Sarayköy termik santrali ne ile çalışır

Sarayköy Termik Santrali Ne Ile Çalışır

sarayköy termik santrali ne ile çalışır

Türkiye'nin en büyük jeotermal enerji santrali

Türkiye'nin ilk, Avrupa'nın ise ikinci jeotermal elektrik santrali olarak 1974 yılında hizmete giren Kızıldere Jeotermal Elektrik Santrali, kurulduğu günden bugüne kadar jeotermal enerji kapasitesi ve doğrudan kullanımda dünyanın beşinci jeotermal elektrik santrali konumunda.

Santralden şu anda Sarayköy'ün jeotermalle ısınması ile bölgedeki seralar ve oteller için gerekli olan sıcak suyu ücretsiz sağlanırken, bölgedeki bir fabrikaya da karbondioksit gazı temin ediliyor.

Zorlu Enerji Grubu'na ait, Türkiye'nin en büyük jeotermal santrali olacak 80 MW gücündeki Kızıldere 2 Jeotermal Santralinin, 60 MW'lık ilk fazı, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı tarafından resmi kabulünün ardından ticari elektrik satışına başladı. Santral tam kapasiteli faaliyete geçtiğinde yıllık 600 milyon kWh elektrik kapasitesine sahip olacak.

Proje kapsamında ayrıca 2 bin 500 konutun ve 500 dönüm seranın ısınması sağlanacak.

ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "Biz gerek yerli kömürümüzden, su kaynaklarından, rüzgardan, güneşten ve jeotermalden elde ettiğimiz bütün gelirleri Türkiye'nin ithal ettiği enerji kaynaklarının dengelenmesinde kullanıyoruz" dedi.

Yıldız, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla Denizli'nin Sarayköy ilçesinde Kızıldere Jeotermal Santrali'nin açılışı dolayısıyla düzenlenen törende yaptığı konuşmada, Sarayköy'ün hem turizmin hem de enerjinin merkezi konumunda olduğunu söyledi.

Enerjinin olduğu yerde turizmi, turizmin olduğu yerlerde de enerjiyi biraz daha geri plana çekeceklerini ifade eden Yıldız, Sarayköy'de her ikisini beraber gerçekleştireceklerine değindi.

Sarayköy'ün gerek enerji, gerek sera, gerekse termal tesisler bakımından çok zengin potansiyele sahip olduğuna işaret eden Taner Yıldız, şunları kaydetti:

"Toplam 1 milyar 40 milyon liralık gelir elde ettik bütün sahalarımızdan. Jeotermal sahalarımızın ruhsatlarını 1 milyar liranın üzerindeki bir gelirle elde ettik. Ama sayın Başbakanımızın talimatı var. 'Yaptığınız işlerde, bulunduğunuz yerlere mutlaka katkı koymanız lazım' diye talimatlandırmıştı. Biz de bu paranın yaklaşık yarısını, 450 milyon lirasını, İl Özel İdaresinin emrine veriyoruz. O yüzden Sarayköy'ün, Denizli'nin ve bulunduğu bölgenin gelişmesi adına enerji projelerinin yer aldığı sosyal fon oluşturmuş oluyoruz.

Biz burada Sarayköy'ün ısınması için de Özelleştirme İdaresinin şartlarına bir madde koymuştuk. 'Buradan elde edilen buharın bir kısmı Sarayköy'ün ısınmasında kullanılacak ve 10 bin haneye ulaşacak' diye. Şu anda abone sayısı 2 bin 500'ler civarında ama biz çok kısa zamanda bunun 5 bin aboneye çıkacağını inanıyor ve ümit ediyoruz. Sayın Başbakan'ım, yenilenebilir enerji konusunda talimat verdiniz ve önümüzü açtınız. Biz gerek yerli kömürümüzden, su kaynaklarından, rüzgardan, güneşten ve jeotermalden elde ettiğimiz bütün bu gelirleri Türkiye'nin ithal ettiği enerji kaynaklarının dengelenmesinde kullanıyoruz."

Bu Habere Tepkiniz

1 _ 949 JEOTERMAL BÖLGESEL ISITMA SİSTEMLERİ; SARAYKÖY BÖLGESEL ISITMA SİSTEMİ Halil ÇETİN Habib GÜRBÜZ Mustafa ACAR ÖZET Dünyamızın ve ülkemizin, birincil enerji kaynak rezervlerinin kısıtlı olması, yakıt fiyat artışları, nüfus artışı, endüstrileşme, 21. yüzyılın sosyo-ekonomik yapılanması ve mevcut fosil yakıtların çevre üzerindeki olumsuz etkilerinden dolayı yakın bir gelecekte bir enerji darboğazı ile karışılacak olması yenilenebilir enerji kaynaklarının bulunması ve kullanılmasını kaçınılmaz kılmaktadır. Ülkemiz, belli ölçüde enerji üretiminin yanı sıra, özelikle bölgesel ısıtma için kullanılabilecek yenilenebilir bir enerji kaynağı olan Jeotermal enerji potansiyele bakımından dünyadaki en zengin ülkeler arasında yer almaktadır. Türkiye nin içinde bulunduğu ekonomik şartlar, jeotermal kaynakların en ekonomik biçimde yararlanabilmek ve bölgesel anlamda kullanımını daha yaygın hale getirebilmek için yapılan ve yapılacak çalışmaların önemini artırmaktadır. Bu çalışmada Kızıldere jeotermal bölgesine bağlı olarak işletilen Denizli ili Sarayköy ilçesinde Jeotermal kaynaklı ısıtma yapmak üzere projelendirilmiş 5000 konutluk ısıtma sisteminin ısınma konforu ve enerji verimliliği açısından kontrolü yapılmıştır. Çalışmada ayrıca 5000 konutluk bölgesel ısıtmanın yapılacağı alanda kömür ve doğalgaz kullanımı durumunda ortaya çıkabilecek tahmini maliyet hesapları ve hava kirliliği miktarı jeotermal ısıtma sistemi kullanımı durumundaki değerler ile karşılaştırılarak, bu yakıtların ekolojik dengeye etkileri ortaya konmuştur. 1.GİRİŞ Günümüzde, enerji tüketimi gelişmişliğin ölçütlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Gelişmekte olan ülkeler kategorisinde yer alan ülkemizdeki yaşam biçimi her geçen gün artan enerji tüketimi yönünde gelişme göstermektedir. Tüm dünyada hızlı bir artış gösteren enerji gereksiniminin büyük bir kısmı, bir süre daha fosil yakıtlar ve hidrolik enerji ile karşılanabilecektir. Enerji maliyetlerindeki artışların yanında, dünya petrol rezervlerini 2050 yılında, doğal gaz rezervlerinin 2070 yılında ve kömür rezervlerinin 2150 yılında tükeneceği bilim adamları tarafından tahmin edilmektedir. Bilim adamlarının bu tahminleri ile hem enerjinin yoğun tüketicisi olan sanayide hem de diğer hizmet alanlarında enerji arzına ve tüketimine ait kısa, orta ve uzun dönemli planlamaların yapılması zorunlu görülmektedir. Ülkemiz, enerji ihtiyacının büyük kısmını petrol ve doğalgaz olarak ithal olarak sağlamakta bu durum ise dışa bağımlılığı söz konusu etmektedir. Dünyadaki politik gelişmelere bağlı olarak enerji fiyatlarının sürekli artması, fosil yakıtların belli bir süre sonra bitecek ve üretiminin oldukça pahalı olması, alternatif enerji kaynaklarının tespit edilerek bu kaynaklardan yüksek verimle faydalanılmasını zorunlu kılmaktadır. Jeotermal enerji, yerkabuğunun çeşitli derinliklerinde birikmiş ısının oluşturduğu, sıcaklığı sürekli 20 C den fazla olan ve çevresindeki normal yeraltı ve yerüstü sularına oranla daha fazla erimiş mineral, çeşitli tuzlar ve gazlar içerebilen sıcak su ve buhar olarak tanımlanabilir. Düşük (20-70 C), orta ( C) ve yüksek (150 C'den yüksek) entalpili (sıcaklıktı) olmak üzere genelde üç gruba ayrılmaktadır.

2 _ 950 Yüksek entalpili akışkandan elektrik üretiminde, düşük ve orta entalpili akışkandan ise ısıtmacılıkta yararlanılmaktadır. Bunların yanı sıra jeotermal akışkanlardan, kimyasal madde üretimi, kültür balıkçılığı gibi çok değişik amaçlarla da yararlanabilmektedir [1]. Jeotermal enerji yeni, yenilenebilir, sürdürülebilir, tükenmeyen, ucuz, güvenilir, çevre dostu (atık jeotermal suların re-enjeksiyonu ile) yerli ve yeşil bir enerji türüdür. Türkiye Alp-Himalaya tektonik kuşağının Akdeniz sektöründe yer almaktadır. Ülkemiz dünyanın en zengin jeotermal enerji potansiyeline sahip ilk yedi ülke arasında yer almakla birlikte bu enerjinin kullanılması sıralamasında onaltıncı sırada yer almaktadır. Ülke olarak mevcut jeotermal kaynaklarımızın yaklaşık olarak % 2 si değerlendirilmektedir [2,3]. Ülkemizde, en az 10 jeotermal sahanın elektrik üretimine ve bölgesel ısıtmaya elverişli olmasına rağmen ülkemiz jeotermal kaynakların kullanımı açısından ancak dünya sıralamasında 16. sırada yer almaktadır. Tablo 1 de ülkemizde mevcut bazı jeotermal üretim sahaları ve sıcaklıkları verilmiştir. Tablo 1. Türkiye de mevcut bazı jeotermal üretim sahaları ve sıcaklıkları [5,6]. Jeotermal saha Jeotermal sıcaklık ( C) Jeotermal saha Jeotermal sıcaklık ( C) Denizli-Kızıldere 242 Afyon Aydın-Germencik 232 Ankara-Kızılcahamam Çanakkale-Tuzla 174 Manisa-Salihli 94 Aydın-Salâvatlı 171 Nevşehir-Kozaklı 90 Kütahya-Simav 162 Balıkesir-Gönen 80 İzmir-Seferihisar 153 Ağrı-Diyadin 78 İzmir-Narlıdere 137 Afyon-Sandıklı 70 İzmir-Balçova 126 Kırşehir 57 Batı Anadolu da varlığı bilinen ve yaygın olarak görülen jeotermal enerjinin elektrik üretim potansiyeli düşüktür. Kızıldere jeotermal sahasında 20,4 MWe Kurulu güçteki santralde yaklaşık 10 MW elektrik üretimi yapılmaktadır. Aydın - Salavatlı da özel bir girişimci tarafından işletilen ve kurulu gücü brüt 8,5 MWe olan santral 2006 yılı ilk yarısında elektrik üretimine başlamıştır. Jeotermal enerji, yerleşim alanlarının ısıtılmasında, yaklaşık 60 bin konut değerinde, seracılıkta ve sağlık turizminde kullanılmaktadır. Doğrudan kullanımda kurulu güç kapasitesi olarak, merkezi ısıtma için 635 MWt, seracılık için 190 MWt, termal turizm için 400 MWt ve toplam olarak 1225 MWt lik bir Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı kaynaklarında ifade edilmektedir. Ortalama işletme kapasitesi ise 600 MWt civarındadır. ETKB verilerine göre, 13 yerleşim biriminde konut ısıtmacılığı 810 dekar alanda, sera ısıtmacılığı 215 adet, kaplıca turizmi için ise 2 milyon ton petrole eşdeğer jeotermal enerjinin kullanıldığı açıklanmaktadır. Enerji Bakanlığı, 2010 yılında, toplam jeotermal kullanım kapasitesinin 7500 MWa, seracılıkta sahanın 2000 dekara, termal turizmdeki kaplıca sayısının 400 e, jeotermal enerji ile ısıtılan konut sayısının e çıkarılması hedeflenmektedir [4]. Ülkemizin toplam tahmini jeotermal enerji potansiyeli MWt (Şu anda 827 MWt) dır. Bunun karşılığı; Konutun ısıtılması MWe elektrik enerjisi dönüm sera ısıtılması yatak kapasiteli kaplıca. 30 Milyar m³/yıl doğalgaza eşdeğerdir. Bir jeotermal bölgesel ısıtma sistemi, kuyular, jeotermal akışkanının taşındığı boru hatları, ana ısı değiştirici abone ısı değiştiricileri, şehir içi şebeke ve re-enjeksiyon sisteminden oluşmaktadır.

3 _ 951 Jeotermal bölgesel (konfor) ısıtması sağlık açısından önemli bir hizmettir. Jeotermal enerji kullanılmak suretiyle gerçekleştirilen bölgesel ısıtma sistemlerinden beklenilen işletme hedefi, kullanıcılara ihtiyaç duyduğu ısı enerjisini temin ederken, konforlu ve ekonomik ısınma sağlanmasının yanı sıra, sistemi de minimum elektrik tüketimi ile çalıştırabilmektir. Jeotermal akışkanın taşınması sırasında, km de 0,1 ile 0,3 0 C arasında değişen sıcaklık düşmesi olabilmektedir. Sıcak akışkan, teknik alt yapı ve ekonomik durum elverişli olduğu takdirde km ye kadar taşınabilmektedir [7]. Tablo 2 de Türkiye de jeotermal enerji ile ısıtılabilecek potansiyel yerleşim birimleri ve yaklaşık olarak ısıtma potansiyeli verilmiştir. Tablo 2. Türkiye de Jeotermal Enerji ile Isıtılabilecek Potansiyel Yerleşim Birimleri [8]. İzmir Konut Denizli ve civarı Konut Aydın ve civarı Konut Bursa ve civarı Konut Balıkesir ve civarı Konut Afyon ve civarı Konut Manisa +Turgutlu Konut Kütahya ve civarı Konut Çanakkale ve civarı Konut Sakarya Akyazı - Kuzuluk Konut Salihli Konut Bolu ve civarı Konut Yozgat ve civarı Konut Nazilli Konut Erzurum Konut Şanlıurfa + Sivas Konut Kırşehir Konut Dikili Bergama (İzmir) Konut Alaşehir (Manisa) Konut Aliağa (İzmir) Konut Diğer yerleşim birimleri toplamı Konut Ara Toplam (konut ısıtması) 1 milyon konut Termal Tesis ve Sera Isıtması konut eşdeğeri* Genel Toplam konut** eşdeğeri (10000 mwt) Fuel-oil (kalorifer yakıtı) tasarrufu ton/yıl (2,7 milyar ABD$/yıl) Bölgesel ısıtmada dengeli bir dağıtımın yapılması gerekir. Bunun sağlanabilmesi için ise, enerjinin üretimden dağıtımına kadar kullanılan bütün ekipmanların (örneğin pompaların, eşanjörlerin, kolon vanalarının vb.) değişen ısı yüklerine göre en verimli şekilde çalıştırılması gerekmektedir. Yüzlerce konutun bağlı olduğu bölgesel bir ısıtma sistemi göz önüne alındığında, sistemin optimum şekilde çalıştırılması, belli bir işletme stratejisi ve yönetim anlayışı uygulanmadan mümkün olamayacaktır bu nedenle sistemin optimum verimle çalıştırılması gerekmektedir. Jeotermal enerji, fosil yakıtların tüketimiyle ilgili olarak ortaya çıkan sera etkisi ve asit yağmuru gazlarının atmosfere atılmasından doğan çevre sorunlarının önlenmesi bakımından büyük önem taşımaktadır. Jeotermal enerjiye dayalı modern elektrik santrallerinde CO 2, NO x, SO x atımı çok düşük düzeylerdedir. Merkezi ısıtma sistemlerinde ise, söz konusu gazların deşarj miktarları sıfır değerine indirilmiştir.

4 _ 952 A.B.D. Enerji Bakanlığı 2006 yılı verilerine göre sera etkisi yaratan CO 2 emisyonu bakımından [8]; Kömürde; g/kwh Doğalgazda; g/kwh Güneş enerjisi; g/kwh Rüzgar enerjisi; g/kwh Jeotermal; g/kwh ABD ve Avrupa'da birçok yerleşim bölgesinde fuel-oil veya kömüre dayalı merkezi şehir ısıtma sistemleri bulunmaktadır. Bunlar hava kirliliğini önleyen ve buna ilaveten yakıt ekonomisi sağlayan alt yapı tesisleridir. Bu merkezi ısıtma sistemlerinin ucuz ısı kaynağı olan jeotermal enerjiye dayalı hale getirilmesi durumunda, çevre ve ülke ekonomisi açısından çok daha ileri düzeyde olumlu sonuçlar almak mümkün olabilecektir. 2. SARAYKÖY BÖLGESEL ISITMA SİSTEMİ İlk çağlardan yakın geçmişe kadar sadece sağlık amacıyla kullanılan jeotermal enerjiden günümüze ya doğrudan ısıtma ya da başka enerji türlerine dönüştürülerek yararlanılmaktadır. Türkiye de elektrik üretimine uygun ilk jeotermal alan 1968 de Kızıldere - Denizli sahasında keşfedilmiştir. Bu saha önemli jeotermal enerji potansiyeline sahip olup, Batı Anadolu da ki Büyük Menderes grabeninin doğu kısmında yer almaktadır. Bu alandaki çalışmalar M.T.A. - U.N.D.P. işbirliği çerçevesinde gerçekleştirilmiştir. Jeoloji, hidrojeoloji, jeofizik, jeokimya etütleri ile 108 sığ gradyan sondajları tamamlanmıştır. Bunlardan sonra ilk derin sondaj (KD- 1) ile elektrik üretimine elverişli yüksek sıcaklıktaki jeotermal akışkan elde edilmiştir. Alanda toplam metreyi bulan 20 derin kuyu açılarak, iki rezervuar belirlenmiştir. Pliyosen yaşlı kireç taşlarını oluşturduğu birinci rezervuar sıcaklığı C dır. Jeotermal akışkanın ortalama buhar oranı %10 dur yılından itibaren, Kızıldere Jeotermal Sahasında elektrik üretimi yapılmaktadır. Santralde kullanılan jeotermal akışkanın büyük bölümü Menderes Nehrine gönderilmektedir. Yüksek sıcaklıktaki bu akışkanın enerjisinden yararlanmak amacıyla, santrale 8 km uzaklıkta bulunan Sarayköy ün bölgesel ısıtmasında kullanılması amaçlanmış ve bununla ilgili projeler hazırlanmıştır. Santralde enerji üretimi için kullanılan akışkan, seperatörden C sıcaklıkta alınarak menderes nehrine deşarj edilmektedir. Bu jeotermal kaynağın kullanılması amacıyla hazırlanan Denizli - Sarayköy bölgesel ısıtma projesinde kullanılan jeotermal akışkanın toplam debisi 200 ton/h dır. Toprak altına döşenmiş 400 mm çapında izoleli borularla üç ana ısı değiştiriciye getirilen jeotermal akışkan, bu ısı değiştiricilerinde enerjisini, abone ısı değiştiricileri ile ana ısı değiştiricisi arasında kapalı devre çalışan ikinci akışkana (su) transfer etmektedir. İkinci devredeki ana eşanjörlerde ısınan kapalı devredeki su, abonelere ait ısı değiştiricilerinde enerjisini abonelerin ısıtma sisteminde kalorifer akışkanı olarak çalışan üçüncü akışkana vermektedir. Üç ana ısı değiştiricinin ısı kapasitesi, kcal/h tir. Bu üç ısı değiştirici üç bölgede ve 45 adada bulunan abonelerine enerji taşıyan ikinci akışkana enerji transferi yapmaktadır. Ana ısı değiştiriciden çıkan jeotermal akışkanın yüzey deşarjı yapılmaktadır. Projenin geliştirilmesiyle, deşarj edilen 700 ton/h debideki jeotermal akışkanın, 6,85 MW brüt gücündeki enerji üretiminin yanı sıra, 2010 yılına kadar, toplam kapasitesi kcal/h olan bölge ısıtma sisteminde kullanılması hedeflenmektedir. Şekil 1 de Sarayköy bölgesel ısıtma sisteminin şeması verilmiştir.

5 _ 953 Jeotermal sıcak su girişi Re enjeksiyon kuyusuna 74 C 50 C 75 C Jeotermal Santral Eşanjörü 74 C 74 C Gidiş Sirkülasyon Pompası Dönüş Sirkülasyon Pompası 45 C Sarayköy Isı Dağıtım Eşanjörü C 75 C 74 C 45 C C 45 C 1 3x KCal/h 3x KCal/h Şekil 1. Sarayköy Jeotermal Bölgesel Isıtma sisteminin şeması. 3. KÖMÜR, DOĞAL GAZ, JEOTERMAL ENERJİ VE HAVA KİRLİLİĞİ Sistemde, kömür ve doğal gaz kullanımı sonucu oluşabilecek olan hava kirliliği ile sistemin ısı yüküne bağlı olarak ihtiyaç duyulacak yakıt miktarları bu bölümde verilmiştir. Hava kirliliğine neden olan başlıca kirleticiler; karbondioksit (CO 2 ), karbon-monoksit (CO), azot-dioksit (N 2 ), kükürt-dioksit (SO 2 ), metan gazı (CH4), hidroflorakarbon (HFC), perflorakarbon (PFC), kükürthekzaflorid (SF 6 ) ve SiO 2, CaO v.b. partikül maddelerdir. Sera gazı olarak bilinen CO 2, SF 6, PFC, HFC, CH 4, NO 2 gibi gazlar iklim değişikliklerine neden olmaktadır. Kömür genel olarak nem, kül, karbon, hidrojen, oksijen, azot, kükürt bileşenlerinden meydana gelmektedir. Tablo 2 de ithal kömüre ait (%) elementel analiz değerleri, Tablo 3 te ise ithal kömürün 1 kg nın yakılması sonucu oluşan baca gazı miktarları görülmektedir. Tablo 3. İthal kömürün (%) elementel analiz değerleri Kömür C H N S O Kül Nem Üst Isıl Değer (Wh/kg) İthal 60,69 4,98 1,45 0,32 18,09 7,37 7, Tablo 4. Yanma sonucu oluşan baca gazı miktarları(*) İthal Kömür v h (Nm 3 / kg) 12,261 CO 2 (Nm 3 / kg) 1,133 SO 2 (Nm 3 / kg) 0,002 H 2 O (Nm 3 / kg) 0,150 N 2 (Nm 3 / kg) 9,698 O 2 (Nm 3 / kg) 1,287 (*) Kömürün elle yüklemeli ızgaralı yakma sisteminde n:2,0 ve (α:0) tam yanma durumunda yakıldığı öngörülmüştür. Doğal gaz, kül ve cüruf bırakmadan yanan, yanma sonucu daha az CO 2 ve SO 2 çıkran bir enerji kaynağıdır. Doğal gaz esas olarak parafin, karbon, hidrojen karışımından meydana gelir ve yüzdeleri de doğal gazın kaynağına göre değişir. Tablo 4 te doğal gaza ait hacimce bileşenleri ve Tablo 5 te doğal gazın yakılması ile oluşan baca gazı emisyonları verilmiştir.

6 _ 954 Tablo 5. Doğal gaz (Hacimce % olarak) bileşenleri [9] Doğal Gaz- L Doğal Gaz- H CH 4 C 2 H 6 C 3 H 8 C 4 H 10 C n H m N 2 CO 2 CO O 2 H 2 Değer (Wh / Üst Isıl m 3 ) 81,8 2,8 0,4 0, , ,3 0, , Tablo 6. H ve L tipi Doğal gazın yakılmasıyla oluşan baca gazı bileşen miktarları (**) Doğal gaz-l Doğal gaz-h v h (Nm 3 / Nm 3 ) 9,256 10,837 CO 2 (Nm 3 / Nm 3 ) 1,775 2,079 H 2 O (Nm 3 / Nm 3 ) 1,767 2,069 O 2 (Nm 3 / Nm 3 ) 0,177 0,207 N 2 (Nm 3 / Nm 3 ) 7,452 8,572 (**) Bu tablonun oluşturulmasında doğal gazın, püskürtmeli brülörlü doğal gaz kazanında, tam yanma ve n:1,1 koşullarında yakıldığı göz önünde bulundurulmuştur. Sarayköy ilçesi üzerinde yapılan çalışmalarda; ortalama 100 m 2 ısıtma alanı için yaklaşık olarak kcal/h değerleri arasında değişen ısı ihtiyacı tespit edilmiştir. Sarayköy ilçesinde 5000 konutluk jeotermal bölgesel ısıtma sisteminin toplam ısı ihtiyacı Q=5, Wh olarak tespit edilmiştir. Isıtma sezonunda dış ortam sıcaklığı sıfırın altına düştüğü için baca gazı içerisindeki su buharı yoğuşmuş haldedir, bu nedenle hesaplamalarda yakıtların üst ısıl değerleri alınmıştır. Sistemin toplam ısı ihtiyacının; % 78,5 verimli katı yakıt kazanında ve % 92,4 yanma verimi ile yakıldığı kabul edilerek ithal kömürle sağlanması halinde gerekli olan kömür miktarı aşağıda verilmiştir. 10 Q 5, GKM ithal = = = 10,14.10 kg (1) η. η. Ho 0,785.0, k y Bu ihtiyacın % 95 verimli doğal gaz kazanında % 98 verimle yakılarak sağlanması halinde gerekli olan doğal gaz miktarı ise; 10 Q 5, GDM r = = = 5,95.10 m (2) L tipi η η Ho 0,95.0, GDM k y Q 5, Htipi = = = η kη y Ho 0,95.0, ,17.10 Gerekli olan ısı ihtiyacının karşılanması için hesaplanan yakıt miktarlarının kullanılması durumunda oluşacak toplam kirletici madde miktarları Tablo 6 da verilmiştir. Tablo 7. Sistem için gerekli olan ısı ihtiyacının karşılanması durumunda oluşabilecek toplam kirletici madde miktarları Baca gazı bileşenleri (Nm 3 ) İthal kömür Doğal gaz - L Doğal gaz - H 6 m 3 Isınma amaçlı Jeotermal enerji CO 2 11, , , SO 2 2, Daha önce de bahsedildiği üzere merkezi ısıtma sistemlerinde söz konusu gazların deşarj miktarları sıfır değerine indirilmiştir. (3)

7 _ SİSTEMİN MALİYET AÇISINDAN İNCELENMESİ Jeotermal merkezi ısıtma sistemlerinin komple yatırımı kuyular, bina altı ekipman ve eşanjörleri ve bina içi bağlantıları dahil 100 m² lik konut başına 1000 $ ile 2000 $ arasındadır. Kullanımda ise doğalgaza göre % 50 daha ucuzdur. Rusya dan gazın getirilmesi, şehirde gazın dağıtılması, vatandaşın onu alması ve evindeki tesisatı doğalgaza göre dönüşüm yapmasının global toplam yatırım tutarı milli ekonomi açısından konut başına $ civarında olmaktadır. Jeotermal Merkezi Isıtma Sistemi yatırımları ticari yatırım olarak değerlendirildiğinde, kendilerini 5 ile 8 yıl içerisinde reel olarak geri ödemektedirler. Vatandaş, jeotermale dönüşüm için vermiş olduğu katkı payını, diğer alternatif yakıtlarla (kömür, fuel-oil, motorin, doğalgaz) ısınmaya kıyasla 1-3 yılda geri kazanmaktadır [8]. Isınma maliyetleri; 100 m 2 lik bir dairenin ısıtılması için ithal kömür, doğal gaz ve jeotermal enerji kullanılması halinde aşağıda görülmektedir. İthal kömür 55,77(*) YTL/Ay Doğal gaz 51,91(**) YTL/Ay Jeotermal 47,00(***) YTL/Ay olarak tespit edilmiştir. (*) İthal kömür Denizli satış fiyatı 330,00 YTL/ton ( nakliye hariç ). (**) Doğal gaz maliyeti hesaplanırken EGO fiyatları esas alınmıştır. (***) kış sezonu Sarayköy Bölgesel ısıtma sistemi ısınma bedeli. SONUÇ Bu çalışma ile Denizli ili Sarayköy ilçesi için hava kalitesinin istenilen seviyelere getirilmesinde Jeotermal Enerji kullanımının etkisi açıkça gösterilmiştir. Jeotermal enerji yeni, yenilenebilir, sürdürülebilir, tükenmeyen, ucuz, güvenilir, çevre dostu ( atık jeotermal suların re-enjeksiyonu ile) yerli ve yeşil bir enerji türüdür. Alp-Himalaya orojenik kuşağı üzerinde bulunan ve genç tektonik etkinlikler sonucu gelişen grabenlerin, yaygın volkanizmanın, doğal buhar ve gaz çıkışlarının, hidrotermal alterasyon ve sıcaklıkları yer yer 102 C ye ulaşan 900'ün üzerindeki sıcak su kaynağının varlığı, Türkiye'nin önemli bir jeotermal enerji potansiyeline sahip olduğunu göstermektedir. Bununla birlikte bu enerjinin kullanılması sıralamasında onaltıncı sırada yer almaktadır. Ülke olarak mevcut jeotermal kaynaklarımızın yaklaşık olarak % 2 si değerlendirilmektedir. Böylesi pek çok üstün nitelikleri sahip ülkemizde, jeotermal kaynakların kullanım yeri sayının çoğaltılması, bu suretle dünyadaki jeotermal kaynak pastasından yeterince faydalanmanın artırılması, bu sayede bu tür kaynakların bulunduğu yörelerimizin ve ülkemizin ekonomisine önemli katma değerler sağlanması amaçlanmalıdır. Bu durumun değiştirilmesi için özellikle jeotermal potansiyelin bulunduğu bölgelerde başta MTA, yerel yönetimler, üniversiteler, DSİ, ilgili diğer kurumların ve özel sektör temsilcilerinin ortaklaşa ve koordineli olarak çalışmaları hızla yürütmeleri kanaatimizce zorunludur. Jeotermal yatırım ve işletmeler için Avrupa Birliğinin verdiği teşvikler Türkiye de de uygulanmalıdır: Jeotermal enerji kullanımı sayesinde yerli enerji üretimi artmakta ve enerji ihtiyacı kapatılabilmektedir Türkiye de, jeotermal ısıtma sayesinde doğrudan ve dolaylı elektrik enerjisi ve ısı enerjisi tasarrufu sağlanmaktadır. Özellikle büyük enerji tüketimi ve az sayıda santral bulunan Batı Anadolu da jeotermal ısıtma yapılarak, ısıtma için elektriğe olan talep azalacaktır. Türkiye de hedeflenen 1 Milyon konutun jeotermal ile ısıtılmasında, 8000 MWt kurulu güç olarak karşılaştırıldığında, 1400 MWe lık bir Nükleer Santralin beş katı, yıllık ısı enerjisi ikamesi olarak karşılaştırıldığında üç katı olmaktadır. Bir başka yaklaşımla, 2 tane Mavi Akım Projesine eşdeğer enerjidir.

8 _ konutluk Sarayköy bölgesel ısıtma sistemi üzerine yapılan bu çalışma ile hava kirliliğine neden olan başlıca kirleticilerin (CO 2, NO x, SO x v.b.) ortadan kaldırılarak ve fosil yakıtlarının tüketimi ve bunların kullanımından doğan sera etkisi ve asit yağmurları gibi çevre sorunlarının önlenmesi aşısından büyük önem taşıdığı ortaya konmuştur. Şekil 2 de grafiksel olarak CO 2 ve SO 2 salınım miktarları görülmektedir. 12 Kirletici Madde Miktarları (10 6 Nm 3 ) İthal kömür Doğalgaz - L Doğalgaz - H Jeotermal Enerji CO2 SO2 SO2 CO2 Şekil 2. Kömür, Doğal gaz ve Jeotermal enerji kullanılması halinde oluşacak olası kirletici madde miktarları Şekil 2 de en düşük kirletici madde miktarların jeotermal enerji kullanımıyla elde edilebileceği görülmektedir. Ayrıca sistem yatırım maliyetleri incelendiğinde Jeotermal merkezi ısıtma sistemlerinin komple yatırımı 100 m² lik konut başına 1000 $ ile 2000 $ arasında olduğu tespit edilmiştir. Isınma bedelleri incelendiğinde 47 YTL/Ay lık ücretle jeotermal enerji en ekonomik sistem olarak karşımıza çıkmaktadır. KAYNAKLAR [1] ANONİM, Vikipedi, Özgür Ansiklopedi Web Sayfası, [2] DAGDAS, A.: The Improvement of Optimal Usage Model for Geothermal Energy Resources and the Local Application, PhD Thesis, Yildiz Technical University, Istanbul, Turkey, (2004). [3] HEPBASLİ A., CANAKCİ C., Geothermal district heating applications in Turkey: a case study of Izmir Balcova Energy Conversion and Management 44 (2003) [4] ANONİM, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Web sayfası, 2006 [5] AKILLI, H., ERSÖZ, M.E. The application and the progress of geothermal energy in Turkey, 11 (67-78), [6] GÖKÇEN, G. ve ark. Year end geothermal development status of Turkey, International Geothermal Conference, Reykjavik, Sept [7] ANONİM, Dokuz Eylül Üniv. Jeotermal Araştırma ve Uygulama Merkezi (Jenarum) Web sayfası [8] ANONİM, Türkiye Jeotermal Derneği Web Sitesi, 2007 [9] DAĞSÖZ, A.K., Doğal Gaz Tanımı, Cihazları, Devreleri, Hesabı, Demirdöküm Teknik Yayınları, yayın No: 3, 2. baskı, 1999

9 _ 957 ÖZGEÇMİŞLER Mustafa ACAR 1953 yılı Diyarbakır doğumludur yılında Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi, Makine Mühendisliği Bölümünden mezun olmuştur yılında Yıldız Teknik Üniversitesi, Makine Fakültesinde Yüksek Lisansını tamamlamıştır yılında Uludağ Üniversitesi, Balıkesir Mühendislik Fakültesinde Doktora çalışmasını tamamlamıştır. Halen Süleyman Demirel üniversitesi Mühendislik- Mimarlık Fakültesi, Makine Mühendisliği Bölümü, Enerji Anabilim dalı, Yenilenebilir Enerji Bilim Dalında, Prof. Dr. unvanı ile öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. Halil ÇETİN 1980 yılı İzmir doğumludur yılında Süleyman Demirel Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünden mezun olmuştur yılında Süleyman Demirel Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsünde Yüksek Lisansını tamamlayarak yine aynı yıl içerinde Doktora eğitimine başlamıştır. Halen Süleyman Demirel Üniversitesi Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümünde Araştırma. Görevlisi olarak çalışmaktadır. Habib GÜRBÜZ 1979 yılı Kayseri doğumludur yılında Gazi Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Makine Eğitimi Bölümünden mezun olmuştur yılında Dumlupınar Üniversitesi Simav Teknik Eğitim Fakültesinde Arş. Gör. olarak göreve başlamıştır yılında Dumlupınar Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsünde Yüksek Lisansını tamamlamıştır yılında Süleyman Demirel Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsünde Doktora eğitimine başlamıştır. Halen Süleyman Demirel Üniversitesi Mühendislik- Mimarlık Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümünde Araştırma Görevlisi olarak çalışmaktadır.

Büyük Menderes İnisiyatifi (BMİ) Altınova ve çevresindeki mahallelerin muhtarlarına JES’in zararlarını anlatıyor. Köylü ise JES’lerle beraber nefes alamadığını söylüyor.

Denizli’nin Tavas ilçesine yapılması planlanan Avdan Termik Santrali projesinin geçtiğimiz günlerde iptal edildiği duyuruldu. Hemen ardından ise Altınova’da JES yapılması için ‘ÇED gerekli değildir’ kararı çıktı. Büyük Menderes İnisiyatifi (BMİ) Altınova ve çevresindeki mahallelerin muhtarlarına JES’in zararlarını anlatmak için çalışmalarını sürdürüyor. Son olarak da Sarayköy ilçesine bağlı Tekkeköy, Hasköy, Kararakıran mahallelerinde JES için açılan sondaj kuyularının çevreye verdiği zararları anlattıkları kısa bir video gösterimi hazırladılar.

Sarayköy’de Büyük Menderes İnisiyatifi üyeleri ve Denizli Barosu Kent ve Çevre Komisyonundan avukatlar JES’ler yüzünden yaşanan sorunları sıralarken, reenjekte edilmeyen veya sağlıklı bir şekilde edilemeyen jeotermal akışkanın tarım alanlarına, hayvanlara ve insana verdiği zarara ilişkin Evrensel’e konuştu.

ORTAK MÜCADELE EDİLMELİ

BMİ’den Ahmet Ergun, Greeneco Enerji şirketinin reenjeksiyon alanında JES’lerin zararına ilişkin, “3 bin 4 bin metre derinlikten çekilirken asit kullanılmakta asitler toprağı tamamen zehirleyecek boyutlara ulaşmakta. Jeotermalden çıkan zehirli gazların atmosfere salınmasında belli bir kütlenin 45 gün askıda kalması ve yağmurla ürünlere akması anlatılabilir. Tek tek anlatmakla belki birçok şeyi atlamış olacağız” dedi. En önemli konunun JES’lere karşı ortak bir mücadele olduğunun altını çizen Ergun şöyle devam etti; “Bu enerjinin elektriğe dönüştürülmesi esnasında çevreye vermiş olduğu tahribat, burada ürünlerimize vermiş olduğu zarar en önemli konudur. Bütün döşenmiş borular sanki bir işgal ordusunun kuleleri gibi saplanmakta. En önemli konu topraklarımızın yok oluşuna karşı jeotermal enerjinin zararlarına karşı duruş gösterilmesidir. Hepimiz ortak bir karşı duruş sergilersek el birliği ile kurtulmuş oluruz.”

“ZEHİRLİ AKIŞKAN İÇTİĞİMİZ SUYA KARIŞIYOR”

Av. Hasan Ozan Orpak da Sarayköy’de JES için sondaj kuyularının açıldığı bölgenin koruma bölgesi olan verimli tarım arazilerinin olduğu bölgede olduğunu belirtti. “Greeneco firmasının sözde her şey kontrol altında olduğu jeotermal alanındayız” diyen Orpak, “Borunun dibinde kaynayan yerleri görüyoruz. Burası normal şartlardan 10 derece daha fazla. Çünkü 200 derece üzerinde akışkan kaynamakta burada. Reenjeksiyonun tam olarak yapılmadığı yerlerde suyun nerelere gideceği belli değil. Sülfat, demir, içerisinde birçok kanserojen madde bulunan bu zehirli akışkan bizim tarım alanlarımıza, içtiğimiz suya karışıyor” ifadelerini kullandı.

“ANAYASANIN 56. MADDESİNE AYKIRI”

Bu yapılanın anayasaya aykırı olduğunu belirten Orpak, “Biz hukukçular bir ihlali konuştuğumuzda bu ihlalin ispatında bazen zorlanıyoruz. Nedir? Güvenlik kamerası kaydıdır, bir tanığın görmüş olmasıdır veya çevrede bu olayı duyan birini aramaktayız. Ancak burada çok açık bir ihlal görmekteyiz. Bu Anayasa’nın 56. maddesine açık bir ihlaldir. Burası tam yol kenarı. Çürük yumurta kokusunu hissedebiliyoruz. Ayaklarımızı bastığımız yer inanılmaz kaynamakta. Ayakkabılarımızın altından biz bu sıcaklığı hissedebiliyoruz. Anayasa 56. madde çok açıktır, çevremizle ilgili olan nokta da herkesin sağlıklı bir çevrede yaşamasına hak ve özgürlük sağlar. Biz bu hakkımızı kullanamıyoruz. Biz sadece yaşadığımız coğrafyada bu hak ihlalini görüyoruz. Buradan çıkan su reenjekte edilmeli fakat bu su tarım arazilerine içtiğimiz sulara salınıyor” diye konuştu.

KÖYLÜ NEFES ALAMAZ OLDU

Sarayköy ilçesi Karakıran köyünden 37 yaşındaki Çiftçi Ümit Arıcı ise hayatı boyunca çiftçilik yaptığını söyledi. Köyünden hiç ayrılmadığını ifade eden Arıcı JES’e ilişkin şunları söyledi: “Son 15 yıldır bu jeotermal gelince nefes alamaz olduk. Hayvanlarımız zarar görüyor. Ağaçlarımız kuruyor. Bir tek biz değil, hayvanlarımız da zarar görüyor. Yaşayınca görebilirsiniz. Diyeceğimiz çok da fazla bir şey yok çevremize sahip çıkacağız.”

Denizli JES’lerle abluka altında

Saray Holding ve Acarsan Holding ortaklığıyla 2012 yılında kurulan Greeneco Enerji Elektrik Üretim A.Ş., Denizli’nin Sarayköy ilçesinde kurduğu jeotermal santrallere bir yenisini daha ekliyor. Şirket, Denizli’nin Sarayköy ve Aydın’ın Buharkent ilçe sınırları içinde yedinci jeotermal santralini kurmaya hazırlanıyor. Şirket, 49 MW kapasiteli Jeotermal Enerji Santrali-7 projesiyle birlikte jeotermal kurulu kapasitesini 155 MW’a çıkaracak.

105 adet sondaj 

Jeotermal enerji santrali için ihtiyaç duyulan jeotermal akışkan, daha önce sondajları yapılan 105 adet sondaj alanları içerisinden karşılanacak. Greeneco JES-7 Santrali için yer altından yaklaşık her saat 2.250 m3 zehirli akışkan çekilecek. Bu akışkanla ısıtılacak temiz su miktarı ise saat başı 5 bin m3 civarında kullanılacak. Aydın Germencik’te 7-8 metre derinliğinde ve kilometrelerce uzanan toprak yarılmalarının nedeni yoğun olarak kullanılan yer altı suları olduğu biliniyor. Bu santral de yer altı sularını çekerek yeni yarıklar ve obruklara neden olacak.

Su varlığı kurutuluyor

Menderes Nehri’nin yakınında bulunan bu santrallerin zehirli atıklarıyla yüz binlerce balık yaşamını yitirirken Menderes ölü bir nehre dönüşmüş durumda. Denizli’de düşük kotlu mahallelerde geçmişte inşaat kazısında bile su çıkarken, bugün 200 metrelere gerilemiş durumda. Bu gerilemenin başlıca nedeni JES’lerin yer altından çektiği sulardan kaynaklıdır. Sadece bir şirketin 7 santraline ek olarak bölgede 10’u aşkın JES daha olması bir yandan su varlığının tüketilmesine diğer yandan zehirlenerek kirletilmesine yol açmaktadır. JES’ler bir termik santral gibi çalışmakta ve GWh başına ortalama 2700 m3 temiz su kullanır. Aynı zamanda bu santraller bulunduğu bölgede hava kalitesini bozarken aynı zamanda yer altından çekilen ve ağır metaller barındıran atık sularını da çevreye yayarak büyük bir ekolojik yıkım yaratmaktadır.

 

 

Halen var olan sular zehirleniyor

 

 

JES’ler bulunduğu bölgelerde su kıtlığına yol açarken aynı zamanda atık suların bir kısmının yer altına deşarj edilmesinden kaynaklı olarak yer altı sularını da hem kirletir hem de tüketir. Yaşamı zehirleyen kirlilik; yer altının 500 ila 5 bin metre derinlere kadar sondaj yapılıp, içeriğinde bor, cıva, arsenik, kurşun, amonyak, antimuan, lityum, karbondioksit, hidrojen sülfür gibi zehirli ağır metallerle dolu akışkanın yeryüzüne çıkarılmasından kaynaklanmaktadır. Temiz yenilenebilir enerji safsatası ile süslenen bu işletmeler sabit sermaye gideri dışında işletme giderleri en düşük olan santraller olması bakımından sermayeye çekici gelen yatırımlardır. Santrallerde çok az sayıda çalışan olması, kömürlü ya da doğalgazlı termik santraller gibi ham madde baskısı olmayan sıfır ham madde gideriyle çalışırlar ve bulundukları bölgeyi zehirleyerek yaşanmaz yer haline dönüştürürler.

Kaynak: Yeni Yaşam

 

Kızıldere Jeotermal Enerji Santrali

- Çevresel Etki Değerlendirme Raporu >

- Teknik Olmayan Özet >

- Paydaş Katılım Planı >

- Çevresel ve Sosyal Aksiyon Planı >

- ÇED Eki >

 

Çevresel ve Sosyal tüm dökümanlara aşağıdaki şekilde ulaşılabilir:

 

Zorlu Enerji Genel Müdürlük

Adres: Levent 199, Büyükdere Cad. No:199 Şişli - İstanbul – Turkey

İlgili Kişi: Tamer Soylu

e-posta: [email protected]

Telefon: 0 (212) 456 28 38

 

Zorlu Doğal Kızıldere 2 Santrali

Adres: Karataş Mahallesi Jeotermal Sokak No:102 Sarayköy - Denizli – Turkey

İlgili Kişi: Ali Er

e-posta: [email protected]

Telefon: 0 (258) 429 11 00

 

Diğer Sorular

Adres: Levent 199, Büyükdere Cad. No:199 Şişli - İstanbul – Turkey

İlgili Kişi: Tamer Soylu

e-posta: [email protected]

Telefon: 0 (212) 456 28 38

ENERJİ

Akça Enerji Grubu, 1998 yılında Akça Enerji Üretim Otoprodüktör Grubu A.Ş. 'nin kurulmasıyla, elektrik üretim ve ticareti faaliyetlerine başlamıştır. 2006 yılı içinde 20 MW kurulu güce sahip yüksek verimli Doğalgaz Kojenerasyon Santralini tamamlayarak ilk yatırımını işletmeye almıştır.

2007 yılı itibarı ile Yenilenebilir Enerji Projeleri AR-GE çalışmalarının tamamlanması ile Türkiye Enerji Sektöründe faaliyetlerin genişletebilmesi amacıyla yeni yatırım kararları alınmıştır.
Bu kapsamda; Sarayköy Denizli’de 4 MW Jeotermal Enerji Santralı, Aliağa İzmir’de 19,2 MW Rüzgar Enerjisi Santralı, Alaşehir/Manisa’da 19,4 MW Jeotermal Enerji Santralı ve Aliağa&Bergama/İzmir’de 22,5 MW Rüzgar Enerji Santralı yatırımlarımız başarı ile tamamlanarak işletmeye alınmıştır.

Güneş Enerjisi Santralı yatırımları proje etüt çalışmalarımız devam etmektedir.

2020 yılına kadar 75 MW Jeotermal Enerji, 75 MW Rüzgâr Enerjisi ve 25 MW Güneş Enerjisi santrali projelerimizin faaliyete geçmesi ile birlikte toplam 175 MW kurulu güce ulaşılması planlanmaktadır.

Ülkemizin parlak geleceğine katkıda bulunabilmek adına, yenilenebilir enerji yatırımlarımıza kararlılıkla devam edilmektedir.

Başbakan Sarayköy'de Jeotermal Santral Açılışı Yaptı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Biz, sessiz devrim gerçekleştirdikçe ekonomimiz, refah seviyemiz artıyor. Buna bağlı olarak Türkiye artık bölgesinde enerji merkezi haline geliyor" dedi.

Erdoğan, Zorlu Enerji Grubu'nca Denizli'nin Sarayköy ilçesinde yapımı tamamlanan Kızıldere 2 Jeotermal Santralı'nın açılışında yaptığı konuşmada, tesisin Sarayköy, Denizli ve ülkeye hayırlı olması dileğinde bulundu.

Zorlu Grubu tarafından tamamlanan projenin yaklaşık 450 trilyon liralık dev bir yatırım olduğunu belirten Erdoğan, Türkiye'nin son derece hızlı şeklide, sağlam zemin üzerinde, istikrarla büyüdüğünü, gelişmesinin sürdüğünü söyledi.

Ülkenin her sektörde atılım yaptıkça, büyüdükçe, enerji ihtiyacının da arttığına dikkati çeken Erdoğan, bu ihtiyacı karşılamak için yeni yatırımlar yaptıklarını, yeni enerji kaynaklarını kullanıma açtıklarını ifade etti.

Enerji tüketimindeki artışın, bir ülkenin refah seviyesindeki yükselişi gösterdiğine işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:

"11 yıl önce 31 bin 845 megawatt olan kurulu enerji gücümüz yaklaşık 2 kat artmak suretiyle 61 bin 151 megawatta ulaştı. Santral sayımız 300'den 861'e çıktı. Bunu bazı gözü olup da göremeyenler var. Bunu özellikle bilmenizi isterim, özellikle Sarayköylü kardeşlerimin bu konudaki hassasiyetini rica ediyorum.

Bugün ülkemiz 1 milyon kilometrelik elektrik iletim ve dağıtım hattıyla Avrupa'nın önde gelen ülkelerinin arasına girmiştir. İktidarımızla 2002 de elektrik üretiminin yüzde 60'ını kamu sektörü gerçekleştiriyordu. Biz özel sektörümüzü destekledik, özelleştirmelerimizi yaptık, bir yandan kamuyu yükten arındırırken, kurtarırken bir yandan da sektörün daha sağlıklı işlemesini sağladık."

Açılışı yapılan tesisin bunun en güzel örneklerinden biri olduğunu belirten Erdoğan, toplam elektrik üretimi içinde özel sektör payının yüzde 66'ya ulaştığını, kamu oranının ciddi manada aşağıya çekildiğini söyledi.

-"Devlet dağıtımla uğraşmıyor"

Elektirik dağıtımının ise neredeyse tamamını özel sektörün gerçekleştirdiğini aktaran Erdoğan, "Devlet dağıtımla uğraşmıyor, devlet zamanla aksayan, yavaşlayan hizmetlere kaynak ayırmak zorunda kalmıyor. Burada elde ettiğimiz karı milletimize geri döndürerek, eğitime, sağlığa, adalete, emniyete, enerjiye, tarıma ayırmak suretiyle sosyal politikalarda verdiğimiz destekle, güçle Türkiye'yi sağlıklı kalkınma temelinde büyütüyoruz" diye konuştu.

Türkiye'nin milli gemisini, uçağını, helikopterini yapmaya başladığını, şu anda bunun çalışmalarının sürdürüldüğünü vurgulayan Başbakan Erdoğan, "Biz, sessiz devrim gerçekleştirdikçe ekonomimiz, refah seviyemiz artıyor. Buna bağlı olarak Türkiye artık bölgesinde enerji merkezi haline geliyor" dedi.

Petrol ve elektriğin en çok kullanılan enerji türleri olduğuna dikkati çeken Erdoğan, ancak yeni dönemde enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi gerektiğini bildirdi. Bu noktada su, rüzgar ve jeotermal gibi yenilenebilir enerji çeşitlerini devreye sokarak alternatfileri artırdıklarını ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Geçmişte kömür yani 'termik santrallar' dediğimiz bu santrallerde de maalesef maliyetler çok yüksekti. Burada da maliyetleri düşürmek suretiyle oraları da modern santraller haline getirmeye başladık. Hidroelektrik santrallerinde yoğun bir şekilde gelişmelerimiz artıyor. Yani artık Türkiye 'su akar Türk bakar' mantığı, düşüncesiyle değil, 'su akar Türk yapar' mantığıyla hareket ediyor. Hedefimiz 1 gram suyumuzu dahi israf etmeyeceğiz.

2002 yılından önce jeotermal enerjiden elektrik üretimi 'yok' denecek kadar azken, bugün bu alandaki kaynaklarımız 246 megawatta kadar yükseldi. Seralarda jeotermal kullanımını iktidarımız boyunca 6 kat artırarak 3 bin dönüme, jeotermal enerji ile ısınan konut sayısını 2 kat yükselterek burada da 90 bine, termal turizme ve sağlık uygulamalarında jeotermali yüzde 100 artırarak 350 tesise çıkardık."

Zorlu Grubu'nca tamamlanan tesisin resmi açılışıyla Türkiye'ye önemli bir enerji kaynağını kazandırdıklarını söyleyen Erdoğan, santralin Türkiye'nin en büyük, dünyanın da sayılı jeotermal santrallerinden biri olacağını belirtti.

Ülkemiz ekonomisinde önemli yeri olan Denizli'nin zenginin kaynaklarının harekete geçirilmesi ile enerji alanında da önemli üretimler yapılacağına inandığının altını çizen Erdoğan, tesisin yapımında emeği geçenleri kutladı.

Konuşmasının ardından, Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu, günün anısına  Başbakan Erdoğan'a hediye takdim etti.

Açılışa, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Başbakanlık Müsteşarı Efkan Ala, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Hasan Köktaş, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, Denizli Valisi Abdülkadir Demir, AK Parti Denizli ve çevre illerin milletvekilleri ile vatandaşlar katıldı.

Başbakan Erdoğan, açılış kurdelasının kesilmesinin ardından, tesisi gezdi.

-Kızıldere Jeotermal Santrali

Türkiye'nin ilk, Avrupa'nın ise ikinci jeotermal elektrik santrali olarak 1974 yılında hizmete giren Kızıldere Jeotermal Elektrik Santrali, kurulduğu günden bugüne kadar jeotermal enerji kapasitesi ve doğrudan kullanımda dünyanın beşinci jeotermal elektrik santrali konumunda.

Santralden şu anda Sarayköy'ün jeotermalle ısınması ile bölgedeki seralar ve oteller için gerekli olan sıcak suyu ücretsiz sağlanırken, bölgedeki bir fabrikaya da karbondioksit gazı temin ediliyor.

Zorlu Enerji Grubu'na ait, Türkiye'nin en büyük jeotermal santrali olacak 80 MW gücündeki Kızıldere 2 Jeotermal Santralinin, 60 MW'lık ilk fazı, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı tarafından resmi kabulünün ardından ticari elektrik satışına başladı. Santral tam kapasiteli faaliyete geçtiğinde yıllık 600 milyon kWh elektrik kapasitesine sahip olacak.

Proje kapsamında ayrıca 2 bin 500 konutun ve 500 dönüm seranın ısınması sağlanacak. - Ankara

Kaynak: AA / Politika

Recep Tayyip ErdoğanZorlu GrubuSarayköyDenizliPolitikaGüncelHaberler

Türkiye'nin en büyük jeotermal santrali devreye giriyor

Haberin Devamı

Türkiye'nin en büyük kombine çevrim santrali olacak 80 megavat gücündeki Kızıldere 2 Jeotermal Santrali ise elektrik üretimine uygun keşfedilmiş ilk ve potansiyeli en geniş saha olma özelliğine sahip alanda yer alıyor.

Santral faaliyete geçtiğinde yıllık 600 milyon kilovatsaatlik elektrik enerjisi üretecek.

Toplam 95 megavat kurulu güçle dünyanın sayılı jeotermal santrallerinden biri olacak Kızıldere projesi kapsamında, 2 bin 500 konut ısıtması ve 500 dönüm sera ısıtması gerçekleştirilecek.

Kızıldere jeotermal sahasında 3. ve 4. faz yatırım çalışmalarına başlanırken, jeolojik, jeofizik ve jeokimyasal arama/değerlendirme çalışmaları devam ediyor.

Türkiye'nin jeotermal hedefi

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerine göre, Türkiye'nin 11 yıl önce 17 megavat olan jeotermaldeki elektrik kurulu gücü 246 megavata çıktı.

Seralarda jeotermal kullanımı 6 kat artarak 3 bin dönüme, jeotermal enerji ile ısınan konut sayısı 2 kat artarak 90 bine, termal turizm ve sağlık uygulaması sayısı ise yüzde 100 artışla 350 tesise ulaştı.

MTA'nin yakın zamanda keşfettiği 92 jeotermal saha, elektrik üretimi, konut ısıtması, termal turizm ve seracılık yapılmak üzere yatırımcıya devredildi.

Haberin Devamı

Yatırımcıya devredilen elektrik üretimine uygun 16 sahada 430 megavat gücünde santrallar yapılacak. Diğer sahalarda 5 bin dönüm jeotermal sera yapılabilecek veya yaklaşık 35 büyük ölçekli toplam 40 bin yatak kapasiteli termal ve sağlık tesisi hayata geçirilebilecek.

Bu yatırımlar, sahaların bulunduğu yörelerimiz gelişmesini, istihdam yaratılmasını sağlayacak, ayrıca inşaat, mühendislik, seracılık, sondajcılık, pompa, boru, tribün ve diğer ekipmanlarla ilgili sektörlere de canlılık gelecek.

Türkiye halen birincil enerji üretiminin yüzde 6'sını jeotermalden karşılıyor. 10 yıl sonraki jeotermal kurulu güç hedefi ise 600 megavata karşılık geliyor.

×

T.C. İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

WEB SİTESİ GİZLİLİK VE ÇEREZ POLİTİKASI

T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından işletilen www.icisleri.gov.tr web sitesini ziyaret edenlerin kişisel verilerini 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca işlemekte ve gizliliğini korumaktayız. Bu Web Sitesi Gizlilik ve Çerez Politikası ile ziyaretçilerin kişisel verilerinin işlenmesi, çerez politikası ve internet sitesi gizlilik ilkeleri belirlenmektedir.

Çerezler (cookies), küçük bilgileri saklayan küçük metin dosyalarıdır. Çerezler, ziyaret ettiğiniz internet siteleri tarafından, tarayıcılar aracılığıyla cihazınıza veya ağ sunucusuna depolanır. İnternet sitesi tarayıcınıza yüklendiğinde, çerezler cihazınızda saklanır. Çerezler, internet sitesinin düzgün çalışmasını, daha güvenli hale getirilmesini, daha iyi kullanıcı deneyimi sunmasını sağlar. Oturum ve yerel depolama alanları da çerezlerle aynı amaç için kullanılır. İnternet sitemizde çerez bulunmamakta, oturum ve yerel depolama alanları çalışmaktadır.

Web sitemizin ziyaretçiler tarafından en verimli şekilde faydalanılması için çerezler kullanılmaktadır. Çerezler tercih edilmemesi halinde tarayıcı ayarlarından silinebilir ya da engellenebilir. Ancak bu web sitemizin performansını olumsuz etkileyebilir. Ziyaretçi tarayıcıdan çerez ayarlarını değiştirmediği sürece bu sitede çerez kullanımını kabul ettiği varsayılır.

1.Kişisel Verilerin İşlenme Amacı

Web sitemizi ziyaret etmeniz dolayısıyla elde edilen kişisel verileriniz aşağıda sıralanan amaçlarla T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından Kanun’un 5. ve 6. maddelerine uygun olarak işlenmektedir:

 

2.Kişisel Verilerin Aktarıldığı Taraflar ve Aktarım Amacı

Web sitemizi ziyaret etmeniz dolayısıyla elde edilen kişisel verileriniz, kişisel verilerinizin işlenme amaçları doğrultusunda, iş ortaklarımıza, tedarikçilerimize kanunen yetkili kamu kurumlarına ve özel kişilere Kanun’un 8. ve 9. maddelerinde belirtilen kişisel veri işleme şartları ve amaçları kapsamında aktarılabilmektedir.

3.Kişisel Verilerin Toplanma Yöntemi

Çerezler, ziyaret edilen internet siteleri tarafından tarayıcılar aracılığıyla cihaza veya ağ sunucusuna depolanan küçük metin dosyalarıdır. Web sitemiz ziyaret edildiğinde, kişisel verilerin saklanması için herhangi bir çerez kullanılmamaktadır.

4.Çerezleri Kullanım Amacı

Web sitemiz birinci ve üçüncü taraf çerezleri kullanır. Birinci taraf çerezleri çoğunlukla web sitesinin doğru şekilde çalışması için gereklidir, kişisel verilerinizi tutmazlar. Üçüncü taraf çerezleri, web sitemizin performansını, etkileşimini, güvenliğini, reklamları ve sonucunda daha iyi bir hizmet sunmak için kullanılır. Kullanıcı deneyimi ve web sitemizle gelecekteki etkileşimleri hızlandırmaya yardımcı olur. Bu kapsamda çerezler;

İşlevsel:Bunlar, web sitemizdeki bazı önemli olmayan işlevlere yardımcı olan çerezlerdir. Bu işlevler arasında videolar gibi içerik yerleştirme veya web sitesindeki içerikleri sosyal medya platformlarında paylaşma yer alır.

Teknik olarak web sitemizde kullanılan çerez türleri aşağıdaki tabloda gösterilmektedir.

Oturum Çerezleri

(Session Cookies)

Oturum çerezleri ziyaretçilerimizin web sitemizi ziyaretleri süresince kullanılan, tarayıcı kapatıldıktan sonra silinen geçici çerezlerdir. Amacı ziyaretiniz süresince İnternet Sitesinin düzgün bir biçimde çalışmasının teminini sağlamaktır. (ASP.NET_SessionId)

 

Web sitemizde çerez kullanılmasının başlıca amaçları aşağıda sıralanmaktadır:

5.Çerez Tercihlerini Kontrol Etme

Farklı tarayıcılar web siteleri tarafından kullanılan çerezleri engellemek ve silmek için farklı yöntemler sunar. Çerezleri engellemek / silmek için tarayıcı ayarları değiştirilmelidir. Tanımlama bilgilerinin nasıl yönetileceği ve silineceği hakkında daha fazla bilgi edinmek için www.allaboutcookies.org adresini ziyaret edilebilir. Ziyaretçi, tarayıcı ayarlarını değiştirerek çerezlere ilişkin tercihlerini kişiselleştirme imkânına sahiptir.  

6.Veri Sahiplerinin Hakları

Kanunun “ilgili kişinin haklarını düzenleyen” 11. maddesi kapsamındaki talepleri, Politika’da düzenlendiği şekilde, ayrıntısını Başvuru Formunu’nu Bakanlığımıza ileterek yapabilir. Talebin niteliğine göre en kısa sürede ve en geç otuz gün içinde başvuruları ücretsiz olarak sonuçlandırılır; ancak işlemin ayrıca bir maliyet gerektirmesi halinde Kişisel Verileri Koruma Kurulu tarafından belirlenecek tarifeye göre ücret talep edilebilir.

 

nest...

gelişim planı örnekleri 2022 doğum borçlanmasi ne kadar uzaktaki birini kendine aşık etme duası 2021 hac son dakika allahümme salli allahümme barik duası caycuma hava durumu elle kuyu açma burgusu dinimizde sünnet düğünü nasil olmali başak ikizler aşk uyumu yht öğrenci bilet fiyatları antalya inşaat mühendisliği puanları malta adası haritada nerede