bir kemancının belli bir pasajı tuhaf bir şekilde geçmesini istiyorsanız, bestecinin bunu söylemesi için yer vardır!
Müzik okuma becerilerinizde giderek daha fazla ilerleme kaydettikçe, yoruma açık olan ve çaldığınız müziğe kendi özel tarzınızla hayat verme şansı sunan bu tanımlayıcılarla karşılaşacaksınız.
Yukarıdaki tüm bilgiler nota okumayı öğrenmek için harika bir temel oluşturabilir. Ancak, asıl önemli olan bu bilgiyi pratiğinizde kullanıp kullanamayacağınızdır.
İyi olan şey, müzik teorisi bilginizi genişletmek ve çalma becerilerinizi geliştirmek için kullanabileceğiniz ölçekler, akorlar, melodiler ve çok daha fazlasını içeren tonlarca ücretsiz piyano notası kaynağının çevrimiçi olmasıdır.
Ücretsiz notalar indirerek başlamanızı öneririz. Mary Had A Little Lamb 'in bu ücretsiz düzenlemesi gibi zaten bildiğiniz bazı kolay piyano notalarıyla başlayın.
Ayrıca, tüm deneyim seviyelerindeki müzisyenler için çeşitli benzersiz araçlara ve nota dosyalarına erişim sağlayan Music Notes uygulamasına da göz atabilirsiniz. Nota okuma yolculuğunuz boyunca düzenli kalmak için en yararlı uygulamalardan biridir.
Farklı bir dili konuşmayı öğrenmek gibi, nota okumayı öğrenmek de tonlarca tutarlı pratik gerektirir. Müzik okumayı gerçekten kavramak için, bunu mümkün olduğunca çok yapıyor olmanız gerekir.
Notaların nasıl okunacağına ilişkin bu makalenin sizin için yararlı olduğunu umuyoruz. Her gün pratik yaptığınızdan ve çevrimiçi yardımcı araçlar aradığınızdan emin olun. Kısa sürede notaları bir profesyonel gibi okuyacaksınız!
Bu dersimizde notaları biraz daha pekiştirip, daha iyi tanıyacağız.
Bu arada minik bir hatırlatma yapacak olursak,
Derslerimizi başından itibaren tamamıyla alıştırmaları da bitirerek ilerlersek derslerimiz çok daha faydalı olacaktır.
Pek çok kez ifade ettiğimiz gibi, bir dersi bitirmeden diğer dersimize geçmiyoruz.
Notalar ve değerlerini bir kez daha değerlendirelim :
Aşağıdaki tabloda GUIDO Müzik Notasyonunun en gelişmiş bugünkü şeklini görmektesiniz.
Bu nota değerlerini bilmemiz gerekmektedir.
NOTA AĞACI
Bu nota değerlerinin anlamı şudur :
Birlik (Tam ) Nota : 4 vuruşluk notadır.
Yarımlık Nota (1/2 lik) : 2 vuruşluk notadır.
1 Dörtlük Nota (1/4 lük) : 1 vuruşluk notadır.
1 Sekizlik Nota (1/8 lik) : Yarım vuruşluk notadır.
1/16 lık Nota : Çeyrek vuruşluk notadır.
1/32 lik Nota : Çeyreğin yarısı kadar olan notadır.
1/64 lük Nota : 1/32 değerin yarısı kadar olan notadır.
Geçen dersde belirttiğimiz gibi :
Nazari olarak bir dörtlük, bir sekizlik ya da bir onaltılık notalar,
uygulamalarda sadece dörtlük, sekizlik, onaltılık ya da
otuzikilik olarak adlandırılır.
Uygulamalarda bir (1) ifadesi kullanılmaz.
Bu bilgiler doğrultusunda Nota değerlerine göz atalım :
Re Notası Çalışması :
İkinci dersimizde Re perdesinin Neyimizde hangi pozisyona geldiğini biliyoruz.
Bir kez daha tanımlayacak olursak :
Re Notası, Portede gördüğünüz gibi dördüncü çizgidedir:
Kapatacağımız Perdeler :
SAĞ EL : Baş Parmağımız ve Orta Parmağımız.
SOL EL : Orta Parmağımız.
Alttaki Resmi inceleyiniz :
Re notasını hatırlamıyorsanız, tıklayınız.
Röpriz : Bir müzik yapıtının arka arkaya iki kez çalınacak ya da okunacak bölümüdür.
Bu sayfadaki portelerin başında ve sonunda röpriz işaretlerini görmekteyiz.
3. Dersimizden hatırlayacağınız gibi, röpriz işareti çaldığımız bölümü ya da satırı bir kez daha çalmamıza yarıyordu.
Re perdesi ile ilgili örnek alıştırma :
Metronom: 75
Bu çalışmamızda, virgül işareti konulmadığı için istediğimiz nota üzerinden nefes alabiliriz.
Videomuz:
Do Notası Çalışması :
Do Notası, Portede gördüğünüz gibi üçüncü aralıktadır:
Kapatacağımız Perdeler :
SAĞ EL : Baş Parmağımızi, İşaret Parmağımız ve Orta Parmağımız.
SOL EL : Orta Parmağımız.
Alttaki Resmi inceleyiniz :
Do perdesi ile ilgili örnek alıştırma :
Metronom: 75
Bu çalışmamızda, virgül işareti konulmadığı için istediğimiz nota üzerinden nefes alabiliriz.
Videomuz:
Si Notası Çalışması :
Si Notası, Portede gördüğünüz gibi üçüncü çizgidedir :
Kapatacağımız Perdeler :
SAĞ EL : Baş Parmağımız,İşaret Parmağımız,Orta ve Yüzük Parmağımız.
SOL EL : Orta Parmağımız.
Alttaki Resmi inceleyiniz :
Si perdesi ile ilgili örnek alıştırma :
Metronom: 75
Bu çalışmamızda, virgül işareti konulmadığı için istediğimiz nota üzerinden nefes alabiliriz.
Videomuz:
La Notası Çalışması :
La Notası, Portede gördüğünüz gibi ikinci aralıktadır:
Kapatacağımız Perdeler :
SAĞ EL : Baş, İşaret , Orta ve Yüzük Parmağımız.
SOL EL : İşaret ve Orta Parmağımız.
Alttaki Resmi inceleyiniz :
La perdesi ile ilgili örnek alıştırma :
Metronom: 75
Bu çalışmamızda, virgül işareti konulmadığı için istediğimiz nota üzerinden nefes alabiliriz.
Videomuz:
Sol Notası Çalışması :
Sol Notası, Portede gördüğünüz gibi ikinci çizgidedir :
Kapatacağımız Perdeler :
SAĞ EL : Baş Parmağımız, İşaret Parmağımız, Orta ve Yüzük Parmağımız.
SOL EL : İşaret, Orta ve Yüzük Parmağımız.
Diğer bir ifade ile tüm perdeler kapalı.
Alttaki Resmi inceleyiniz :
Sol perdesi ile ilgili örnek alıştırma :
Metronom: 75
Bu çalışmamızda, virgül işareti konulmadığı için istediğimiz nota üzerinden nefes alabiliriz.
Videomuz:
İki dörtlük notalarla ile ilgili minik alıştırma :
Metronom: 75
Bu çalışmamızda, virgül işareti konulmadığı için istediğimiz nota üzerinden nefes alabiliriz.
Videomuz:
Bir dörtlük notalar ile ilgili minik alıştırma 1 :
Metronom: 75
Bu çalışmamızda, virgül işareti konulmadığı için istediğimiz nota üzerinden nefes alabiliriz.
Nasıl çalışalım?
Videomuz:
Bir dörtlük notalar ile ilgili minik alıştırma 2 :
Metronom: 75
Bu çalışmamızda, virgül işareti konulmadığı için istediğimiz nota üzerinden nefes alabiliriz.
Videomuz :
Bir dörtlük notalar ile ilgili minik alıştırma 3:
Metronom: 75
Bu çalışmamızda, virgül işareti konulmadığı için istediğimiz nota üzerinden nefes alabiliriz.
Videomuz:
Bir dörtlük notalar ile ilgili minik alıştırma 4:
Metronom: 75
Bu çalışmamızda, virgül işareti konulmadığı için istediğimiz nota üzerinden nefes alabiliriz.
Videomuz:
Bir sekizlik notalarla ile ilgili
Metronom: 75
Bu çalışmamızda, virgül işareti konulmadığı için istediğimiz nota üzerinden nefes alabiliriz.
Videomuz:
Bir sekizlik notalarla ile ilgili minik alıştırma 2:
Metronom: 75
Bu çalışmamızda, virgül işareti konulmadığı için istediğimiz nota üzerinden nefes alabiliriz.
Nasıl çalışalım?
Videomuz:
Bir sekizlik notalarla ile ilgili minik alıştırma 3:
Metronom: 75
Bu çalışmamızda, virgül işareti konulmadığı için istediğimiz nota üzerinden nefes alabiliriz.
Videomuz:
Bir sekizlik notalarla ile ilgili minik alıştırma 4:
Metronom: 75
Bu çalışmamızda, virgül işareti konulmadığı için istediğimiz nota üzerinden nefes alabiliriz.
Videomuz:
Bir sekizlik notalarla ile ilgili minik alıştırma 5:
Metronom: 75
Bu çalışmamızda, virgül işareti konulmadığı için istediğimiz nota üzerinden nefes alabiliriz.
Videomuz:
Onaltılık notalarla ile ilgili minik alıştırma 1:
Metronom: 50
Videomuz:
Onaltılık notalarla ile ilgili minik alıştırma 2:
Metronom: 50
Bu çalışmamızda, virgül işareti konulmadığı için istediğimiz nota üzerinden nefes alabiliriz.
Videomuz:
Nokta işareti, bir notadan sonra, süresini yarısı kadar artırmak için kullanılan işaretin adıdır.
Aşağıdaki portede 1 lik nota için nokta işaretini görmektesiniz:
1 lik notanın dört vuruşluk bir nota olduğunu biliyoruz; nokta işareti olduğu için yarısı kadar artıracağız.
Toplamda 6 vuruşluk bir notamız olacak.
Aşağıdaki portede iki dörtlük nota için nokta işaretini görmektesiniz:
2 dörtlük notanın iki vuruşluk bir nota olduğunu biliyoruz; nokta işareti olduğu için yarısı kadar artıracağız.
Toplamda 3 vuruşluk bir notamız olacak.
Aşağıdaki portede bir dörtlük nota için nokta işaretini görmektesiniz:
1 dörtlük notanın bir vuruşluk bir nota olduğunu biliyoruz; nokta işareti olduğu için yarısı kadar artıracağız.
Toplamda 1,5 vuruşluk bir notamız olacak.
Aşağıdaki portede bir sekizlik nota için nokta işaretini görmektesiniz:
1 sekizlik notanın yarım vuruşluk bir nota olduğunu biliyoruz; nokta işareti olduğu için yarısı kadar artıracağız.
Toplamda 0,75 vuruşluk bir notamız olacak.
Aşağıdaki notalarda nokta işaretini görmektesiniz.
Noktalı notalarla ile ilgili minik alıştırma 1:
Metronom: 75
Videomuz:
Noktalı notalarla ile ilgili minik alıştırma 2:
Metronom:75
Videomuz:
Aynı ritm şeklinin iki notasına eşdeğer olan üç nota öbeğidir.
Daha açık bir ifade ile bir notanın değerini üç eşit zamana bölünmesini gösteren işarettir.
Aşağıdaki portelerde Üçleme nota örneklerini görmektesiniz :
Üçleme notalarla ile ilgili minik alıştırma 1:
Metronom: 1 dörtlük nota için 60
Videomuz:
Üçleme notalarla ile ilgili minik alıştırma 2:
Metronom: 1 dörtlük nota için 75
Videomuz:
Üçleme notalarla ile ilgili minik alıştırma 3:
Metronom: 1 dörtlük nota için 50
Videomuz:
Üçleme notalarla ile ilgili minik alıştırma:
Metronom:75
Videomuz:
4. Dersimizi burada tamamladık.
Alıştırmaları daha da ağır tempolarla çalışabilirsiniz.
Daha sonra hızlandıra hızlandıra defalarca çalışınız.
Ezberleyecek seviyeye gelinceye kadar çalışınız.
Bu Ders Sonundaki Hedeflerimiz :
- Nota değerlerini öğrenmiş olmak.
- Derslerimizdeki notaların isimlerini ve yerlerini ezberlemiş olmak.
- Notaların zamansal ifadelerini ezberlemiş olmak.
- Minik alıştırmaları tamamlamış olmak.
- Nokta işaretini öğrenmek ve alıştırmaları tamamlamak.
- Triole işaretini öğrenmek ve alıştırmaları tamamlamak.
Bu hedefleri tamamladıktan sonra diğer derse geçebilirsiniz.
Sayfa Başı
© www.neyzenim.com Neyzen Zeki Sözen
If you're seeing this message, it means we're having trouble loading external resources on our website.
Bağlandığınız bilgisayar bir web filtresi kullanıyorsa, *.kastatic.org ve *.kasandbox.org adreslerinin engellerini kaldırmayı unutmayın.
TEMEL MÜZİK EĞİTİMİ DERS NOTLARI
Müzik Nedir?
*Müzik hakkında çok fazla tanım vardır. Hepsi de kabul edilebilir tanımlardır, ancak hepsini içine alacak genel bir tanım yapmak oldukça zordur. Ancak yine de tanımlamaya çalışırsa şöyle diyebiliriz: Müzik, insanların hislerini, düşüncelerini, doğadan aldıklarını ve bazen de salt doğayı anlatan, ifade eden, düzenlenmiş seslerdir. En ilkel çağlardan beri var olduğu bilinmektedir.
Eski Yunan Felsefesinde müziğin etkisi yoğun olarak görülür. Nitekim; Musiki-musika-muzika-müzik kelimeleri Yunanca kökenlidir. Yunan alfabesinde m-o-u-s-a harfleriyle yazılan ve musa diye okunan peri anlamındaki kelimenin sonuna gelen –ike veya –ika takısı, o kelimeye konuşulan dil anlamını kazandırır; Elenika (Yunanca), Turkika (Türkçe), İtalika (İtalyanca) örneklerinde olduğu gibi. Musa’ya eklenen –ike takısı, peri sözcüğüne de perilerin konuştuğu dil anlamını verir.( ta musiké ) Mûsikiye daha sonraları toplumumuzda İslâmi terimle meleklerin dili denilmiştir.(Elest bezmi’nin avazesi) Bu durum, müziğe eski çağlardan itibaren batıda da doğuda da tanrısal özellikler atfedildiğini gösterir.
Müzik; hem bir sanat hem de bir bilimdir. Duygusal olarak algılanışının yanı sıra akıl ile de kavranabilir. Bu özelliği ile bireyin ve toplumun duyuş ve biliş açısından durumunu belirlediği gibi, gelişim ve değişimini de sağlayan organik bir yapıdır. Sesin en güzel şekli müzik ile dile gelir. Resim, renklerin birleşmesinden; şiir, kelimelerin kaynaşmasından nasıl oluşuyorsa; müzik de seslerin, duygu, düşünce ve heyecanımızı anlatmak üzere belli bir estetik anlayışına göre seçilip işlenmesinden oluşmaktadır.
Ses
Herhangi bir cisimden çıkan ses dalgalarının hava aracılığıyla kulağımıza ulaşmasına ses denir. İnsan kulağı 20 ve 20.000 Mhz arasındaki sesleri duyabilmektedir. Sesin özellikleri şöyle sıralanabilir:
1.Sesin Yüksekliği: Seslerin tizliğini(inceliğini) ve pesliğini (kalınlığını) ifade eder.
2.Sesin Tınısı: Sesin ayırt edilebilme özelliği olan rengi-kişiliğidir. örnek, insan sesi,keman sesi, piyano sesi
3.Sesin şiddeti(Gürlük): Sesin kuvvetliliğini ve hafifliğini ifade eder.
4.Sesin sürekliliği: Sesin zaman içindeki yayılımını ifade eder. Uzunluk ve kısalığını belirtir.
5.Sesin Vurgusu: İfade ve yorum itibariyle seslerin vurgulanmasıdır.
Ritim
Seslerin belirli bir süre içerisinde ahenkli ve düzenli sıralanmasını sağlayan unsurdur.
Solfej
“okuma” anlamına gelir. Notaları adlarıyla, sesleriyle ve süreleriyle okumaya denir.
Bona
Sesleri sadece adları ve süreleriyle okumaya denir.
Vuruş
Bir müzik yapını okurken süreleri oranlayıp ölçülendirebilmek için uygulanan yönteme vuruş denir. Vuruş ölçü esas alınarak yapılır.El, ayak veya başka materyallerle uygulanabilir.
Porte
*Notaların üzerine yazıldığı beş çizgi, dört eşit aralıktan oluşan şekle porte ya da dizek adı verilir. Notalar portenin üzerinde aldıkları yere göre birbirinden ayırt edilir.
Nota
Nota sözcük olarak Latince kökenlidir. Not kayıt anlamında kullanılır. Sesleri kayır etmekle ilgili bir terimdir. Bugün kullandığımız evrensel nota dili ve porte 11. yüzyılda İtalya’ da bir rahip ve müzik adamı olan Guido d’Arezzo Tarafından bulunmuştur. Notaya isimlerini veren bir ilahinin her mısrasının ilk hecesidir. Bu sıralama daha sonra si sesinin eklenmesiyle ve 17.yy da Donun UT kelimesinin yerini almasıyla şöyle sıralanmıştır: Do, re, mi, fa, sol, la, si. La sesinin uluslararası bir standarda kavuşturulmasıyla frekansı 440 Hz. olarak saptanmıştır. La notasının temel alınmasının nedeni bebeklerin ilk doğduğunda la sesi çıkarmalarıdır.
*Seslerin yüksekliklerini ve sürelerini gösteren işaretlere nota denir. Şöyle düşünebiliriz: Yazıdaki harflerin yerine müzikte notalar vardır. Her nota belli bir sesi işaret eder. Nota okumayı bilen bir kişi, notalara bakarak hem o sesin yüksekliğini (incelik-kalınlık ayrımını), hem de o notanın ne kadar süreyle devam edeceğini (çalınacağını ya da söyleneceğini) anlar. (Bkz.Örn 1)
7 adet nota ismi vardır: Do-Re-Mi-Fa-Sol-La-Si. Bu notalar İngiliz sistemine göre harflerle de adlandırılır. Sırasıyla şöyledir: Do:C, Re:D, Mi:E, Fa:F, Sol:G, La:A, Si:B. (Bkz. Örn 2)
Do Re Mi Fa Sol La Si Do
Anahtarlar
*Nota adlarıyla belirtilen kesin ses yüksekliklerinin tam olarak bilinebilmesi, daha basit bir deyişle notaların okunabilmesi, ayırt edilebilmesi için kesinlikle gerekli olan araçlardan biri de anahtardır.
Başında anahtar görmediğimiz bir dizekte yer alan notalara isim veremeyiz. 3 çeşit anahtar vardır: Sol, Fa ve Do.
Sol Anahtarı
Sol anahtarı adını sol notasından alır. Portenin ortasından (alttan 2. Çizgiden) başlar ve dolayısıyla burada yer alan nota “sol” adını alır. (Bkz.Örn. 3)
Fa Anahtarı
Kalın sesleri göstermek için kullanılır. Anahtarın iki noktası arasından geçen çizgi portede “Fa” notasını gösterir. Diğer notalar buna göre isimlendirilir. (Bkz. Örn. 4)
Do Anahtarı
Portenin 1., 2., 3. ve 4. çizgilerinden başlayarak yazılmak üzere dört türü vardır. Anahtarın ortasındaki birleşim yerindeki çizgiye “Do” notası yazılır. Diğer notalar buna göre adlandırılırlar. (Bkz. Örn. 5)
Nota Değerleri
*Bir notayı gördüğümüz zaman sadece o sesin yüksekliğini değil, ne kadar süreyle çalınacağını da düşünmek zorundayız. Nota yazısı sadece ses yüksekliğini değil, sesin uzunluğunu da belirtir. Porte üzerinde sıralanış biçimlerinden notanın yüksekliğini ayırt ettiğimizi daha önce söylemiştik.
Notaların şekillerinden de o notanın değerini (süresini), yani, ne kadar süreyle çalınacağını anlarız.
Günümüzde kullanılan en uzun nota, birlik notadır. Birlik nota 4 vuruş süresince uzar. (Bir şarkıya el ya da ayak vurarak eşlik ettiğimizde aslında o şarkının vuruşlarını veririz. Vuruş dediğimiz şey, belirli bir ritimde art arda sıralanan birimlerdir. Düzenli kalp atışını ya da saat tik-taklarını örnek verebiliriz.) Birlik nota, şu şekilde gösterilir: (Bkz. Örn. 6)
Portenin hangi çizgisi üzerinde yer alırsa alsın, bu içi boş şekli gördüğümüzde, o notanın 4 vuruş süresince uzayacağını anlarız.
Birlik, yani 4 vuruşluk notayı zaman olarak ikiye bölersek iki vuruşluk notalar elde ederiz. İki vuruşluk notalara verilen isimse “ikilik nota”lardır. İkilik nota şu şekille ifade edilir: (Bkz. Örn. 7)
(Burada önemli iki noktayı anlamak gerekir: Birincisi; nota ismi (Örn; do,re,mi vs.) ile nota süresinin ismini karıştırmamak gerekir. Birlik ya da ikilik olarak adlandırdığımız şey, “nota süresi” nin ismidir. İkincisi nokta şudur; “nota süresi” ile “nota süresinin ismi” karıştırılmamalıdır. Örneğin, yukarıda anlatıldığı gibi birlik nota, bir vuruş değil, 4 vuruştur. “Birlik” nota süresinin adıdır.)
İkilik notayı vuruş olarak ikiye böldüğümüzde iki tane dörtlük (bir vuruşluk) nota elde ederiz. (Bkz. Örn. 8)
Dörtlük nota ikiye bölündüğünde iki tane yarım vuruşluk nota elde edilir. Bu yarım vuruşluk notalar sekizlik olarak adlandırılır. (Bkz. Örn. 9)
İki ya da daha fazla yarım vuruşluk (sekizlik) nota yan yana geldiğinde gruplamanın daha rahat yapılabilmesi ve daha rahat okunabilmesi için, genellikle şu şekilde kuyrukları birleştirilerek yazılır: (Bkz. Örn. 10)
Bu yazım şekli notanın süresini değiştirmez. Yarım vuruşu ikiye bölersek de iki tane çeyrek vuruşluk (onaltılık) nota elde ederiz. İki ya da daha fazla yarım vuruşluk nota yan yana geldiğinde oluşan yazım farkı, bundan sonra böleceğimiz notalarda da geçerlidir. (Bkz. Örn. 11)
Onaltılık notayı ikiye böldüğümüzde otuzikilik (1/8 vuruşluk), otuzikiliği böldüğümüzde altmışdörtlük, altmışdörtlüğü böldüğümüzde ise yüzyirmisekizlik nota elde ederiz. (Bkz. Örn. 12) Ancak altmışdörtlükten sonraki notalar çok seyrek kullanılır.
Uzatma İşaretleri
Uzatma Noktası
*Herhangi bir notanın “yanına” konulan nokta, o notayı kendi değerinin yarısı kadar uzatır. Örneğin, iki vuruşluk bir nota kendi değerinin yarısı kadar uzayacağı için 3 vuruş olarak, bir vuruşluk bir nota ise, bir buçuk vuruş olarak çalınır ya da okunur. (Bkz. Örn. 13)
*Bazen ölçü zamanının olması gereken yerde sembol görürüz. Bu sembol de “Dört dörtlük” (Bkz. Örn. 30). Sürelerin vuruşları ise belirli bir Örn. 31)
*Bu terimlerden en çok kullanılanlar şunlardır:
Grave - Çok Ağır
Largo - Geniş
Adagio - Acele Etmeden
Andante - Yürük
Moderato - Orta Hızda
Allegretto - Oldukça Hızlı
Allegro - Hızlı
Vivace - Canlı
Presto - Çok Hızlı
*Yukarıdaki diziyi majör dizide aralıkların sıralanışına göre incelersek, son iki aralığa kadar “2 tam 1 yarım, 3 tam 1 yarım” sıralanışına uygun olduğunu görürüz. Dizinin sondan ikinci aralığında, tam aralık yer almalıdır. Oysa burada mi-fa sesleri kullanılmıştır. Mi ve fa arasında yarım aralık vardır. Aynı şekilde fa ve sol sesleri arasında da tam aralık vardır. Ancak diziye göre istenen yarım aralıktır. Bu aralıkları dizide istenen hale getirmek için ilk önce mi-fa sesleri arasındaki yarım aralığı tam aralığa çıkarmamız gereklidir. Eğer “fa” sesini yarım perde tizleştirirsek, mi-fa arasındaki yarım aralığa bir yarım daha ekleyerek tam aralık haline getirmiş oluruz. (Yarım perde tizleşen “fa” sesi “mi” sesinden uzaklaşacak, dolayısıyla aralarındaki aralık artarak tam perdeye dönüşecektir.) “Fa” sesini yarım perde tizleştirmek için yapılması gereken “fa”ya diyez koymaktır. Böylece mi-fa# arası tam ses, fa#-sol arası ise yarım ses sayılacağı için, dizi doğru bir şekilde tamamlanmış olur. (Bkz. Örn. 51)
Sesleri; zaman içindeki uzunlukları bakımından birbirlerinden ayırmak, yani isteğe göre uzatıp kısaltmak için, farklı işaretler ile gösteririz. Bu işaretlere süre değerleri denir. Sesli ve sessiz olmak üzere iki türlü süre değeri vardır.
Birlik Nota (Dört vuruşluk nota – Tam nota): Günümüzde herhangi bir müzik yazısında kullanılan en uzun nota, birlik notadır. Birlik notada, 2 tane ikilik, 4 tane dörtlük, 8 tane sekizlik, 16 tane on altılık, 32 tane otuz ikilik ya da 64 tane altmış dörtlük nota bulunur. | |
İkilik Nota (İki vuruşluk nota): İkilik notada; 2 tane dörtlük, 4 tane sekizlik, 8 tane on altılık, 16 tane otuz ikilik, 32 tane altmış dörtlük nota bulunur. | |
Dörtlük Nota (Bir vuruşluk nota): Dörtlük notada; 2 tane sekizlik, 4 tane on altılık, 8 tane otuz ikilik, 16 tane altmış dörtlük nota bulunur. | |
Sekizlik Nota (Yarım vuruşluk nota): Sekizlik notada; 2 tane on altılık, 4 tane otuz ikilik, 8 tane altmış dörtlük nota bulunur. | |
On Altılık Nota (Çeyrek vuruşluk nota): On altılık notada; 2 tane otuz ikilik, 4 tane altmış dörtlük nota bulunur. | |
Otuz İkilik Nota: 2 adet altmış dörtlük nota bulunur. | |
Altmış Dörtlük Nota: 2 adet yüz yirmi sekizlik nota bulunur. (Yüz yirmi sekizlik nota değeri çok az rastlandığı için, teorik bir bölünme olarak kabul edilir. * Bu değere örnek eser olarak Beethoven’in Op.81 Piyano sonatının ikinci bölümünü gösterebiliriz.) | |
Brevis Notası: Bugün seyrek de olsa kullanılır. Tam notanın 2 katıdır. |
Değerlerin birbirleriyle ilişkisini gösteren şema (Nota ağacı)
Notaların ve susların sağ tarafına konulur ve değerlerini yarı değerleri kadar uzatır.
Nota çoğaltma noktası
Aynı isim ve yükseklikteki notaları bağlı olarak ayırmadan okuyacağımızı gösterir. Böylece notanın değeri, bağ ile bağlanan nota kadar uzamış olur.
Nota uzatma bağı
İki eşit parçaya bölünebilen süre değerinin üç eşit parçaya bölünmesidir. Üç eşit değerden meydana gelen bir gruptur ve nota değerinin toplam süresi tam nota değerine eşit olup hiçbir zaman noktalı bir nota değerine eşit olamaz. Ortadaki nota değerinin üstüne ya da altına 3 rakamı yazılır.
Triole (üçleme)
Notaların ve susların değerini kendi değerlerinin yarısı ve yarısının yarısı kadar uzatır.
Nota çift çoğaltma noktası
Puandorg (Point d’orgue ya da Fermata) ya da Puandare (Point d’arret), resimde olduğu gibi gösterilir. İsteğe bağlı olarak notanın ya da susun uzatılacağını gösterir. Normal uzunluklarının iki katı kadar uzatıldıkları da görülmektedir, çoğunlukla bir yapıtın, bir bölümün son notaları üzerinde görülür. Bir notanın üzerinde bulunduğunda Puandorg, sus ya da ölçü çizgisi üzerinde bulunduğunda ise Puandare adını alır.
Puandorg ve puandare
Not: Suslar, uzatma noktaları ya da puandare ile birlikte kullanılabilirler, ama bağ ile birbirine bağlanamazlar.
Kaynak: Nail Yavuzoğlu, “Uygulamalı Müzik Teorisi-1”
gelişim planı örnekleri 2022 doğum borçlanmasi ne kadar uzaktaki birini kendine aşık etme duası 2021 hac son dakika allahümme salli allahümme barik duası caycuma hava durumu elle kuyu açma burgusu dinimizde sünnet düğünü nasil olmali başak ikizler aşk uyumu yht öğrenci bilet fiyatları antalya inşaat mühendisliği puanları malta adası haritada nerede