Oruçluyken gusul

Oruçluyken Gusul

oruçluyken gusul

Oruçluyken gusül alınır mı? Oruçken banyo yapılır mı? Diyanet açıkladı

Mübarek Ramazan Ayının gelmesiyle tüm Türkiye'de vatandaşlar oruç tutmanın heyecanını yaşanıyor. Ramazan ayı boyunca idrak edilen oruç ibadeti ile ilgili bazı detaylar merak ediliyor. Orucu bozan ve bozamayan durumlar tartışılırken en çok merak edilenler arasında oruçluyken banyo yapılır mı? şeklinde oldu. Oruçlu iken gusül alınır mı? sorusu ise ağıza ve buruna su kaçma riski olduğundan müminleri endişelendirmektedir. Oruç tutan vatandaşlar orucu bozan şeyleri merak edip araştırıyor. Peki oruçlu iken gusül alınır mı? Diyanet'in oruçluyken banyo yapmak ve gusül almak üzerine bilgilendirmesi haberimizin içindedir.

ORUÇLUYKEN BANYO YAPILIR MI?

Diyanet İşler Başkanlığ'nın konu ile ilgili bilgilendirmesi şöyle;

Ağız ve burnundan su girip de sindirim organına ulaşmadıkça oruçlu kimsenin yıkanması, orucuna zarar vermez. Nitekim Hz. Âişe ve Ümmü Seleme, Hz. Peygamberin (s.a.s.) Ramazan&#;da imsaktan sonra yıkandıklarını haber vermişlerdir (Buhârî, Savm, 25). Bu itibarla, ağız ve burundan mideye su kaçırmamak şartıyla oruçlu kişi yıkanabilir (el-Fetâva&#;l-Hindiyye, I, ).

ORUÇLU İKEN GUSÜL ALINIR MI?

Oruçluyken gusül abdesti almakla ilgili Diyanet'in fetvası şu şekilde:

Cünüplük oruç tutmaya engel değildir. İster cünüp olmayı gerektiren hâl, oruca başlanmadan gerçekleşmiş olsun, ister ihtilam olma gibi orucu bozmayan bir sebeple oruçlu iken gerçekleşmiş olsun fark etmez. Ancak cünüp olan kişi, bir an önce yıkanıp temizlenmelidir. Cünüp iken üzerinden bir namaz vakti geçmemelidir. Guslün bir namaz vaktinden daha fazla süreyle ertelenmesi günahtır. Çünkü geciktirilirse namaz terk edilmiş olur (İbn Âbidîn, Reddü&#;l-muhtâr, III, ).

Oru&#;luyken gus&#;l abdesti alınır mı, nasıl alınır? Diyanet bilgisi

Haberin Devamı

Ramazan ayında oruç ibadetini yerine getiren müslümanlar için gusül abdesti konusu da ayrı bir önem taşıyor. Oruçlu değilken alınan gusül abdesti ile oruçluyken alınan gusül abdesti farklılık gösterirken, Diyanet oruçluyken gusül abdesti alınır mı, nasıl alınır sorularına şu şekilde açıklık getiriyor

oruçluyken gusül abdesti alınır mı?

Din İşleri Yüksek Kurulu resmi sitesinde yer alan bilgilere göre, guslederken ağza ve burna su vermek farzdır. Ağza verilen suyu boğaza kadar ulaştırıp çalkalamak ve burna verilen suyu da iyice çekmek sünnettir. Bu hüküm oruçlu olmayan kimseler içindir. Oruçlu olanların, boğaza veya genze su kaçma ihtimali olduğu için böyle yapmaları uygun olmaz. Onlar gusülde ağza ve burna su verirken mübalağa etmeyip abdestte yaptıkları gibi yaparlar (İbn Âbidîn, Reddü’l-Muhtâr, I, , ).

Haberin Devamı

SÜNNETE UYGUN GUSÜL ABDESTİ NASIL ALINIR?

gusül abdesti ağza su alıp boğaza kadar çalkalamak, burna su çekmek ve bütün vücudu hiç kuru yer bırakmayacak şekilde yıkamak suretiyle yapılır. Burada sayılan işlemler Hanefîlere göre guslün farzlarıdır. Birinin eksik bırakılması hâlinde gusül geçersiz olur. Guslün bu farzlarından başka bir de sünnetleri vardır.

Sünnetleri de yerine getirilerek gusül şöyle yapılır:

Gusletmek isteyen kimse niyet ederek besmele çeker. Ellerini yıkar, vücudunda bir necaset/maddî kirlilik var ise onu temizler, avret yerlerini yıkar. Sonra sağ eli ile üç defa ağzına su vererek iyice çalkalar, daha sonra üç defa burnuna su çekerek temizler ve namaz abdesti gibi abdestini tamamlar. Sonra da vücudunun her tarafını iyice yıkar. Guslettiği yerde su birikiyorsa, son olarak ayaklarını yıkayıp guslünü tamamlar.

Oru&#;luyken boy abdesti alınır mı? Gus&#;l abdesti almak orucu bozar mı?

Haberin Devamı

Boy abdesti nedir ve nasıl alınır?

Diğer adı gusül abdestidir, manen ve maddi bir şekilde temizlenme ibadetidir. Gusül alınması gereken özel durumlar vardır ve gusül alınmadığı takdirde yapılan ibadetler geçersiz sayılır. Bu nedenle oldukça önemlidir. Kişi buna dikkat etmelidir. Peki gusül abdesti nasıl alınır?

Oruçlu iken boy abdesti almak orucu bozar mı?

Oruç için sahura kalktınız ve sahurunuzu yaptınız fakat boy abdesti almanız gerekiyor. Uyudunuz ve uyumadan önce orucunuz için niyet ettiniz sabah kalktığınızda boy abdestinizi alabilirsiniz. Alırken bir miktar dikkat etmeniz önemlidir. Ağıza su verildiğinde gargara yaparken boğazınıza suyun kaçmamasına özen gösterin. Burnunuzdan suyu çekerken genzinize gitmemesi için dikkatli davranın. Kısacası oruçluyken boy abdesti almanızda bir sorun yoktur.

Haberin Devamı

Oruçluyken banyo yapılır mı?

Havalar bu kadar sıcakken uzun saatler oruç tutmak kişiyi zorlayabilir. Terleyebilir ve yıkanmak isteyebilir. Bu süreçte oruçluyken banyo yapılabilir. Banyo yapmak orucu bozmaz fakat boy abdesti gibi bunda da dikkat edilmesi gerekiyor. Ağıza, burna su verilirken dikkatli olunmalı, boğazınıza kaçmamasına özen göstermelisiniz. Aksi takdirde orucunuz bozulabilir.

Oruçluyken gusul abdesti alınır mı, nasıl alınır? (Diyanet )

Ramazan ayında gusül (boy abdesti) alırken dikkat edilmesi gerekenler.
Oruçluyken gusul abdesti alınır mı, nasıl alınır?

Uykuda ihtilam olmak orucu bozmaz. Ancak bir vakit namazı kaçıracak kadar cünüb durmak caiz değildir. Bu bakımdan oruçlu iken de gusül abdesti alınmalıdır. Ancak ağıza su verince gargara yapılmaz. Sadece ağıza suyu alıp boşaltırsınız. Bir ibadet açıklanırken, onun en mükemmeli anlatılır. Ancak başka bir ibadetle ilgisi olunca ona göre hareket etmek gerekir. Oruçlu kimsenin gusül ve abdest alması da bunlardan biridir. Yıkanmak, duş almak, yüzmek orucu bozmaz. Ancak ağza kontrolsüz su kaçırmamak ve yutmamak şartıyla. Rivayetlere göre Peygamber Efendimiz (asm) oruçluyken gusül almış, yıkanmıştır. Ağız çalkalamak, orucu bozmaz. Ağıza alınan su yutulursa oruç bozulur. Oruçlunun ağız ve burun temizliği yaparken dikkat edeceği husus, içeriye su kaçırmamasıdır. İçeriye su kaçmayacak şekilde ağzına ve burnuna su vermelidir. Hata ile boğaza su kaçarsa oruç bozulur kaza gerekir, kefaret gerekmez.

Oruçluyken Cünüp Olmak Orucu Bozar mı?

Uykuda ihtilam olmak yani cünüp olamak orucu bozmaz. Ancak bir vakit namazı kaçıracak kadar cünüb durmak caiz değildir. Bu bakımdan oruçlu iken de gusül abdesti alınmalıdır. Ancak ağıza su verince gargara yapılmaz. Sadece ağıza suyu alıp boşaltımak yeterlidir.

Oruçlu Bir Kimsenin Guslederken Ağza ve Burna Su Vermesinin Ölçüsü Nedir?

Guslederken ağza ve burna su vermek farzdır. Ağza verilen suyu boğaza kadar ulaştırıp çalkalamak ve burna verilen suyu da iyice çekmek sünnettir. Bu hüküm oruçlu olmayan kimseler içindir. Oruçlu olanların, boğaza veya genze su kaçma ihtimali olduğu için böyle yapmaları uygun olmaz. Onlar gusülde ağza ve burna su verirken mübalağa etmeyip abdestte yaptıkları gibi yaparlar. 

Banyo Yapmak Orucu Bozar mı?

Yıkanmak, banyo yapmak, duş almak, yüzmek orucu bozmaz. Ancak ağza kontrolsüz su kaçırmamak ve yutmamak şartıyla. Rivayetlere göre Peygamber Efendimiz oruçluyken gusül almış, yıkanmıştır.

Ağız çalkalamak, orucu bozmaz. Ağıza alınan su yutulursa oruç bozulur. Oruçlunun ağız ve burun temizliği yaparken dikkat edeceği husus, içeriye su kaçırmamasıdır. İçeriye su kaçmayacak şekilde ağzına ve burnuna su vermelidir. Hata ile boğaza su kaçarsa oruç bozulur kaza gerekir, kefaret gerekmez.

6) Cünüp, Hayız ve Nİfas Hâllerİnde Sabahlamak

Arama:     

7) Tenkİye Yapmak &#;&#; 4) Allah'a ve Peygamber'e (s.a.a) Yalan İsnatta Bulunmak

Cünüp olan kimse, [ramazan ayında] sabah ezanına kadar kasten gusül etmez veya vazifesi teyemmüm etmek olan kimse kasten teyemmüm etmezse, o günün orucunu tamamlamalı ve onun yerine başka bir oruçta tutmalıdır. O günün kaza mı yoksa ceza mı olduğu belli olmadığından, hem ramazan ayının o günkü orucunu hem de onun yerine tuttuğu orucu, boynunda olan vazife niyetiyle ( ma fi zimme) yerine getirmeli, kaza niyeti de etmemelidir.

Ramazan ayı orucunun kazasını tutmak isteyen kimse, bilerek sabah ezanına kadar cünüp kalırsa, o günün orucunu tutamaz. Bilerek olmazsa tutabilir, fakat ihtiyat tutulmamasındadır.

Ramazan ayı orucu ve kazası dışında -farz ve müstehap oruçlarda- cünüp olan kimse, sabah ezanına kadar bilerek cünüp halinde kalırsa, o günün orucunu tutabilir.

Ramazan ayı gecesinde cünüp olan kimse, bilerek gusletmez ve vakit daralırsa, teyemmüm alarak orucunu tutmalıdır, tutuğu oruç da sahihtir.

Eğer cünüp olan kimse, ramazan ayında gusletmeyi unutur ve bir gün sonra hatırlarsa, o günün orucunu kaza eder. Ama eğer birkaç gün sonra hatırlarsa, cünüp hâlinde tuttuğunu kesin olarak bildiği günlerin orucunu kaza etmelidir. Meselâ cünüplü iken üç gün mü, yoksa dört gün mü oruç tuttuğunu bilmezse, üç günün orucunu kaza etmesi gerekir.

Ramazan ayı gecesinde gusül veya teyemmümden hiçbiri için vakti olmayan kimse kendisini cünüp ederse, orucu batıl olduğu gibi üzerine kaza ve keffaret de farz olur.

Gusül etmek için vaktin olmadığını bildiği halde kendini cünüp eder ve teyemmüm alırsa veya vakti olduğu halde bilerek guslü geciktirir ve vakit daralır bu yüzden de teyemmüm alırsa, günahkâr olmakla birlikte orucu sahihtir.

Ramazan ayı gecesinde cünüp olan kimse, uyuduğu zaman sabah ezanına kadar uyanamayacağını bilirse, farz ihtiyat gereği uyumamalıdır. Ama eğer uyur ve sabaha kadar da uyanmazsa, o günün orucunu tamamlamalıdır. Ayrıca hem kaza, hem de keffaret farz olur.

Cünüp olan bir kimse, ramazan ayı gecesinde uyuduktan sonra uyanır ve tekrar uyuduğunda sabah ezanından önce gusletmek için uyanacağına ihtimal verirse, tekrar uyuyabilir.

Ramazan ayı gecesinde cünüp olan ve uyuduğu takdirde sabah ezanından önce uyanacağına emin olan bir kimse, uyandıktan sonra gusletmeyi kararlaştırıp bu kararla uyur ve sabah ezanına kadar da uyanamazsa, orucu sahihtir.

Ramazan ayı gecesinde cünüp olur ve ezandan önce uyanacağına emin olmadan uyursa, uyandığında gusletmesinin gerektiğinin farkında olmazsa, uyur ve sabah ezanına kadar da uyanmazsa, ihtiyat gereği orucunu kaza etmesi farzdır.

Ramazan ayı gecesinde cünüp olan ve uyuduğunda sabah ezanından önce uyanacağını bilen veya ihtimal veren bir kimse, uyandıktan sonra gusletmek istemediği halde uyur ve [sabah ezanına kadar da] uyanmazsa, o günün orucunu tamamlamalıdır. Orucun kazası ve keffareti de farz olur. Ayrıca kalktıktan sona gusül alıp almama konusunda tereddütte olan kimse için de, farz ihtiyat gereği hüküm aynıdır.

Ramazan ayı gecesinde cünüplü iken uyuyup sonra uyanan kimse, ikinci kez uyuduğunda sabah ezanından önce uyanacağını bilir veya ihtimal verirse, eğer gusletmek kararıyla tekrar uyur ve sabah ezanına kadar uyanmazsa, o günün orucunu kaza etmelidir. İkinci kez uykudan uyanıp, üçüncü kez uyuyan kimsede de hüküm aynen geçerlidir ve ihtiyat gereği keffaret vermesi müstehaptır.

İnsanın ihtilâm olduğu uyku birinci uyku sayılır. Şu halde uyandıktan sonra yeniden yatar ve sabah ezanına kadar uyanamazsa, bir önceki meselede denildiği gibi, o günün orucunu kaza etmelidir.

Ramazan günü içinde ihtilâm olan kimsenin he-men gusletmesi farz değildir.

Ramazan ayında sabah ezanından sonra uyanıp, ihtilâm olduğunu gören kimse, ezandan önce ihtilâm olduğunu bilse dahi orucu sahihtir.

Ramazan ayının orucunu kaza etmek isteyen bir kimse, sabah ezanından sonra uyanır, cünüp olduğunu görür ve sabah ezanından önce cünüp olduğunu bilirse, o günü, ramazan ayı orucunun kazası niyetiyle oruç tutabilir.

Sabah ezanından önce hayız veya nifas kanı kesilen ama bilerek gusletmeyen veya vazifesi teyemmüm ol-duğu hâlde bilerek teyemmüm etmeyen kimse, o günün orucunu tamamlamalı, kazasını da tutmalıdır. Ramazan ayı orucunun kazasını tutarken bilerek gusül veya teyemmüm etmezse, farz ihtiyat gereği o gün oruç tutamaz.

Sabah ezanından önce hayız veya nifas hâlinden çıkan bir kadının, bilerek gusletmez ve vakit dar olursa, teyemmüm etmelidir, o günün orucu da sahihtir.

Sabah ezanından önce hayız veya nifas kanı kesilen bir kadın, gusül için vakit yoksa teyemmüm etmelidir. Fakat sabah ezanına kadar uyanık kalmasına gerek yoktur. Vazifesi teyemmüm olan cünüp kimse için de hükmü aynıdır.

Ramazan ayında sabah ezanına yakın bir zamanda hayız veya nifas kanı kesilen kadının gusül ve teyemmümden hiçbirisi için vakti olmazsa, orucu sahihtir.

Eğer kadın sabah ezanından sonra hayız veya nifas kanından temizlenir ya da günün ortasında hayız veya nifas kanı görürse, akşama yakın bir zamanda olsa bile orucu batıl olur.

Hayız veya nifas guslünü unutup, bir veya birkaç gün sonra hatırlayan kadının tuttuğu oruçlar sahihtir.

Ramazan ayında sabah ezanından önce hayız veya nifas kanı kesilen bir kadın, ihmalkârlık sonucu sabah ezanına kadar guslü terk eder ve vakit daraldıktan sonra da teyemmüm etmezse, o günün orucunu tamamlamalı ve kazasını da tutmalıdır. Fakat gusletmemesi ihmalkârlıktan kaynaklanmaz da örneğin, hamamın kadınlar için belirlenen saatini bekleme zorunda kaldığından kaynaklanırsa, böyle bir durumda üç defa uyuyup, ezana kadar gusletmese bile, teyemmüm etmede ihmalkârlık etmezse orucu sahihtir.

Çok istihaze gören bir kadın, ayrıntıları meselede açıklanan hükümlere göre gusüllerini yapmasa da, orucu sahihtir. Aynı şekilde orta istihazede gusül etmese de orucu sahihtir.

Kendi bedeninin herhangi bir yerini ölünün bedeninin herhangi bir yerine dokunduran kimsenin üzerine "Ölüye dokunma guslü" farz olsa dahi gusletmeden oruç tutabilir. Hatta oruçlu olduğu hâlde bile meyyite dokunmakla orucu batıl olmaz.

7) Tenkİye Yapmak &#;&#; 4) Allah'a ve Peygamber'e (s.a.a) Yalan İsnatta Bulunmak

Diyanet'e g&#;re oru&#;luyken gus&#;l abdesti alınır mı? Oru&#; tutarken gus&#;l abdesti almak orucu bozar mı?

Oruçluyken gusül abdesti almak, yıkanmak veya banyo yapmak Ramazan ayı içerisinde de sıklıkla gerçekleştiriliyor. Vücut temizliği açısından da büyük önem taşıyan bu davranış ile beraber gusül abdesti alacak olan kişiler oruçlu olduklarında dönem dönem kararsız kalabiliyorlar. Peki, Diyanet’in bu konuya ilişkin açıklaması ne?

ORUÇLUYKEN GUSÜL ABDESTİ ALINIR MI?

Ağız ve burnundan su girip de sindirim organına ulaşmadıkça oruçlu kimsenin yıkanması, orucuna zarar vermez. Nitekim Hz. Âişe ve Ümmü Seleme, Hz. Peygamberin (s.a.s.) Ramazan’da imsaktan sonra yıkandıklarını haber vermişlerdir (Buhârî, Savm, 25). Bu itibarla, ağız ve burundan mideye su kaçırmamak şartıyla oruçlu kişi yıkanabilir (el-Fetâva’l-Hindiyye, I, ).

Balgam ve tükürük yutmak orucu bozuyor mu?

Oruçluyken yıkanmak, banyo yapmak oruca zarar vermediği gibi gusül abdesti almak da zarar vermez. Ancak ağız ve burundan su kaçmamasına özen göstermek gerekiyor. Eğer ağız ve burundan içeri su kaçarsa oruç bozulur ve kaza gerektirir.

Kulak, burun ve göz damlası orucu bozar mı? 

Oruçluyken Gusül Abdesti Alınır mı? Gusül Alırken Nelere Dikkat Etmeliyiz?

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır.Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.

nest...

gelişim planı örnekleri 2022 doğum borçlanmasi ne kadar uzaktaki birini kendine aşık etme duası 2021 hac son dakika allahümme salli allahümme barik duası caycuma hava durumu elle kuyu açma burgusu dinimizde sünnet düğünü nasil olmali başak ikizler aşk uyumu yht öğrenci bilet fiyatları antalya inşaat mühendisliği puanları malta adası haritada nerede