Sarkık mide

Sarkık Mide

sarkık mide

Kedilerde Sarkık Göbeğin Sırları

Şişman kediler oldukça sevimli gözükürler ve kedilerin sallanan göbekleri ile koşmaları insanlar için şefkat ve sevgi uyandıran bir görüntü oluşmasına neden olur. Ancak kedilerle ilgili pek çok konuda olduğu gibi kedilerin sallanan sarkık göbeklerinin de bir sırrı var. Kedilerde ilkel kese ya da primordial pouch olarak adlandırılan ve göbek kısmında bulunan yapı onların gözümüze çok sevimli gelmesine neden olsa da aslında işin özünde onların avcı olduklarının evrimsel bir kanıtı denilebilir. Bu yazımızda kedilerde göbek sarkması olarak ifade edilen ilkel kese hakkında bilinmeyenleri ele alacağız.

Kedilerde İlkel Kese Nedir?

Kedinin karnında yer alan ve yürüdüğünde sağa sola doğru sallanan yumuşak bir doku bulunmaktadır. Her ne kadar bu doku ilk görüldüğünde akla kedilerde göbek sarkması gelse de aslında bu varsayım doğru değildir. Kedilerde göbek sarkması olarak ifade edilen durum şişmanlık ya da kilo vermeye bağlı deformasyon anlamına gelmeyebilir. Özetle her göbeği sarkık kedi kilolu ya da kilo alıp vermiş demek değildir.

Kedilerin karın bölgesinde bulunan ve sarkık bir göbek görünüme sahip olan dokuya ilkel kese ya da primordial pouch adı verilmektedir. Deri, kürk ve yağ tabakasından oluşan bu kese herhangi bir hastalık ya da şişmanlık belirtisi değildir ve kedilerin doğal bir parçasıdır. İlkel kese tüm kedilerde bulunur. Ancak kesenin boyutları kediye göre değişiklik gösterebilir. Bazı kediler oldukça büyük bir keseye sahipken bazı kedilerde bu kese fark edilemeyecek kadar küçük boyuttadır. Kediler özellikle koşturduğunda ilkel kese rahat bir şekilde görülebilir. Kedilerde ilkel kesenin olduğu bölgeye dokunulduğunda oldukça yumuşak jöle benzeri bir doku olduğu hissedilir. Bazı kediler bu bölgeye dokunulmasından hiç hoşlanmazlar. Bu durum onların keseden rahatsız olduğu anlamına gelmez sadece karın bölgelerine dokunulmasından hoşlanmadıklarını ifade eder.

pencere önünde duran papyonlu kedi

Kedilerde İlkel Kesenin İşlevi

Kedilerde ilkel kesenin neden bulunduğu kesin olarak bilinememektedir. Ancak bu dokuyla ilgili bazı teoriler bulunmaktadır.

Koruma

Kedilerde ilkel kesenin işlevi tam olarak bilinememekle beraber bu dokunun görevine ait birçok teori bulunmaktadır. Bu teorilerden üç tanesi genel anlamda kabul görmektedir. İlk teori kedilere koruma sağlamasıdır. Kese stratejik olarak iç organların üzerinde yer alır. Kediler birbirleriyle oynarken ya da kavga ederken arka patileriyle tavşan tekmesi adı verilen tekmeler atarlar. Bu tekmeler her ne kadar zararsız gibi gözükse de hedefini tutturan bir tekme iç organların ciddi biçimde zarar görmesine neden olabilir. Ancak sarkık kese kedilerin iç organlarını koruyan ekstra bir katman görevi görerek olası yaralanmalara engel olur.

Hareket Avantajı

Kediler son derece çevik hayvanlardır. İlkel kese onların daha hızlı hareket edebilmelerine yardımcı olur. Koşarlarken gerginleşen bu kese onlara ekstra esneklik ve daha ileri uzanma yeteneği sağlayabilmektedir. Kediler bu özellikleri sayesinde avcılardan kaçabilirler ya da avlarını kolay bir şekilde yakalayabilirler.

Ekstra Alan

İlkel kesenin sağladığı bir diğer yararın büyük bir öğün için depolama alanı sağlaması olduğu düşünülmektedir. Vahşi doğada yaşayan kediler, evcil kediler gibi günde 2 - 3 öğün beslenemezler. Avlandıklarında olabildiğince çok yemek yerler ve bu keselerinde büyük miktarda yağ saklayabilirler. İlkel keseler sadece ev kedilerinde değil, vaşak, çita, aslan ya da kaplan gibi diğer tüm kedi türlerinde de bulunmaktadır. Üstelik büyük kedi türlerinde de aynı görevi görmekte, yani kedilerin besin depolamasına olanak sağlamaktadır.

bankta duran kedi

Obezite ile İlkel Kesenin Farkları

Obezite, ilkel kese ile sık sık karıştırılabilmektedir. Kilo sorununun ev kedilerinde yaygın olarak görülmesi bu karıştırmanın temelinde yer alır. Obezite tıpkı insanlarda olduğu gibi evcil kedilerde de ciddi problemlere yol açabilen bir rahatsızlıktır. Bu nedenle obez kedilerin dikkatli bir şekilde gözlemlenmesi ve beslenmesi gerekmektedir. Obez kedilerin beslenme planlarında veteriner hekimlerin de onayı ile diyet kedi maması tercih edilmesi önerilir. Kilo sorunu olan kediler için özel olarak formüle edilen diyet kedi maması çeşitlerini burayı tıklayarak inceleyebilirsiniz.

İlkel kese sarkık deridir ve kediler koştuğunda sağa sola doğru sallanmaktadır. Yukarıdan bakıldığında ise görülmemektedir. Obez kedilerin karınları ise daha yuvarlak şekillidir. Kediler koştuğunda kaburgalarının dışarıdan fark edilebilir olması gerekmektedir. Aksi durumda kedide obezite olduğu anlaşılmaktadır. Obez kedilerde sadece karın bölgesi değil tüm vücutta büyüme görülmektedir. Diğer tarafta sarkık kesede ise sadece karın bölgesinde doku fazlalığı olarak göze çarpan bir yapı yer almaktadır.

İlkel Kese Kısırlaştırma Sonrasında mı Ortaya Çıkar?

Bazı kişiler ilkel kesenin kısırlaştırma sonrasında ortaya çıktığını düşünmektedir. Ancak bu tam anlamıyla doğru bir düşünce değildir. Kısırlaştırma ile ilkel kesenin gelişiminin herhangi bir ilgisi bulunmadığı bilinmektedir. Bu yaygın kanının oluşmasının birincil nedeni ise ilkel kesenin gelişme dönemidir. Kedilerde ilkel kese yaklaşık olarak altıncı aydan itibaren gelişmeye başlamaktadır. Evcil kediler yine altı aylık olduklarından itibaren kısırlaştırılmaya başlanırlar. Bu süreçlerin denk gelmesi nedeniyle birçok kişi kedilerin ilkel keselerinin kısırlaştırma sonrasında ortaya çıktığını düşünmesine neden olmaktadır.


Aysegül Tunçay fotoğrafı
Aysegül TunçayTüm Yazıları

Uzun yıllardır sağlık, teknoloji, tekstil, kozmetik, evcil hayvan sağlığı ve ürünleri ile ilgili içerik üreten Ayşegül Tunçay Bilcen, sosyal medya yönetimi ve dijital pazarlama alanında da uzmanlaşmıştır. İçerik üretimi ve evcil hayvan bakımı ile ilgili deneyimleriyle webgrid.co.uk blog sayfasında yılından beri blog içeriği yazmaktadır.

Aşırı Kilo Kaybı Sonrası Estetik Operasyon

Tıbbın ve teknolojinin gelişmesi ile obeziteden muzdarip olanlar çeşitli tedavi yöntemleri ve cerrahi işlemlerle kısa sürede ve yüksek oranda kilo kaybedebilmektedir. Bu işlemlerin ardından kilo kaybına uğrayanların derilerinde sarkmaların ve çeşitli deformasyonların görülmesi normaldir. Bu deformasyonların yarattığı görünüm nedeniyle çoğu kişi hem psikolojik ve sosyal olarak kendini iyi hissetmemekte hem de fiziksel olarak zorluk çekmektedir. Obezite cerrahisi sonrasında bu fazla deriden ve deformasyonlardan kurtulmak içinse estetik uygulamalardan yararlanılması gerekmektedir. Vücudun farklı bölgelerinde ve yüzde uygulanan ve post bariatrik cerrahi olarak adlandırılan estetik operasyonlar sayesinde fazla deriden kurtulan hastalar normal hayatlarına devam edebilmektedir.


Aşırı Kilo Verenler Neden Estetik Operasyon Geçirmeli?

Aşırı kilo problemi bulunanların hızlı bir şekilde kilo kaybetmesini sağlayan cerrahi işlemler bariatrik cerrahi olarak adlandırılmaktadır. Özellikle yalnızca spor ya da diyet yaparak kilo veremeyen ve fazla kiloları yüzünden diyabet ya da uyku apnesi gibi sağlık problemleri yaşayanlar bariatrik uygulamalardan yararlanabilmektedir. Tüp mide ameliyatı, gastrik by-pass ameliyatı ve mide balonu gibi bariatrik yöntemler midenin hacmini küçülterek aşırı kilo problemi olanların sağlıklı ve dengeli beslenmesine yardımcı olmaktadır.

Post bariatrik cerrahi ise bariatrik yöntemler sonrasında verilen kiloların meydana getirdiği deri sarkmalarını, gevşemeleri ve deformasyonları gidermeye yönelik estetik uygulamaları içermektedir. Vücudun farklı bölgelerinde ve yüzde ortaya çıkan aşırı deri fazlalığına göre operasyonlar çeşitlilik göstermektedir. Post bariatrik uygulamaları, bariatrik operasyon geçiren neredeyse herkes tarafından talep edilmektedir. Bunun en önemli nedenlerinden biri uzun ve zorlu bir süreç olan aşırı kilo vermeden sonra vücudun şekillendirilmesi ve çok daha estetik bir görünüm yaratma isteğidir. Post bariatrik uygulamalar, aynı zamanda hastaların psikolojik durumlarına etki ederek sosyal hayatlarından daha fazla keyif almalarını sağlamaktadır.

Hangi Bölgelere Uygulanır?

Bariatrik cerrahi operasyonlarından sonra kilo veren kadın ve erkeklerin vücutlarının bazı bölümlerinde diğer bölgelere göre daha fazla deri sarkmaları ve deformasyonlar görülmektedir. Aşırı kilo nedeniyle normalden çok daha fazla gerilen deri kilo verilmesinin ardından bu bölgelerde gevşemeye başlamaktadır. Bir anlamda, elastikliğini kaybeden deri hacmini büyük oranda kaybeden vücut ve yüze uyum sağlayamamaktadır. Fazla derinin yaygın olarak görüldüğü bölgeler arasında bel ve karın çevresi, kolların üst kısmı, uyluğun iç bölümleri, göğüs bölgesi, diz üstü, kalça ve yüz ve boyun bölgeleri bulunmaktadır.

Hastaların en çok sıkıntı yaşadığı bu bölümlerde sarkmalar ve deri fazlalığı farklı görünümlere bürünmektedir. Üst kolda genellikle yarası kanadı şeklinde toplanan ve aşağı sarkan bir deri görmek mümkündür. Karın bölgesinde bazen genital bölgeye kadar inen fazla deri, göğüslerde ise karın gölgesine kadar sarkabilmektedir.

Kimler İçin Uygundur?

Aşırı kiloya sahip olanlar diyet, spor ya da bariatrik cerrahi yöntemlerle vücutlarının neredeyse her bölgesinde ve yüz bölümlerinde bulunan yağ kütlelerini kaybetmektedir. Bu kilo verme işleminin ardından ise fazla deriyi ortadan kaldırmak amacıyla post bariatrik uygulamalardan yararlanılmaktadır. Tüp mide ameliyatı ya da diğer obezite cerrahisi işlemlerini gören kadın ve erkekler post bariatrik cerrahi uygulamalarından faydalanabilmektedir.

Bununla birlikte bu uygulamalardan yararlanmak için hastaların kilo verdikten sonra, yaşları da göz önünde bulundurularak uygun metabolik duruma gelmeleri gerekmektedir. Aynı zamanda, özellikle bariatrik operasyonlar sonrasında hastaların vücut kitle indekslerinin normal oranlarda seyretmesi ve belli bir kiloda kalmaları da önemlidir.

Nasıl Uygulanır?

Aşırı kilo sahibi olanların hızlı bir şekilde fazla yağlarından kurtulmak amacıyla geçirdiği bariatrik operasyonların ardından oluşan deri fazlalığını almak için estetik operasyonlar uygulanmaktadır. Fazla ve sarkmış derinin en fazla görüldüğü bölgeler olan göğüs, bel çevresi, sırt, yüz ve boyun, kollar ve bacaklar için hastaların durumuna göre hem tüm bölgeleri içeren hem de lokal operasyonlar yapılmaktadır. Bu operasyonlardan önce uzman cerrahlar hastalara plan oluşturmaktadır. Bazı durumlarda operasyonlar tek seferde olmayabilmektedir. Bu anlamda göğüs bölgesi; karın, bacak ve popo; kollar; yüz ve boyun bölgeleri tek tek ele alınmaktadır.

Belt Lipektomisi

Genel anestezi altında uygulanan belt lipektomisi uyluk, bel, kalça, karın ve sırt gibi birden fazla vücut bölümünde ortaya çıkan sarkmış derinin toparlanması işlemidir. Bu bölgelerin yeniden şekillendirilmesini amaçlayan operasyon aşırı deri fazlalığı bulunan hastalar için uygundur. Ortalama saat süren belt lipektomisi operasyonları bacak germe işlemleri ile birleştirilebilmektedir.

Pannikülektomi

Çeşitli bariatrik operasyonların ardından aşırı kilo veren bireylerin göbek çevresinde pannus olarak adlandırılan sarkık deriler oluşmaktadır. Bu fazla ve gevşek deri kişileri psikolojik olarak etkilediği gibi deri enfeksiyonlarına da neden olabilmektedir. Pannikülektomi, bu sarkan derinin alınması işlemidir. Bu sayede hastalar fazla deriye bağlı yaşadığı problemlerden kurtulabilmektedir. Pannikülektomi operasyonlarının gerçekleştirilmesi için hastaların sabitlenmiş bir kiloya ulaşması gerekmektedir.

Kol Germe

Bariatrik cerrahi sonrasında hastaların büyük çoğunluğunun üst kol bölgesinde deri fazlalığı oluşmaktadır. Hem buradaki deri fazlalığını hem de varsa yağ kütlesini ortadan kaldırmak ve hastalara estetik bir görünüm kazandırmak amacıyla kol germe işlemi uygulanmaktadır. Üst ve alt kolda bulunan sarkık derinin yoğunluğuna bağlı olarak cerrahlar belli oranda kesi açmaktadır. Bu kesiler yalnızca üst kolda kalabileceği gibi bilekten koltukaltına kadar uzanabilmektedir. Kolun iç kısmına saklanan kesiler operasyonun ardından belli bir süre geçtikten sonra belli belirsiz bir hal almaktadır.

Bacak Germe

Aşırı kilo kaybının ardından bacaklarda oluşan fazla ve sarkık deri günlük hayatta hastalara zorluk çıkarmaktadır. Bu derinin alınması için uygulanan bacak germe operasyonları içinse hastaların sabit bir kiloya ulaşması gerekmektedir. Vücutla orantılı bacakların oluşturulması amacıyla iç bacak germe, dış bacak germe ve vertikal bacak germe gibi farklı yöntemlerden yararlanılmaktadır. Bacaklarında orta derecede deri fazlalığı bulunan kişilere genellikle iç bacak germe operasyonu uygulanmaktadır. Bu yöntemde açılan kesiler kasığa saklanmaktadır. Aşırı sarkık deriye sahip hastalara hitap eden vertikal uygulamalarda kasıktan dize kadar bir kesi açılırken dış bacak germede ise kalça bölgesinden kasığa kadar kesi açılmaktadır. Uygulama yöntemine hastaların durumuna göre uzman hekimler karar vermektedir.

Meme Estetiği

Fazla kilo kaybedenlerde sıklıkla görülen meme sarkmaları da estetik uygulamalarla düzeltilmektedir. Meme dikleştirme, hacmi küçültme ve sarkık derilerin toparlanması amaçlarıyla gerçekleştirilen operasyonlarda bir miktar iz kalması normaldir. Bazı hastalarda ise meme şekillendirme sonrasında neredeyse belli olmayan izler kalmaktadır.

Sırt Germe

Sırt çevresinde oluşan gevşek deri, dokuların yetersiz kalması nedeniyle toparlanamadığı için hastalara sırt germe operasyonu uygulanmaktadır. Genellikle yatay bir kesi açılarak gerçekleştirilen işlemde kaslar çok daha sıkı bir hale getirilmektedir. Operasyon sırasında sinirlere ve dokulara zarar verilmemesine büyük önem verilmektedir. Sırt germe işleminin ardından hastalar hem fiziksel olarak bir yükten kurtulmakta hem de estetik bir görünüm elde etmektedir.

Yüz Estetiği

Obezite cerrahisi işlemlerinden sonra aşırı kilo vermeye bağlı olarak yüz ve boyun bölgesinde de sarkmalar görülmektedir. Aşırı derinin görüldüğü bölgelere göre yüz ve boyun germe uygulamaları yapılmaktadır. Bu operasyonlarda izler genellikle belli belirsizdir.

Sık Sorulan Sorular

  • Post bariatrik cerrahi işlemleri sonrasında iz kalır mı?

Karın, meme, bacak, kollar ve sırt gibi bölgelerde görülen sarkık derinin ortadan kaldırılması amacıyla uygulanan cerrahi işlemlerde bu bölgelere kesiler açılmaktadır. Sarkık derinin fazlalığına göre kesiler bazı durumlarda oldukça uzun olabilmektedir. Kesi izleri kalıcı olmakla birlikte uzman plastik cerrahlar kesileri mümkün olduğu kadar saklamaktadır. Aynı zamanda, izler bir süre sonra silikleşerek belli belirsiz bir görünüm kazanmaktadır.

  • Estetik operasyonların ardından hastalar ne kadar süre sonra günlük hayatlarına dönebilir?

Hastaların iyileşme süresi geçirilen operasyona göre değişiklik göstermektedir. Özellikle ilk hafta semptomların en belirgin yaşandığı dönem olduğu için bu süre boyunca hastalar oldukça zorlanabilmektedir. Şişlikler, uyuşukluk, ağrı ve rahatsızlık hali bazı durumlarda aylar sürebilmektedir. Kontrollere gitmek ve doktorların tavsiyelerine uymak bu süreci kısaltarak hastaların günlük hayatlarına dönmesini kısaltmaktadır.

  • Aynı anda tüm bölgelere işlem uygulanabilir mi?

Post bariatrik cerrahi uygulamalarının çoğu aynı anda planlanabilmektedir. Örneğin meme operasyonları kol germe işlemiyle, belt lipektomisi ise bacak germe operasyonuyla birleştirilebilmektedir. Bununla birlikte, tüm bölgelere aynı anda cerrahi müdahale uygulanması çoğu zaman hastaların sağlığı ve operasyon süresinin uzaması gibi nedenlerle tavsiye edilmemektedir.

  • Aşırı kilo kaybı sonrası estetik operasyonlarda risk var mıdır?

Her ameliyatta olduğu gibi bu operasyonlarda da bazı riskler bulunmaktadır. Enfeksiyon, kanamalar, deri altında sıvı birikmesi, alerjik reaksiyonlar, doku ve duyu bozuklukları gibi riskler olsa da gelişen yöntemler sayesinde bu riskler en aza indirilmektedir.

Gastrik Sleeve ve Gastrik Bypass Ameliyatları Nasıl Farklılık Gösterir?

Kilo vermenize yardımcı olan operasyonlara bariatrik cerrahi denir. Özellikle diyetinizi iyileştirmek, daha aktif olmak, diyet hapları işe yaramadıysa ve çok fazla kilo vermeniz gerektiğinde iyi bir seçenektir.

En sık uygulanan bariatrik işlemlerden ikisi sleeve gastrektomi ve gastrik bypass cerrahisidir.

İki prosedür arasında benzerlikler vardır, ancak önemli farklılıklar da mevcuttur.

Bu makale, iki ameliyatında hem artı ve eksilerine hem de hangisinin hangi durumda düşünülmesi gerektiğini ele alacaktır.

Bu iki ameliyat arasındaki fark nedir?

Hem tüp mide ameliyatı hem de gastrik bypass, midenizi normal boyutundan küçük bir keseye haline getirir. Bu iki şekilde kilo kaybına neden olur:

  • mide çabuk dolar, böylece kendinizi tok hissetmeden önce yiyebileceğiniz yiyecek miktarını sınırlar
  • yaygın olarak “açlık hormonu” olarak bilinen ghrelin miktarı azalır

İki prosedür, yeni mide kesesinin oluşturulma biçiminde farklılık gösterir.

Sleeve gastrektomi cerrahisi

Tüp mide ameliyatı ile cerrah midenizin yaklaşık yüzde 80&#;ini kalıcı olarak çıkarır.

Geriye kalan muz şeklindeki küçük bir mide kesesi olarak dikilir. Başka hiçbir değişiklik yapılmaz.

Gastrik bypass ameliyatı

Roux-en-Y gastrik bypass olarak da adlandırılan bu prosedürle, midenizin çoğunu ve ince bağırsağınızın ilk kısmını çıkararak veya “bypas edilerek” küçük bir mide kesesi oluşturulur.

Yeni oluşturulan mide kesesi daha sonra kalan ince bağırsağa yeniden bağlanır.

Midenin baypas edilen kısmı ince bağırsağa  bağlanır, bu nedenle hala orada üretilen asit ve sindirim enzimlerini sağlar.

İnce bağırsağınızın midenizle birlikte çıkarılan kısmında normalde bazı besinler ve kalorilerin emilimi gerçekleşir.

Bu bölüm atlandığından, bu kalorilerin emilimi gerçekleşmez, bu da kilo kaybınıza katkıda bulunur.

Başka bir seçenek

Gastrik bant cerrahisi üçüncü tip bir bariatrik cerrahidir.

Bu işlemle, midenizin bir kısmına şişirilebilir bir bant yerleştirilerek küçük bir mide kesesi oluşturulur.

Kese ile midenizin geri kalanı arasındaki açıklığın boyutu, kaybettiğiniz kilo miktarını etkiler.

Bu, bandı karnınızın derisinin altına yerleştirilen bir bağlantı noktasından şişirerek veya söndürerek ayarlanabilir. Mide bandı ameliyatı, bant çıkararak kolayca tersine çevrilebilir.

İyileşmede bir fark var mı?

Gastrik bypass, tüp mide ameliyatından daha karmaşıktır. Bunun nedeni, gastrik bypassın iki aşamalı bir prosedür olması, tüp midenin ise sadece bir adım içermesidir.

İki ameliyat yöntemi de laparoskopik olarak yapılır.

Bu, ameliyatı gerçekleştirmek için karnınızdaki birkaç küçük insizyondan bir kamera ve diğer aletlerle ışıklı bir kapsam içeren laparoskop ile yapılır.

Her şey yolunda gittiğinde çok fazla ağrı yaşamazsınız ve sıvıları tutabilirsiniz. Genellikle gastrik kol ameliyatından gün sonra eve gidersiniz.

Tüp mide ameliyatından sonra çok fazla ağrınız varsa, sıvıları tutamıyorsanız veya başka sorunlarınız varsa, hastanede fazladan bir veya iki gün geçirmeniz gerekebilir.

Gastrik bypass daha karmaşık olduğundan, eve gidecek kadar iyileşmeden önce muhtemelen hastanede en az 2 gün geçirebilirsiniz.

Ameliyattan sonra komplikasyonlarınız varsa hastanede daha uzun süre kalmanız gerekebilir.

Bazen laparoskopik cerrahi mümkün olmadığından açık cerrahi yapılır. Bu, karnınızda çok daha büyük bir kesi gerektirir. Bu tip insizyonların iyileşmesi küçük laparoskopik insizyonlardan daha uzun sürer.

Size açık ameliyatınız yapıldıysa, insizyonunuz eve gidebilecek kadar iyileşene kadar hastanede olacaksınız. Bu genellikle hastanede 4 veya 5 gün anlamına gelir.

Açık ameliyata ihtiyaç duymanızın nedenlerinden bazıları şunlardır:

  • daha önce mideden ameliyat olmuş iseniz
  • aşırı kiloluysanız
  • obeziteye ek olarak önemli tıbbi sorunlarınız var ise

Hastaneden çıktıktan sonra tamamen iyileşmek için zamana ihtiyacınız olacaktır. Normal aktivitelerinize devam edebilmeniz için 3 veya 4 hafta boyunca dikkatli olmanız gerekir.

Peki ya riskler ve komplikasyonlar?

Bariatrik cerrahi nispeten güvenli bir işlemdir.

Amerikan Metabolik ve Bariatrik Cerrahi Derneği&#;ne göre, büyük bir komplikasyon riski yaklaşık yüzde 4&#;tür. Bu, obezite ile ilişkili ciddi sağlık komplikasyonları geliştirme riskinden çok daha düşüktür.

Bariatrik cerrahi de dahil olmak üzere herhangi bir ameliyatı zorlaştırabilecek bazı faktörler şunlardır:

  • kan kaybı (kanama)
  • bacağınızda (derin ven trombozu) veya akciğerlerinizde (pulmoner emboli) kan pıhtısı gelişimi
  • genel anestezinin yan etkileri
  • kesi yeri enfeksiyonu
  • postoperatif ağrı
  • zatürre

Bariatrik cerrahi sonrası olası komplikasyonlar şunlardır:

  • safrakesesi taşı
  • vitamin ve besin eksiklikleri
  • çok hızlı yemek yemekten, şekerli, kızartılmış veya yağlı yiyecekler veya süt ürünleri yemekten kaynaklanan bulantı, terleme ve şiddetli ishal (damping sendromu)
  • sarkık veya gevşek deri

Sleeve gastrektomi cerrahisinden kaynaklanan komplikasyonlar

Sleeve gastrektomi ameliyatına özgü komplikasyonlar şunlardır:

  • reflü
  • midede kaçak
  • mide kesesi boyunca daralma (darlık)
  • midede tıkanıklık

Gastrik bypass ameliyatından kaynaklanan komplikasyonlar

Gastrik bypass&#;a özgü komplikasyonlar şunlardır:

  • ince bağırsağınızın bir kısmının bypass edilmesinden dolayı beslenme yetersizliği riski daha yüksektir
  • alkole karşı aşırı duyarlılık
  • mide ülseri
  • bağırsak tıkanıklığı
  • mide perforasyonu

Peki ya diyet değişiklikleri?

Tüp mide ameliyatı ve gastrik bypass ameliyatından sonra yapmanız gereken diyet değişiklikleri temelde aynıdır.

  • Ameliyattan yaklaşık bir hafta sonra sadece sıvı tüketmektesiniz.
  • Sonraki 3 hafta boyunca, püre haline getirilmiş yiyecekleri ve daha sonra yumuşak yiyecekleri yiyebileceksiniz.
  • Ameliyattan iki ay sonra normal kıvamda yemek yiyebiliyor olacaksınız.

Postoperatif diyetteki temel fark, ne kadar yiyebileceğinizi etkileyen mide kesenizin büyüklüğüdür.

  • Tüp mide ameliyatı ile, kabaca bir hokey diskinin büyüklüğü olan yaklaşık 90 gr besin tutan bir kese oluşturulur.
  • Gastrik bypass ile, mide kesesi kapasiteniz yaklaşık 30 g veya yaklaşık bir golf topu büyüklüğündedir.

Gastrik sleeve veya gastrik bypass ameliyatınızdan sonra izlemeniz gereken önemli beslenme kuralları şunlardır:

  • az miktarda yemek yemek ve doyduğunuzda durmak
  • yemeğinizi iyice çiğnemek
  • yavaş yavaş yemek
  • önerilen vitamin ve takviyeleri almak
  • yeterince su tüketiyor olmak
  • hızlı bir şekilde içmek yerine sıvıları yudumlamak
  • sert et ve ekmek gibi sindirimi zor yiyeceklerden kaçınmak
  • gazlı içeceklerden kaçınmak

Keseniz zamanla genişleyebilir. Bariatrik cerrahiden sonra fazla yemek yememek önemlidir çünkü keseniz kaybettiğiniz kiloyu geri kazanmanız için yeterince büyüyebilir.

Artıları ve eksileri nelerdir?

Hem tüp mide ameliyatı hem de gastrik bypass için geçerli olan en büyük avantajlardan biri, bu prosedürlerin aşağıdakiler gibi obezite ile ilgili durumlar için riskinizi önemli ölçüde azaltmasıdır:

  • tip 2 diyabet
  • (hipertansiyon)yüksek tansiyon
  • yüksek kolesterol (hiperlipidemi)
  • kalp hastalıkları
  • inme
  • yağlı karaciğer hastalığı

Tüp mide ameliyatı için artılar ve eksiler

Gastrik sleeve in artı yanları

  • Aşırı vücut ağırlığınızın yüzde 65&#;ine kadar kaybedebilirsiniz.
  • Bu prosedür tek adımdan oluşur yani komplikasyon riski daha düşüktür.
  • İyileşme gastrik bypass ile karşılaştırıldığında daha hızlıdır.
  • Besinlerin ve vitaminlerin emilimi ile ilgili daha az sorun yaşarsınız.
  • Damping sendromu daha az görülür.

Gastrik sleeve in eksi yanları

  • Gastrik bypass ile karşılaştırıldığında daha az kilo kaybı görülür.
  • Kilo kaybı daha yavaştır.
  • Tersine döndürülemez.
  • Reflüye neden olabilir.

Gastrik bypass ameliyatı için artılar ve eksiler

Gastrik bypass artıları

  • Aşırı vücut ağırlığınızın yüzde 80&#;ine kadar kaybedebilirsiniz.
  • Gastrik bypass, daha az kalorinin emilimi sağlar.
  • Tüp mide ameliyatından daha hızlı kilo verirsiniz.
  • Zor olsa da, tersine çevrilebilir.

Gastrik bypassın eksileri

  • Bu prosedür iki adımdan oluşur yani komplikasyon riski daha yüksektir.
  • İyileşme süresi tüp mide ameliyatından daha uzundur.
  • Gastrik bypass sonucu besin ve vitamin eksiklikleri görülebilir.
  • Damping sendromu görülmesi daha yaygındır.

Hangisi sizin için doğru olandır?

Sizin için doğru olan bariatrik cerrahi türü, aşağıdakiler de dahil olmak üzere çeşitli faktörlere bağlıdır:

  • kilonuz
  • tıbbi geçmişiniz
  • sahip olabileceğiniz herhangi bir sağlık durumu
  • beklentileriniz

Bu faktörler ve bariatrik cerrahinin sizin için bir seçenek olup olmadığı hakkında doktorunuzla konuşun. Birlikte hangi tür ameliyatın sizin için daha uygun olup olmadığına karar verebilirsiniz.

Netice

Tüp mide ve gastrik bypass her iki tip bariatrik cerrahidir. İki prosedür arasında benzerlikler vardır, ancak önemli farklılıklar da bulunmaktadır. Her iki ameliyatın da artıları ve eksileri vardır.

Bariatrik cerrahi için aday olabileceğinizi düşünüyorsanız, bu prosedürlerin ve diğerlerinin riskleri ve pozitif yanları hakkında doktorunuzla konuşun.

Doktorunuzun tavsiyesi ve bilgisi ile bariatrik sleeve veya bariatrik bypass ameliyatının sizin için uygun olup olmadığına karar verebilirsiniz.

Related posts

Mide Sarkmasına Ne İyi Gelir Nasıl Geçer?

Mide sarkması, çeşitli nedenlerden dolayı midenin normalde olması gereken yerden aşağı doğru sarkmasına denir.  Mide oldukça esnek yani rahatlıkla genişleyen kaslardan oluşan yemek borusu ile ince bağırsak arasında yer alan önemli bir organdır. Tükettiğimiz besinler midede geçici olarak depolanmaktadır. Fakat mide olması gereken yerin biraz aşağısına inerse vücutta bazı problemler yaşanmaktadır. Bu durum mide sarkması olarak adlandırılmakta ve uzman doktorlar tarafından kolayca teşhis edilebilmektedir. Mide sarkması erkeklere oranlara kadınlarda daha çok görülmektedir.

Mide Sarkması Nedir?

Normalde karnında ortasında bulunan midenin leğen kemiğine doğru kayıp uzamasına mide sarkması veya gastropoz denilmektedir.

Mide Sarkması Belirtileri

Mide sarkması durumunda yaşanan belirtiler arasında şunlar sayılabilir:

  1. Karında fark edilen ciddi şekil bozuklukları
  2. İştahsızlık
  3. Bulantı
  4. Hazımsızlık
  5. Kabızlık
  6. Üst karında ağrı
  7. Reflü (Mide sarkması durumunda tam olarak işlevini göremeyen mide kapakçığı reflü problemine sebep olabilir.)

Mide Sarkması Neden Olur?

Karın Kaslarında Güçsüzlük

Karını oluşturan kas ve bağ dokuları iç organları yerinde tutmayı sağlamaktadır. Bu kaslarda meydana gelebilecek güçsüzlük veya zayıflıklar mide sarkmasına yol açabilir. Mide kasları şu sebeplerden güçsüzleşebilir:

  1. Aşırı ve hızlı kilo alma
  2. Karında yer alan kasların güçsüzleşmesi
  3. Karında yağ oranında azalma
  4. Karın kaslarının bazı sebepler dolayısı ile çok uzun süre gergin kalması

Karında İç Basınç Farkı

Kişinin uzun süre aç kalması midede küçülmeye ve bu da karında iç basıncın dengesinin bozulmasına sebep olur. Bu durumda dış dokular mideye iyi şekilde destek veremediğinden midede sarkma meydana gelebilir. Karında iç basınç farkını etkileyen durumlar arasında şunlar sayılabilir:

  1. Doğum yapmak
  2. Karından tümör alınması
  3. Karın boşluğunda toplanan sıvının emilmesi

Mide Sarkması İçin Hangi Doktora Gidilir?

Mide sarkması durumunda hastanelerin Genel Cerrahi veya Gastroenteroloji bölümlerine gidilmektedir.

Mide Sarkması Tedavisi

Mide sarkması tedavi edilmediğinde sarkmanın devam etmesi mide atonisi yani kas esnekliğinin yok olmasına yol açmaktadır.

Fizik Tedavi

Mide sarkması durumunda öncelikle fizik tedavi uygulanmaktadır. Bu tedavi çoğunlukla uzman yönlendirmesi ile evde hastanın bizzat yaptığı hareketlerdir. Fizik tedavi sayesinde:

  1. Karın kasları çalıştırılır ve güçlendirilir.
  2. Karna düzenli olarak masaj uygulanır. Bu masajların havuz veya küvet gibi su altında olan yerlerde yapılması daha etkili olmaktadır.
     

Bandaj Sarılması

Mide sarkması durumunda karın çevresini desteklemek için bandajlar sarılmaktadır. Bu bandajlar korse görevi görür.

Günlük Hayatta Alınması Gereken Önlemler

Mide sarkması durumunda hastanın günlük hayatta dikkat etmesi gereken noktalar şunlardır:

  1. Kişi az ve sık yemek yemeğe özen göstermelidir. Ayrıca besinler çok çiğneyerek yavaş yavaş tüketilmelidir.
  2. Vücutta halsizlik ve yorgunluğu önlemek için enerji veren besinler tüketilmelidir.
  3. Karın kaslarını güçlendirecek yüzme ve yürüyüş gibi sporlar yapılmalıdır.
  4. Duruşa dikkat edilmelidir. Doğru duruş alışkanlığı kazanılmalıdır.
  5. Akupunktur tedavisi de fayda verebilir.

İlaç Tedavisi

Mide sarkması tedavisinde sindirim kolaylaştıran ilaçlar kullanılır. Ayrıca eğer doktor gerekli görürse kas içine uygun dozda galantamin hibromid veya adenozin trifosfat (ATP) enjekte edebilir.

Mide sarkması durumunda işe yaramadığı için ameliyat uygulaması önerilmemektedir. Bunun sebebi ise güçsüz olan karın kaslarında ameliyat uygulansa bile mide sarkması tekrarlama riski yüksek olmaktadır.

Mide Sarkması Ameliyatı

Tıp dilinde gastroptoz olarak da bilinen mide sarkması göbeğin üstünde karnın orta hattında bulunan midenin leğen kemiğine ya da kadınlarda rahmin bulunduğu kısmın alt bölümüne kadar uzamasına denir. Daha çok mide sarkması dediğimiz olayın çoğunlukla rastlanan nedeni uzun süren ishaller, kusma ve idrar söktürücü ilaçların kullanımına bağlı oluşan karın içi ameliyatlardan sonra ortaya çıkan tuz ve elektrolit dengesizliğidir. Bu durumda meydana gelen potasyumun azalması mide ve bağırsak sisteminde yavaşlamaya, kas sisteminde felce neden olur. Bu yüzden kaslar kendini toparlayamayarak salar ve mide sarkması ortaya çıkar. Karnın üst kısmında yemekten sonra oluşan gerginlik, sindirim güçlüğü, terleme, kusma, çarpıntı, solgunluk ve ateş basması gibi belirtilerle kendini gösterir. Genetik olarak yaşla birlikte oluşan mide sarkmalarına yönelik medikal estetik yöntemleri uygulansa da kesin bir çözüm bulunamamaktadır ancak operasyon sonrası meydana gelen veya diyabete bağlı mide düşmeleri tedavi edilebilir. Bunlarda özellikle şekerin ilaçlarla kontrol altına alınması, ameliyattan sonra özellikle mide hareketlerini arttıran ilaçların kullanılması midede oluşan şekil bozukluğunun giderilmesini sağlar.
Mide şikayetleri kanser habercisi olabilir

Midede sarkma uzmanlarca kolayca anlaşılabilen bir durumdur. Tıp alanımda ise "mide ptozu" olarak adlandırılır. Günümüzde toplumların oldukça sık bir şekilde yaşadıkları midede sarkma mide kaslarının zayıflamasından kaynaklanır. Midede sarkmanın birkaç belirtisi olarak bilinenler ise uzmanlar tarafından şöyle açıklanmakta. 

Mide Sarkması Belirtileri

Mide sarkmasında ayırıcı tanı koyulabilecek özel bir belirti nadiren görülür.

Aşağıdaki durumlarda mide sarkmasından şüphe edilebilir:

  • Karında çıplak gözle görülebilen şekil bozukluğu. Özellikle yemek yedikten sonra fark edilebilir.
  • Sindirim problemleri; kabızlık, hazımsızlık, bulantı
  • Kilo alamama, iştah kaybı
  • Nadiren üst karında ağrı (sırt üstü pozisyonda iken ağrı azalır)

Mide sarkması tedavi edilmediği takdirde nadiren sarkma devam ederek mide atonisine (kas esnekliğinin kaybolması) neden olmaktadır.

Mide Sarkması Neden Olur?

Mide sarkmasında midenin en üst kısmı yükselirken aşağı bölümde kalan yarısı alt karına doğru esner.

Aşağıdaki durumlar mide sarkmasına yol açabilir:

1) Karın Kuvvetsizliği

Karın içi kasları ve bağ dokuları mideyi ve diğer iç organları yerlerinde sabit tutar. Bu kas ve bağ dokular zayıflarsa mide sarkması oluşabilir.

Bu duruma yol açabilecek etkenler şunlardır:

  • Karın duvarı önünde bulunan kaslarının çok kuvvetsiz olması, egzersiz eksikliği
  • Karın bölgesinde bulunan yağ oranının çok düşmesi (zayıf insanlarda mide sarkmasının daha sık görülmesinin nedeni budur)
  • Aşırı ve ani kilo kaybı
  • Karın kaslarının farklı nedenlerle uzun süreli gergin kalarak fonksiyonunu kaybetmesi

2) Karın İçi Basınç Farkı

Uzun süreli açlık sonrasında midenin küçülmesi ile birlikte karın içi basınç dengesi bozulabilir. Bu nedenle mide dış dokular tarafından yeterince desteklenemez. Sonuçta mide sarkması yaşanabilir. 

Benzer etkiye sahip olan durumlar şunlardır:

  • Doğum yapmak
  • Karın içinden tümör alınması
  • Karın boşluğunda toplanan sıvının emilmesi

Mide Sarkması Tedavisi

1) Fizik Tedavi

Mide sarkmasında ilk uygulanan tedavi türü fizyoterapidir. Çoğu yöntem uzman yönlendirmesi çerçevesinde hasta tarafından bizzat evde uygulanabilir.

Tedavi esnasında;

  • Karın kasları kuvvetlendirilir.
  • Karna düzenli olarak masaj yapılması gerekir, küvette veya havuzda su altında uygulanması daha iyi sonuç verir.

2) Bandaj

Bazı mide sarkması vakalarında karın çevresini destekleyecek korse benzeri bandajlar gerekli olmaktadır.

3) Yaşam Tarzı Önlemleri

  • Sindirim sorunlarının görülmemesi için küçük öğünler halinde ve yavaş yavaş yemek yiyin.
  • Halsizlik yaşamamak için zengin içerikli gıda tüketin, dengeli beslenin.
  • Yürüme, yüzme gibi karın kaslarını kuvvetlendirecek egzersizlere ağırlık verin.
  • Duruşunuzun (postür) uygun olmasına özen gösterin.
  • Akupunktur tedavilerini değerlendirebilirsiniz.

4) İlaç Tedavisi

  • Ağrı kesici ve sindirim kolaylaştırıcı ilaçlar kullanılabilir.
  • Doktor önerisi ile kas içine düşük dozda galantamin hibromid veya adenozin trifosfat (ATP) şırınga edilebilir.

Mide sarkmasında cerrahi müdahale tavsiye edilmemektedir. Çünkü karın kuvvetlenmediği sürece ameliyat yapılsa dahi mide sarkması tekrar ortaya çıkmaktadır.

nest...

gelişim planı örnekleri 2022 doğum borçlanmasi ne kadar uzaktaki birini kendine aşık etme duası 2021 hac son dakika allahümme salli allahümme barik duası caycuma hava durumu elle kuyu açma burgusu dinimizde sünnet düğünü nasil olmali başak ikizler aşk uyumu yht öğrenci bilet fiyatları antalya inşaat mühendisliği puanları malta adası haritada nerede